Karabağ'da çözüm çok uzak
Ermenistan'daki seçim maratonundan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan yüzde 58 oyla galip ayrıldı ve 2. kez cumhurbaşkanı seçildi. Sarkisyan'ın 3 BM kararına rağmen işgal altındaki Azerbaycan topraklarından çekilmeyeceğine kesin gözüyle bakılıyor
21.02.2013 00:00:00
RECEP
BAHAR / İSTANBUL
Ermenistan'daki cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde sandıktan, 2009 yılında Türkiye ile Ermenistan arasında ABD
Başkanı Obama'nın girişimiyle başlatılan 'açılım süreci'nin aktörlerinden Serj
Sarkisyan çıktı. Yaklaşık 2.5 milyon seçmenin sandığa gittiği seçimlerde
Sarkisyan oyların yarısından fazlasını almayı başardı. Kayıtlı seçmenlerin üçte
biri, başta ülkedeki yüksek işsizlik oranı olmak üzere maddi nedenlerden ötürü
ülke dışında olduğu için oy kullanamadı. Bu yüzden katılım yüzde 60 oranında
kaldı. Ancak seçim propagandası boyunca tartışmalar da bitmek bilmedi. Öyle ki,
7 adayın katıldığı seçimlerde hemen hemen her gün yeni bir olay yaşandı.
Kampanya sırasında önce iki aday açlık
grevine gitti, akabinde bir aday silahlı saldırıya uğradı. Milli İrade Birliği
Başkanı Paruyr Hayrikyan, saldırıdan yaralı olarak kurtulmayı başardı. 63
yaşındaki Hayrikyan, sağlık durumunu gerekçe göstererek, seçimlerin ertelenmesi
için mahkemeye başvurdu ancak aynı gün dilekçesini geri çekti.
Karabağ'da
çözüm var mı?
Sarkisyan'ın önümüzdeki dönemle ilgili
merak edilen en önemli konu ise işgal altındaki Azerbaycan toprağı olan Yukarı
Karabağ bölgesi. Yukarı Karabağ'ın Ermenistan toprağı olduğunu iddia eden
Sarkisyan'ın yeni dönemde, çözüm yönünde adım atması düşük ihtimal olarak
görünüyor. Seçim kampanyasında Ermenistan'ın Rusya ile ilişkilerini 'stratejik'
olarak nitelendiren Sarkisyan, ABD ve Avrupa ile ilişkilerini ise 'iyi
komşuluk' çerçevesinde değerlendirmişti. Sarkisyan'ın gelecek dönemde Rusya'nın
başını çektiği Avrasya Birliği ve eski Sovyet bloku ülkelerle kurmayı
planladığı ortak füze savunma sistemine Ermenistan'ı dahil etmesi bekleniyor.
Ermenistan'daki seçimleri değerlendiren Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) uzmanı
Ercüment Tezcan, Karabağ'da çözümün yakın olmadığını söyledi. Tezcan, şu
görüşleri dile getirdi: "Sarkisyan'ın yeniden seçilmesi Türkiye açısından
önümüzdeki 5 yılın oldukça zor geçeceğinin işareti. Zira 1915'de yaşanan
olayların 100. yıldönümünün yaşanacağı 2015 için Ermenistan uluslararası
arenada soykırımın kabulü için var gücüyle çalışacak. Zaten bunu Sarkisyan
seçimler öncesi bunu sık sık dile getirdi. Ancak Sarkisyan'ın en yakın
takipçisi konumundaki Raffi Hovanisyan da aynı vaatlerde bulunmuştu. Ayrıca diğer
ülkelerin ulusal meclislerinde soykırımla ilgili tanıma kararı ya da
Fransa'daki gibi yasa çıkmasını sağlama çalışmaları da soykırımın uluslararası
görünürlüğü veya kabulü bağlamında bir diğer enstrüman."
ABD
yine devreye girebilir
Tezcan, Ankara ile Erivan arasındaki
ilişkilerin normalleşmesinin kilit noktasının Karabağ olduğunu belirterek,
şunları söyledi: "Ankara ile Erivan arasındaki ilişkilerin yumuşaması veya
normalleşmesi şu aşamada Dağlık Karabağ sorununun çözülmesine kilitlenmiş durumda.
Önümüzdeki dönemde bu konuda Ermenistan'ın adım atması beklenmiyor. Ancak bu
noktada Türkiye bir şekilde Azerbaycan'ı ikna edebilir ve bu konuda bir adım
atarsa bu konuda Ermenistan da adım atmak zorunda olabilir. 2015'in yaklaştığı
hesaba katılacak olursa her an için Türkiye'den böyle bir adım gelebilir. Ancak
bunun için belki de ABD ya da AB gibi global bir aktörün 2009'da olduğu gibi
devreye girmesi gerekebilir."
Kazanan
Rusya oldu
Kafkasya Uzmanı Fatih Özbay ise
Ermenistan'ın bölgede kilit rol oynadığını ifade ederek, kazananın Rusya
olduğunun altını çizdi. Özbay, şunları söyledi: "Bana göre bu seçimlerin
galibi hem Sarkisyan, hem Rusya'dır. Ermenistan Güney Kafkasya'da Rusya
açısından kilit ülke pozisyonunda. Bölgede yalnızlaşan Ermenistan ise Rusya'nın
desteğine her zaman muhtaç. Seçimlere hile katıldığı iddialarına gelince,
Sovyet sonrası ülkelerin seçim geçmişlerine bakınca bu tür iddiaların her
seçimden sonra ileri sürüldüğü görülür. Doğru olma ihtimalleri olsa bile sonuç değişmez.
Seçimlerin sonucuna bakılırsa Türkiye-Ermenistan ilişkileri olduğu yerde
saymaya devam edecek diyebiliriz. Sarkisyan geleneksel çizgisini
değiştirmeyecektir. Çünkü diasporanın, iç kamuoyunun ve Dağlık Karabağ
lobisinin baskısı oldukça fazla. Şu anda Türkiye ve Ermenistan ile sürdürdüğü
politikaları yine devam ettirecek. Bu ise statüko politikasıdır. Yani
protokoller bekleyecek, Dağlık Karabağ sorunu ve işgal devam edecektir. Bunun
tabii sonucu da Ermenistan'ın bölgede yalnızlaşmasının devam edip gideceğidir.
Bu durum ise Rusya-Ermenistan ilişkilerini daha da yakınlaştıracak. Kısacası
kısır döngü. Üstelik Dağlık Karabağ sorunu sırf Erivan'ın inisiyatifine
bırakılmış bir konu olmaktan çıkmıştır artık. BM'nin Ermenistan'ı işgal
topraklarından çıkmaya davet ettiği üç tane kararı var. Hiçbirine uymadı
Ermenistan. Sorunu çözmekle vazifeli Minsk Grubu 20 yıldır havanda su dövüyor.
Ermenistan hiçbir kriteri kabul etmiyor."
BAHAR / İSTANBUL
Ermenistan'daki cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde sandıktan, 2009 yılında Türkiye ile Ermenistan arasında ABD
Başkanı Obama'nın girişimiyle başlatılan 'açılım süreci'nin aktörlerinden Serj
Sarkisyan çıktı. Yaklaşık 2.5 milyon seçmenin sandığa gittiği seçimlerde
Sarkisyan oyların yarısından fazlasını almayı başardı. Kayıtlı seçmenlerin üçte
biri, başta ülkedeki yüksek işsizlik oranı olmak üzere maddi nedenlerden ötürü
ülke dışında olduğu için oy kullanamadı. Bu yüzden katılım yüzde 60 oranında
kaldı. Ancak seçim propagandası boyunca tartışmalar da bitmek bilmedi. Öyle ki,
7 adayın katıldığı seçimlerde hemen hemen her gün yeni bir olay yaşandı.
Kampanya sırasında önce iki aday açlık
grevine gitti, akabinde bir aday silahlı saldırıya uğradı. Milli İrade Birliği
Başkanı Paruyr Hayrikyan, saldırıdan yaralı olarak kurtulmayı başardı. 63
yaşındaki Hayrikyan, sağlık durumunu gerekçe göstererek, seçimlerin ertelenmesi
için mahkemeye başvurdu ancak aynı gün dilekçesini geri çekti.
Karabağ'da
çözüm var mı?
Sarkisyan'ın önümüzdeki dönemle ilgili
merak edilen en önemli konu ise işgal altındaki Azerbaycan toprağı olan Yukarı
Karabağ bölgesi. Yukarı Karabağ'ın Ermenistan toprağı olduğunu iddia eden
Sarkisyan'ın yeni dönemde, çözüm yönünde adım atması düşük ihtimal olarak
görünüyor. Seçim kampanyasında Ermenistan'ın Rusya ile ilişkilerini 'stratejik'
olarak nitelendiren Sarkisyan, ABD ve Avrupa ile ilişkilerini ise 'iyi
komşuluk' çerçevesinde değerlendirmişti. Sarkisyan'ın gelecek dönemde Rusya'nın
başını çektiği Avrasya Birliği ve eski Sovyet bloku ülkelerle kurmayı
planladığı ortak füze savunma sistemine Ermenistan'ı dahil etmesi bekleniyor.
Ermenistan'daki seçimleri değerlendiren Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) uzmanı
Ercüment Tezcan, Karabağ'da çözümün yakın olmadığını söyledi. Tezcan, şu
görüşleri dile getirdi: "Sarkisyan'ın yeniden seçilmesi Türkiye açısından
önümüzdeki 5 yılın oldukça zor geçeceğinin işareti. Zira 1915'de yaşanan
olayların 100. yıldönümünün yaşanacağı 2015 için Ermenistan uluslararası
arenada soykırımın kabulü için var gücüyle çalışacak. Zaten bunu Sarkisyan
seçimler öncesi bunu sık sık dile getirdi. Ancak Sarkisyan'ın en yakın
takipçisi konumundaki Raffi Hovanisyan da aynı vaatlerde bulunmuştu. Ayrıca diğer
ülkelerin ulusal meclislerinde soykırımla ilgili tanıma kararı ya da
Fransa'daki gibi yasa çıkmasını sağlama çalışmaları da soykırımın uluslararası
görünürlüğü veya kabulü bağlamında bir diğer enstrüman."
ABD
yine devreye girebilir
Tezcan, Ankara ile Erivan arasındaki
ilişkilerin normalleşmesinin kilit noktasının Karabağ olduğunu belirterek,
şunları söyledi: "Ankara ile Erivan arasındaki ilişkilerin yumuşaması veya
normalleşmesi şu aşamada Dağlık Karabağ sorununun çözülmesine kilitlenmiş durumda.
Önümüzdeki dönemde bu konuda Ermenistan'ın adım atması beklenmiyor. Ancak bu
noktada Türkiye bir şekilde Azerbaycan'ı ikna edebilir ve bu konuda bir adım
atarsa bu konuda Ermenistan da adım atmak zorunda olabilir. 2015'in yaklaştığı
hesaba katılacak olursa her an için Türkiye'den böyle bir adım gelebilir. Ancak
bunun için belki de ABD ya da AB gibi global bir aktörün 2009'da olduğu gibi
devreye girmesi gerekebilir."
Kazanan
Rusya oldu
Kafkasya Uzmanı Fatih Özbay ise
Ermenistan'ın bölgede kilit rol oynadığını ifade ederek, kazananın Rusya
olduğunun altını çizdi. Özbay, şunları söyledi: "Bana göre bu seçimlerin
galibi hem Sarkisyan, hem Rusya'dır. Ermenistan Güney Kafkasya'da Rusya
açısından kilit ülke pozisyonunda. Bölgede yalnızlaşan Ermenistan ise Rusya'nın
desteğine her zaman muhtaç. Seçimlere hile katıldığı iddialarına gelince,
Sovyet sonrası ülkelerin seçim geçmişlerine bakınca bu tür iddiaların her
seçimden sonra ileri sürüldüğü görülür. Doğru olma ihtimalleri olsa bile sonuç değişmez.
Seçimlerin sonucuna bakılırsa Türkiye-Ermenistan ilişkileri olduğu yerde
saymaya devam edecek diyebiliriz. Sarkisyan geleneksel çizgisini
değiştirmeyecektir. Çünkü diasporanın, iç kamuoyunun ve Dağlık Karabağ
lobisinin baskısı oldukça fazla. Şu anda Türkiye ve Ermenistan ile sürdürdüğü
politikaları yine devam ettirecek. Bu ise statüko politikasıdır. Yani
protokoller bekleyecek, Dağlık Karabağ sorunu ve işgal devam edecektir. Bunun
tabii sonucu da Ermenistan'ın bölgede yalnızlaşmasının devam edip gideceğidir.
Bu durum ise Rusya-Ermenistan ilişkilerini daha da yakınlaştıracak. Kısacası
kısır döngü. Üstelik Dağlık Karabağ sorunu sırf Erivan'ın inisiyatifine
bırakılmış bir konu olmaktan çıkmıştır artık. BM'nin Ermenistan'ı işgal
topraklarından çıkmaya davet ettiği üç tane kararı var. Hiçbirine uymadı
Ermenistan. Sorunu çözmekle vazifeli Minsk Grubu 20 yıldır havanda su dövüyor.
Ermenistan hiçbir kriteri kabul etmiyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.