Keskin sirke küpüne zarar

Düşmeme mücadelesi veren Rizespor güçlü rakibi Fenerbahçe'den tarihi fark yedi. İşin açıkçası maç başlamadan bitti.

Daha 35. saniyede Baiano akıl almaz bir şekilde Kim'e dirsek atınca Rizespor 90 dakikayı 10 kişi oynadı.

Hakikaten böyle amatörlük nasıl yapılır. Düşmemek için oynuyorsunuz ama takımınızı daha 35. saniyede 10 kişi bırakıyorsunuz. Olacak şey değil.

Burada hatalı olan Bülent Korkmaz. Belli ki takımını psikolojik olarak iyi hazırlamamış. Bunu nereden anlıyoruz.

Baiano atıldıktan hemen sonra sol bek Eren de İrfan Can Kahveci'ye kasti tekmeler attı.

Hatta o derece ki İrfan Eren ile gerilim yaşadığı için bir müddet Rossi ile İrfan mevkilerini değiştirdiler.

Keza ilk yarının sonunda Eren ceza sahası içinde İrfan'a tekme atınca penaltıya sebep oldu.

Koskoca bir devre Eren adeta beni de atın deyip durmakla kalmadı penaltıya sebebiyet vererek kendi takımının fişini de çekti. Nasıl olur anlamak mümkün değil.

Maç 6-0 bitti. Fenerbahçe ikincilik iddiasını sürdürüyor ama o kadar da sevinecek durum yok.

Zira Kim sarı kart cezalısı. Gelecek hafta yok. Crespo talihsiz şekilde sakatlandı. O da Pelkas gibi sezonu kapatabilir. Yetmiyormuş gibi Osayi de sakatlandı. Zaten Szalai de sakat.

Fenerbahçeli olsan güler misin ağlar mısın. Gerçekten belli değil. Ciddi ciddi takım revire döndü. Gelecek hafta Fenerbahçe'nin işi gerçekten zor.

Maça gelirsek inanın çok kötü bir maçtı. Maçın temposunun yürüyüş hızını geçmediği anlar oldu.

Rakibi 10 kişi kalınca Fenerbahçe rahat bir oyun ortaya koydu. Bu rahatlık içinde kötü oynayan oyuncu yok gibiydi ama öyle çok parlayan bir futbolcu da yoktu.

Maça iyi başlayan bir Mert Hakan Yandaş izledik. Her iki kanata da gelip arkadaşlarıyla koordineli bir mücadele sergiledi.

Rossi'nin attığı ilk golün atağını Mert Hakan Yandaş şut atarak başlattı. Ferdi ile Rossi sol kanatta uyumluydular.

Crespo her zamanki gibi fizik mücadeleye dayalı bir futbol sergiledi. Mert Hakan ayrıca Serdar Dursun ile sıklıkla paslaşsa da aralarında çok uyum olduğu söylenemez.

Mert Hakan dün paslarının şiddetini ayarlamakta biraz hatalar yaptı. Örnek 26'da Rossi'ye 40'da ise Serdar Dursun'a yetişemedikleri paslar attı.

Fakat yine de Mert ilk yarı boyunca Fenerbahçe'nin en iyi oyuncusuydu.

Bu arada dün hat-trik yapan Serdar Dursun ilk yarıda da Rize'ye karşı hat-trik yapmıştı. Bu sahalarımızda çok ender rastlanan bir istatistiki durum.

Bütün bunlara ilaveten Fenerbahçe bu maçta çok şut attı. İlk yarıda sonuç 3-0 olunca Arda'yı koruyarak ve kollayarak geliştirmeye gayret eden İsmail Kartal onu oyuna aldı.

Bence 79. dakikaya kadar Arda sahada fırtına estirdi. Dördüncü golden önce yaptığı kafa vuruşu ile kalecinin dengesini bozdu.

Beşinci golde ise Valencia'ya harika bir asist yaptı. Bu tarz asisti yanlış hatırlamıyorsam bir de Alanya maçında yapmıştı.

Altıncı golde de Arda vardı. Rossi ile yaptığı verkaçlar golün oluşmasında çok büyük katkı sağladı.

Yalnız anlayamadığım 79'da net bir gol pozisyonunda hiç gerek yokken önünü açmak için 2 kere topu çekti. Anlamsız yere çalım atmaya çalışarak pozisyonu harcadı.

Zaten önü açıktı. Bu hareketlere gerek yoktu. Son 10 dakika ise çok etkili olmadı. Bakalım Arda'nın gelişimi ne yönde olacak.

80'de Fenerbahçe'nin bir penaltısı verilmedi diye düşünüyorum. Bu pozisyonda Ponck Valencia'yı koluyla itiyor. Ayrıca burada bariz bir gol şansı var gibi. Kırmızı kartta gerekli olabilirdi.

Bu sonuçla Fenerbahçe ikincilik iddiasını sürdürüyor. Her ne kadar önemli eksikler olacak olsa da ben Fenerbahçe’nin ligi ikinci bitirebileceğini düşünüyorum.

En önemli karar ise İsmail Kartal'ın geleceği. Ben İsmail Kartal ile devam edilmesi düşüncesine katılıyorum.

Ülkenin milyonlarca dövizini bilinmeyen ve iddiasını yitirmiş hocalara vermektense. Neden İsmail Kartal ile devam edilmesin.