Kars'ın merkeze bağlı Derecik Köyü'nde, Ermeniler tarafından katledilen 360 Türk'e ait toplu mezarın ortaya çıkartılması için başlatılan kazı çalışması tamamlandı. Derecik Köyü'nde, Türk Tarih Kurumu ile Kars Valiliği'nin organizasyonuyla dün başlatılan ve akşam ara verilen kazı çalışmasına,sabahın erken saatlerinde yeniden başlandı. Kazı çalışması yürüten ekibin başkanlığını yapan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam, arkeolojik yöntemleri kullanarak, toplu mezarın bulunduğu alanda kazı çalışması yürüttüklerini söyledi.
Alanda şu ana kadar 40 kafatası ile çok sayıda iskelet ve kemik parçasının ortaya çıkarıldığını ifade eden Uluçam, çalışmayı tamamladıklarını bildirdi.
Çoğu kadın ve çocuk
Kazıda, toplu mezarın bulunduğu alanda, çoğunlukla kadın ve çocuklara ait yanmış iskelet parçalarının gün yüzüne çıkartıldığını dile getiren Uluçam, Türkler'e ait boncuk, küpe ve çeşitli takıların da bulunduğunu kaydetti. Çıkartılan kafatası ve kemiklerin kefenlere sarılarak, toplu mezara yeniden gömüldüğünü anlatan Uluçam, söz konusu alana Avrupa Türk Dernekleri Konfederasyonu tarafından anıt yaptırılacağını ifade etti. Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu da şu bilgileri verdi: "Şu ana kadar 40 kafatasını gün yüzüne çıkardık. Toplu mezarın bulunduğu alanda Ermeni çetecileri tarafından katledilen 360 Türk'ün cesedi bulunmakta. Buradaki insanlara daha fazla işkence vermek istemiyoruz. Bu mezardaki insanların cesetlerinin tamamını ortaya çıkarmanın bir anlamı yok. Bu toplu mezarın bulunduğu alanı açıp katliamı belgeledik. Bunu tüm dünya kamuoyu gördü. Önümüzdeki ay da buraya bir anıt mezar yaptırarak, şehitlere olan vefamızı ödeyeceğiz."
Katledilen çok daha fazla
Bu arada, resmi kayıtlara göre 360 kişinin katledildiği Derecik Köyü'ndeki vatandaşlar, bu sayının çok daha fazla olduğunu belirtiyorlar. Derecik Köyü'nde yaşayan Naim Ersoy, 1992 yılında vefat eden teyzesi Rebie Birlik'in bu toplu katliamdan sağ kurtulduğunu söyledi. Ersoy, teyzesiyle birlikte 4 kişinin sağ kurtulduğunu ifade ederek, teyzesinden dinlediklerini şöyle anlattı: "Katliamın yapılmasından iki gün önce Ermeniler, köydeki tüm silahları toplamış. Birinci Dünya Savaşı nedeniyle çok az sayıda erkeknüfusun bulunduğu köyde, kadınları ve çocukları köyün orta kısmında bulunan samanlığa yatak ve yorganlarıyla birlikte doldurmuşlar. Daha sonra samanlığın kapısını ve bacasını kapatarak, burayı ateşe vermişler. Ateş ve dumandan etkilenen çok sayıda yaşlı, kadın ve çocukburada hunharca katledilmiş." Ersoy, teyzesiyle birlikte bu ateşin içerisinden kurtulan 4 kadının ise civar köylerde yaşayan Rumlar tarafından kurtarıldığını kaydetti. Bu arada, Doğu Anadolu Bölgesi'nde halen resmi kayıtlara göre 100'ün üzerinde toplu mezar gün yüzüne çıkmayı bekliyor. Öte yandan, toplu mezar açılışını izlemek için TTK Başkanı Prof. Dr. Halaçoğlu ile birlikte yurtiçinden ve yurtdışından gelen çok sayıda davetli, gördükleri manzaradan etkilendiklerini belirterek, bu tür çalışmaların kendilerini katliama uğramış gibi gösteren Ermeniler'e iyi bir yanıt olduğunu kaydettiler.
Yabancı televizyonlar da çekim yaptı
Kazı çalışmalarında Almanya'dan gelen ZDF Televizyonu ekibi de toplu mezarın bulunduğu alanda çekim yaptı. Vatandaşlarla röportaj yapmak isteyen muhabir Stephan Hallmann'ın yardımına 28 yıl Almanya'da çalıştıktan sonra emekli olan ve köyüne geri dönen 58 yaşındaki Rabia Özer yetişti. İyi derecede Almanca bilen Özer, buradaki katliamı, çekim yapan ekibe anlatırken, muhabir Hallmann, Özer'in Almanca konuşmasının ve katliamı Almanca anlatmasının kendilerine büyük avantaj sağladığını, ayrıca anlattıklarından çok etkilendiğini dile getirdi. Özer ise Almanlar'ın Ermeni propagandalarından etkilenip, katliamıTürkler'in yaptığını düşündüklerini belirterek, "Ancak burada gerçek katliamı gören Müslümanlar'dır. Ben de bu katliamı onların dilinden anlattığım için çok mutluyum" diye konuştu.
Alanda şu ana kadar 40 kafatası ile çok sayıda iskelet ve kemik parçasının ortaya çıkarıldığını ifade eden Uluçam, çalışmayı tamamladıklarını bildirdi.
Çoğu kadın ve çocuk
Kazıda, toplu mezarın bulunduğu alanda, çoğunlukla kadın ve çocuklara ait yanmış iskelet parçalarının gün yüzüne çıkartıldığını dile getiren Uluçam, Türkler'e ait boncuk, küpe ve çeşitli takıların da bulunduğunu kaydetti. Çıkartılan kafatası ve kemiklerin kefenlere sarılarak, toplu mezara yeniden gömüldüğünü anlatan Uluçam, söz konusu alana Avrupa Türk Dernekleri Konfederasyonu tarafından anıt yaptırılacağını ifade etti. Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu da şu bilgileri verdi: "Şu ana kadar 40 kafatasını gün yüzüne çıkardık. Toplu mezarın bulunduğu alanda Ermeni çetecileri tarafından katledilen 360 Türk'ün cesedi bulunmakta. Buradaki insanlara daha fazla işkence vermek istemiyoruz. Bu mezardaki insanların cesetlerinin tamamını ortaya çıkarmanın bir anlamı yok. Bu toplu mezarın bulunduğu alanı açıp katliamı belgeledik. Bunu tüm dünya kamuoyu gördü. Önümüzdeki ay da buraya bir anıt mezar yaptırarak, şehitlere olan vefamızı ödeyeceğiz."
Katledilen çok daha fazla
Bu arada, resmi kayıtlara göre 360 kişinin katledildiği Derecik Köyü'ndeki vatandaşlar, bu sayının çok daha fazla olduğunu belirtiyorlar. Derecik Köyü'nde yaşayan Naim Ersoy, 1992 yılında vefat eden teyzesi Rebie Birlik'in bu toplu katliamdan sağ kurtulduğunu söyledi. Ersoy, teyzesiyle birlikte 4 kişinin sağ kurtulduğunu ifade ederek, teyzesinden dinlediklerini şöyle anlattı: "Katliamın yapılmasından iki gün önce Ermeniler, köydeki tüm silahları toplamış. Birinci Dünya Savaşı nedeniyle çok az sayıda erkeknüfusun bulunduğu köyde, kadınları ve çocukları köyün orta kısmında bulunan samanlığa yatak ve yorganlarıyla birlikte doldurmuşlar. Daha sonra samanlığın kapısını ve bacasını kapatarak, burayı ateşe vermişler. Ateş ve dumandan etkilenen çok sayıda yaşlı, kadın ve çocukburada hunharca katledilmiş." Ersoy, teyzesiyle birlikte bu ateşin içerisinden kurtulan 4 kadının ise civar köylerde yaşayan Rumlar tarafından kurtarıldığını kaydetti. Bu arada, Doğu Anadolu Bölgesi'nde halen resmi kayıtlara göre 100'ün üzerinde toplu mezar gün yüzüne çıkmayı bekliyor. Öte yandan, toplu mezar açılışını izlemek için TTK Başkanı Prof. Dr. Halaçoğlu ile birlikte yurtiçinden ve yurtdışından gelen çok sayıda davetli, gördükleri manzaradan etkilendiklerini belirterek, bu tür çalışmaların kendilerini katliama uğramış gibi gösteren Ermeniler'e iyi bir yanıt olduğunu kaydettiler.
Yabancı televizyonlar da çekim yaptı
Kazı çalışmalarında Almanya'dan gelen ZDF Televizyonu ekibi de toplu mezarın bulunduğu alanda çekim yaptı. Vatandaşlarla röportaj yapmak isteyen muhabir Stephan Hallmann'ın yardımına 28 yıl Almanya'da çalıştıktan sonra emekli olan ve köyüne geri dönen 58 yaşındaki Rabia Özer yetişti. İyi derecede Almanca bilen Özer, buradaki katliamı, çekim yapan ekibe anlatırken, muhabir Hallmann, Özer'in Almanca konuşmasının ve katliamı Almanca anlatmasının kendilerine büyük avantaj sağladığını, ayrıca anlattıklarından çok etkilendiğini dile getirdi. Özer ise Almanlar'ın Ermeni propagandalarından etkilenip, katliamıTürkler'in yaptığını düşündüklerini belirterek, "Ancak burada gerçek katliamı gören Müslümanlar'dır. Ben de bu katliamı onların dilinden anlattığım için çok mutluyum" diye konuştu.