Kûfeliler, İmam Hüseyin'e (a.s.) on beş bin mektup yazıp O'nu memleketlerine, Halife olması için davet eden topluluktu. İmam Hüseyin (a.s.) bu mektuplara bakarak, Mekke'de iken Kûfeliler hakkında rapor alması için amcaoğlu, Müslim bin Akil'i vazifelendirmişti. Göndermeden evvel bu işi gizli tutmasını, insanların aynı görüş etrafında birleştiklerini gördüğünde derhal bu durumu kendisine haber vermesini tavsiye etti.(1)
Müslim bin Akil'de imam Hüseyin'in (a.s.) bu tavsiyesine uyarak, İmam Hüseyin'e (a.s.) şu mektubu yazdı: "İmdi, hiç şüphesiz, konak yeri tutmak için gönderilen kişi kendi adamlarına yalan söylemez. Kûfeliler'den on sekiz bin kişi bana bey'at etmiş durumdadır. Mektubum sana ulaşınca gelmekte acele et. Çünkü bütün halk seninledir. Ebu Süfyan hanedanına onların hiç meyilleri ve reyleri yoktur! Vesselam!(2)
Kûfe'deki isyanları gören Yezid, Hıristiyan danışmanı Sercun'un teklifiyle, Basra valisi Ubeydullah ibni Ziyad'ı görevlendirmiştir. Ubeydullah ibni Zeyd'in babası Ziyad bin ebih, annesi ise İranlı şirviye adlı fahişe zinakar bir kadındı.(3) Ubeydullahın babası, Ziyad bin ebih'in babası belli değildi. Denildiğine göre Ebu Sufyan, Ziyad bin Ebih'in annesi Sümeyye ile yaptığı zinadan doğmuştur. Bundan dolayı Muaviye, Ziyad bin Ebihi kardeş görmekte idi.(4)
Ubeydullah ibni Ziyad ve babası Ziyad bin Ebih, Emevilere karşı çıkan isyanları bastırmadaki vicdansızlıkları ve hunharlıkları ile meşhurdurlar.(5)
Kûfe valisi olan Ubeydullah ibni Ziyad, İmam Hüseyin'in adamı Müslim bin Akil'in şehirde saklandığını biliyordu. Kendi adamlarından, Mak'ili üç bin dirhemle, sanki İmam'a biat edip yardım etmek isteyen bir kişiymiş gibi göstererek, Müslim bin Akil'e gönderdi.(6) Böylece gizlendikleri yerleri öğrenmiş, kendi adamını da içlerine yerleştirdiğinden, ilerideki bütün planlarından haberdar olacaktı.
Ubeydullah, Müslim bin Akil'in, Hani bin urve'nin evinde gizlendiğini öğrenince Urve'yi yanına bir dostun dostunu çağırması gibi çağırttı. Urve ziyarete icabet edip halk arasında da, öldürüldü söylentileri çıkartılınca, Müslim bin Akil hicri 60. yılının Zilhicce ayının sekizinde bir ayaklanma başlattı. Toplananların sayısı Taberi'ye göre 4 bin, ibn-i Hıbban'a göre 3 bin atlıydı. Müslim bin Akil akşama doğru tek başına kalmıştı. (7)
Ubeydullah ibni Ziyad, Urve'yi konağın damından aşağıya atınca bütün Kûfelilerin kalplerine korku sinmişti, bir de ordunun şamdan geldiğini adamları vasıtasıyla halkın arasında yaymaya başladı ve akşam olunca, İmam Hüseyin'in adamı Müslim bin Akil, Kûfe sokaklarında tek başına yalnız kalarak bir eve sığınmıştı. Bu evin sahibesinin oğlu, Müslim bin Akil'in saklandığı yeri söyleyerek yakalattırmıştı.
Bu arada dağılan Müslim bin Akil'in taraftarları Muhtar es-Sakafi gibi teker teker yakalanıp Ubeydullah İbni Ziyad'ın zindanına atıldı. Müslim bin Akil ölmeden önce Ömer bin Sad'a vasiyet ederek, "Hüseyin bin Ali'ye bir elçi sal. Elçi ona benim hâlimi, başıma geleni bildirsin. Kendisine taraftar olduklarını söyleyen şu kişilerin, ihanetine bari kendisi olsun uğramasın. Onlardan on sekiz bin kişinin bana bey'at ettikten sonra ahidlerini nasıl bozduklarını, sözlerinden nasıl döndüklerini haber versin de, o, Allah'ın Haremi olan Mekke'ye dönsün ve orada otursun. Kûfeliler'in sözlerine hiç aldanmasın!"(8). Ömer bin Sa'd hiçbir zaman İmam Hüseyin'e bu sözleri söyleyen böyle bir elçi göndermedi.
İmam Hüseyin (a.s.) öldürüleceğini bile bile gelmişti Kerbelâ'ya, onla olamayan Müslümanların akıbetleri ondan sonra ne oldu, inşallah haftaya devamını yazalım, saygılarımla.
(1) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 375
(2) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 397
(3) Mufrid el-ihtisas s. 73
(4) El İstiyab c. 2 s. 525
(5) Zerkuli el-i'lam c.4 s.525
(6) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 401
(7) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 405
(8) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 414
Müslim bin Akil'de imam Hüseyin'in (a.s.) bu tavsiyesine uyarak, İmam Hüseyin'e (a.s.) şu mektubu yazdı: "İmdi, hiç şüphesiz, konak yeri tutmak için gönderilen kişi kendi adamlarına yalan söylemez. Kûfeliler'den on sekiz bin kişi bana bey'at etmiş durumdadır. Mektubum sana ulaşınca gelmekte acele et. Çünkü bütün halk seninledir. Ebu Süfyan hanedanına onların hiç meyilleri ve reyleri yoktur! Vesselam!(2)
Kûfe'deki isyanları gören Yezid, Hıristiyan danışmanı Sercun'un teklifiyle, Basra valisi Ubeydullah ibni Ziyad'ı görevlendirmiştir. Ubeydullah ibni Zeyd'in babası Ziyad bin ebih, annesi ise İranlı şirviye adlı fahişe zinakar bir kadındı.(3) Ubeydullahın babası, Ziyad bin ebih'in babası belli değildi. Denildiğine göre Ebu Sufyan, Ziyad bin Ebih'in annesi Sümeyye ile yaptığı zinadan doğmuştur. Bundan dolayı Muaviye, Ziyad bin Ebihi kardeş görmekte idi.(4)
Ubeydullah ibni Ziyad ve babası Ziyad bin Ebih, Emevilere karşı çıkan isyanları bastırmadaki vicdansızlıkları ve hunharlıkları ile meşhurdurlar.(5)
Kûfe valisi olan Ubeydullah ibni Ziyad, İmam Hüseyin'in adamı Müslim bin Akil'in şehirde saklandığını biliyordu. Kendi adamlarından, Mak'ili üç bin dirhemle, sanki İmam'a biat edip yardım etmek isteyen bir kişiymiş gibi göstererek, Müslim bin Akil'e gönderdi.(6) Böylece gizlendikleri yerleri öğrenmiş, kendi adamını da içlerine yerleştirdiğinden, ilerideki bütün planlarından haberdar olacaktı.
Ubeydullah, Müslim bin Akil'in, Hani bin urve'nin evinde gizlendiğini öğrenince Urve'yi yanına bir dostun dostunu çağırması gibi çağırttı. Urve ziyarete icabet edip halk arasında da, öldürüldü söylentileri çıkartılınca, Müslim bin Akil hicri 60. yılının Zilhicce ayının sekizinde bir ayaklanma başlattı. Toplananların sayısı Taberi'ye göre 4 bin, ibn-i Hıbban'a göre 3 bin atlıydı. Müslim bin Akil akşama doğru tek başına kalmıştı. (7)
Ubeydullah ibni Ziyad, Urve'yi konağın damından aşağıya atınca bütün Kûfelilerin kalplerine korku sinmişti, bir de ordunun şamdan geldiğini adamları vasıtasıyla halkın arasında yaymaya başladı ve akşam olunca, İmam Hüseyin'in adamı Müslim bin Akil, Kûfe sokaklarında tek başına yalnız kalarak bir eve sığınmıştı. Bu evin sahibesinin oğlu, Müslim bin Akil'in saklandığı yeri söyleyerek yakalattırmıştı.
Bu arada dağılan Müslim bin Akil'in taraftarları Muhtar es-Sakafi gibi teker teker yakalanıp Ubeydullah İbni Ziyad'ın zindanına atıldı. Müslim bin Akil ölmeden önce Ömer bin Sad'a vasiyet ederek, "Hüseyin bin Ali'ye bir elçi sal. Elçi ona benim hâlimi, başıma geleni bildirsin. Kendisine taraftar olduklarını söyleyen şu kişilerin, ihanetine bari kendisi olsun uğramasın. Onlardan on sekiz bin kişinin bana bey'at ettikten sonra ahidlerini nasıl bozduklarını, sözlerinden nasıl döndüklerini haber versin de, o, Allah'ın Haremi olan Mekke'ye dönsün ve orada otursun. Kûfeliler'in sözlerine hiç aldanmasın!"(8). Ömer bin Sa'd hiçbir zaman İmam Hüseyin'e bu sözleri söyleyen böyle bir elçi göndermedi.
İmam Hüseyin (a.s.) öldürüleceğini bile bile gelmişti Kerbelâ'ya, onla olamayan Müslümanların akıbetleri ondan sonra ne oldu, inşallah haftaya devamını yazalım, saygılarımla.
(1) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 375
(2) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 397
(3) Mufrid el-ihtisas s. 73
(4) El İstiyab c. 2 s. 525
(5) Zerkuli el-i'lam c.4 s.525
(6) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 401
(7) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 405
(8) İmam Hüseyin. Prof. Dr. Haydar Baş s. 414
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ali Nezir / diğer yazıları
- Maarif yüzyılı! / 13.01.2025
- Denizcilik İşletmeleri / 27.12.2024
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024
- Denizcilik İşletmeleri / 27.12.2024
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024