Bir önceki akşam arkadaşlarla teravih sonrası sohbeti biraz uzatınca, son otobüsü kaçırdım. Otobüs seferleri bitince de, ya taksi ya da minibüs ile eve ulaşma ihtimali kalıyor. Gerçi bir ihtimal daha var, o da tabana kuvvet yürümek ama bize zor.
Ben de ne yapayım taksiye mi bineyim, minibüse mi derken daha bir hafta önce taksiye ödediğim parayı hatırlayınca, dedim ki boş yer taksiyi, bin minibüse.
Tabi ki o saatte minibüs de hemen gelmiyor ki; Neyse biraz sonra beklenen ulaşım aracımız bir arzı endam etti, bir arzı endam etti ki, sormayın gitsin. Havalı çat çat kornası, hızlı durağı girişi, gören de hiç beklemeden durakta bekleyen yolcuyu alıp gidecek zanneder.
O saatlerde son servislerini (atan) tamamlayan minibüsçülere yolda kalmış yolcuları toplayıp balık istifi yapmak her halde çok eğlenceli geliyor!
Minibüsçü daha fazla yolda kalmış vatandaşı evine ulaştırmak için öyle bir yattı ki durakta, sormayın gitsin, bir türlü demir almak yok, nerdeyse üst katı hizmete açacak. Minibüsçü birililerine arkadaşlar arkaya ilerleyelim, diğerlerine arka basamağa çıkalım derken, birisine buyurun sizi böyle alayım dediğini duydum, arkada oturduğum ikinci derece lüks mevkiimden.
Neyse ki; istiap haddini çoktan aşan minibüsçüyü, durağa boş gelen diğer minibüsçü havalı çat çat kornası ve gazı kökleyip kükretmesi ile duraktan kovalayarak yola çıkarmayı başardı.
Bizim minibüsçü de istemeye istemeye yola koyuldu. Minibüsü bir görseniz amma kalabalık, her çeşit halk sınıfından en önemlisi her milletten vatandaş var. Nasıl da sığdı o kadar insan küçücük minibüse. Bir görseniz, biri esnaf, biri işçi, bilmem öbürü öğrenci, öbürü yabancı işçi (kaçak işçi) hepsi doluşmuşlar, tıkışmışlar minibüse, evlerine en hesaplı bir şekilde ulaşabilmek için. Devir hesap devri, kolay mı!
Ben de bu sıkışıklıkta bu kadar beklenir mi, binseydin bir taksiye, niye cimrilik yapıyorsun diye, kendi kendimle çekişiyorum. Tabi demesi kolay taksi zammından sonra taksiye bindiniz mi, bilmiyorum ama ben bir defa bindim, diğer bineceğim sefer bana biraz uzak gibi gözüküyor.
Minibüsümüz dört beş durak sonra başladı yolcularını indirmeye, evine barkına yaklaşan yolcular birer ikişer üçer dörder minibüsten inmeye başladı. Minibüsçüyü tebrik etmek isterim, bu kadar yolcuyu iki fren bir gaz ile nasıl istiflemeyi başardı diye.
Minibüs boşalmaya başladığında oturduğum arka koltuktan kaptan şoförümüzün rezerv ettiği motor üstünde oturan kaptan pilot bey efendiyi görünce çok şaşırdım. Gülesim geliyor, biraz düşünüyorum bu kaptan pilotun bu saatte bu minibüste ne işi var diye? Belli o da seferinden dönüyor!
Minibüsçü meğer sohbeti koyulaştırmış kaptan pilotla, başlamış uçtuğu uçakları sormaya. Ne de olsa ikisi de kaptan, ne de olsa bizim minibüsçülerin bir tatlı kapışması vardır, pilotlarla, kim daha hızlı diye!
Kaptan pilotumuz, kaptanımızla ve ön taraftaki meraklı yolcularla çok güzel bir diyalog kurup sohbeti koyulaştırdı, her yolculuğun bir sonu olduğu gibi, pilotumuzda, ineceği durağa geldiğini söylediğinde; minibüs kaptanımız, kaptan pilotumuza sizin gideceğiniz yer biraz uzak, isterseniz minibüsten inmeyin ben yolcuları son durakta indirdikten sonra sizi bırakırım, demesine rağmen, kaptan pilotumuz vakurlu bir halde, kaptana teşekkür ederek minibüsten indi.
Soruyorum siz ne anladınız?
Bu milleti cahil gördünüz anlamaz dediniz, okumaz dediniz, eşek edip sürdünüz, at edip bindiniz, ama ne oldu da, okumuş, akıllı, zeki, pilotunu, doktorunu, mühendisini, sıfırla çarpıp kenara koydunuz?
Gece yarısı bindiğim minibüs bana toplumun sınıflarını gösterdikten sonra bütün vatandaşlarımızın ekonomik seviyesini de göstermiş oldu. Başımıza gelenlerden sonra; Prof. Dr. Haydar Baş'ın ben bunu Türk milleti için yazdım dediği, Milli Ekonomi Modeli'ni, BTP'yi ve genç başkanı Hüseyin Baş'ı hala görmemezlikten mi, geleceğiz! Ey Milletim, bu zilleti daha ne kadar yaşayacağız!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ali Nezir / diğer yazıları
- Maarif yüzyılı! / 13.01.2025
- Denizcilik İşletmeleri / 27.12.2024
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024
- Denizcilik İşletmeleri / 27.12.2024
- Savaşların kazananları! / 06.12.2024
- Ortadoğu’da gözü olanlar! / 25.10.2024
- Şam’ın ve Halep’in limanı Beyrut’tur! / 18.10.2024
- Kahire’deki Türk şehitliği! / 20.09.2024
- Kavimler göçü veya sığınmacılar! / 17.08.2024
- Avrupalıların keşif dediği ‘sömürü’! / 09.08.2024
- Top oynayan çocuklara atılan füze / 30.07.2024
- Kerbela! / 16.07.2024