Milli değerimiz, manevi değerlerimiz vardı. Anlamı ayet ve hadislere dayanan atasözlerimiz vardı. Gerek övgü, gerekse yergi anlamında kullanılan kavramlarımız, tabirlerimiz vardı.
Ve de çok ama çok özel kelimelerimiz vardı ki, bir kelime ile bile bir kişi veya bir toplum övülebilir aynı zamanda yerilebilirdi.
Dikkat ettiyseniz (!) 'dı' eki yani dili geçmiş zaman kullandım. Neden? Çünkü yakın zamana kadar vardı, şimdi yok.
Örneğin adalet kelimesi… Hak, hukuk, emek, alın teri, namus, iffet, hayâ, başörtüsü, kul hakkı gibi kelimeler tek başına büyük anlam ve etkileri olan kelimelerdi.
Aynı şekilde zalim, hırsız, arsız, hain, hak-hukuk tanımayan, terörist gibi kelimelerde tek başına büyük anlamlar içeren ve toplum da eksi veya artı yönde etkiler uyandıran kelimelerdi, tabirlerdi.
Bir de 'dile düşmek' tabirimiz vardı. Başta da dediği gibi 'ta ki yakın zamana kadar'. Hepsini dile düşürdüler ve dile düşenler mahiyetini, değerini, özelliğini kaybetti.
Örneğin bugün toplumun her kesiminden adalet, ahlak, hayâ, emek, alın teri, hak, hukuk serzenişleri yükseliyor ve ilginçtir herkes kendi aklına, ideolojisine göre bu kavramları saha sürüyorlar.
Haliyle ortaya bir başıboşluk, değersizlik, toplumsal kutuplaşma, kindarlaşma çıkıyor.
Diğer bölüme geçersek! Dün toplum nezdinde hırsız, arsız hakaret tabiriydi. Hele hele bir insana, 'terörist, hain' demek en ağır küfürler kategorisindendi. Çünkü bu millet tarih boyu terörist ve hainlerden çok çekti.
Şimdi bu kelimelerinde önemi kalmadı. Dile düştü. Rant kapısı oldu. Artık okey oynarken bile kişiler birbirlerine attığı taştan ötürü, 'hain misin' diye espri yapıyor.
Dün birisinin adı 'terörist' diye çıktığında toplum, ona mesafeli davranırdı. Şimdi terörist kelimesini sokakta çocuklar bile kullanmaya başladı.
Neden? Başta siyasetçiler olmak üzere medya ve toplumu etkileyen kişi ve kurumlar bu değerlerimizi dile düşürdü.
En sıcak başlık öğrenciler ve terörist.
Dediğim gibi bir kişiye terörist damgası vurulduğu zaman toplum, ona mesafeli davranırdı şimdi herkes terörist ilan edildi. Haliyle teröristliğin de bir anlamı kalmadı!
2010 referandumunu hatırlarsınız! 'Hayır' diyenler terörist ilan edilmişti.
2013 'Gezi Parkı' sürecinde de terörist kavramı öne çıktı. Çözüm sürecine karşı çıkanlarda bu ithamlara maruz kaldı.
2017'de 'yeni sisteme' hayır, diyecekler de terörist ilan edilmişti.
2019'da belediye seçimlerinde de terörist lafı en çok kullanılanlardandı.
Hatta dolara yatırım yapanlar bile terörist ilan edildi. (O hainleri çok iyi bilmelerine rağmen hiç isim vermediler)
Millet ittifakı, CHP, Kılçdaroğlu, HDP, Demirtaş ve daha niceleri zaten terörist.
Eset'e bile terörist, dediler. Şimdi Boğaziçi, ODTÜ gibi üniversitelerin öğrencilerine terörist diyorlar.
Bu kadar terörist arasında Abdullah Öcalan, Osman Öcalan, Murat Karayılan gibi isimleri anlatmak için artık yeni bir tabir bulmak gerekir.
İşin hukuki boyutu
Şahsen birkaç yıl öncesine kadar bir kadına, 'bayan' diye hitap etmenin suç olduğunu bilmiyordum.
Aynı şekilde birisine 'kel' de diyemezmişsin. Suçmuş. Saç tarama özürlü, diyebilirmişiz!
Hatta bu konuda İçişleri Bakanı geçen haftalarda gündeme geldi. Bir avukat, sosyal medya üzerinden kendisine, 'kel kafalı' dediği için şikâyetçi oldu, soruşturma açıldı.
O tabirin sahibi Avukat Tugay Bek; "Savcı, paylaşımlarımda cumhurbaşkanına hakaret suçu göremedi. Bir paylaşımında Soylu'ya yönelik kullandığım 'kel kafalı bakan' tabirini hakaret saydı, suç olarak değerlendirilebileceğini söyledi" dedi.
Merak ettiğim! Öğrenciler için, toplumun yarısı için kullanılan, 'terörist' tabirinin hukukta bir karşılığı var mı, yok mu?
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025