Satıcı uzunca süre bekledikten sonra, nihayet malını satıp kâr edince, halk arasında yerleşmiş bir sözü söyler: KANDİL'E YAĞ DAMLADI Türkiye'nin gündemi Kandil. Bu tartışmaların içinde birileri ellerini ovuşturuyor. Ama hangi taraf? Şu ana kadar bu işte kârlı olduğu belli olan bir taraf var. O da Öcalan ve Kandil. Çünkü; KANDİL'E YAĞ DAMLADI Bu güne kadar muhatap kabul edilmeyen Öcalan bir anda Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin de dünyanın da bu olayda fiilen muhatabı ve söz sahibidir. Büyük bir kazanım elde etmişlerdir. Çünkü; KANDİL'E YAĞ DAMLADI Gelinen bu noktadan sonra geri dönüş söz konusu olamaz. PKK'nın silahlı merkezi kandil. Her ne kadar Öcalan'dan emir alıyor gibi takdim edilse de, yarın bir açıklama yapıp, kendi kararlarında bağımsız olduklarını söyleseler de. Geri adım atmazlar ama bu süreçten politik güç de kazanmış olarak çıkarlar. Çünkü; KANDİL'E YAĞ DAMLADI PKK ve onun siyasi kanadından bir bölümü ya da tümü sözünde durmazsa; ilgililer de; biz de Abdullah Öcalan'ı artık, eskiden olduğu gibi muhatap almıyoruz diyebilecek midir? Zannetmiyorum. Bu satış iadesiz satıştır. İadesiz satışta malı iade edemezsiniz. Mal elinizde kalır. Yapabileceğiniz bir şey yoktur. Siz zarar edersiniz ama kârlı olan diğer taraftır. Yani PKK kârlı olur. Çünkü; KANDİL'E YAĞ DAMLADI Geldiğimiz noktada resmi servisin adresi bellidir. Abdullah Öcalan'dır. Başka servis arama şansınız kalmamıştır. Bu sürecin garantisi yoktur. Arıza çıktığı takdirde onarımı için bedel ödemek zorundasınız. Bedeli Türk Milleti ödeyecektir. Gene kazançlı PKK olacaktır. Çünkü; KANDİL'E YAĞ DAMLADI KANDİL'E YAĞ DAMLADIKÇA BİZ SEYREDİYORUZ… ÖNÜMÜZÜ GÖREMİYORUZ. PKK yıllardır işlediği cinayet ve katliamlarla bu ülkeyi gözyaşlarına boğdu. Bizler, devletine, milletine bağlı olan Kürt vatandaşlarımız incinmesin diye, Türküm demeye bile korktuk. Türklük ayaklar altına alındı. Daha ileri giderek, bize şeytan denilmesin diye Başbakanın uyarısına kulak verip; Türk olduğumuzu düşünmeye bile tövbe ettik. Aslandık, fare olduk. "Kedi, farenin deliğinin önüne koskocaman bir teker kaşar peyniri koyar. Fare kardeş bak; bu peynir senin. Barışmamız için getirdim. Afiyetle ye der. Fare deliğin içinden şöyle bir bakar; kendi kendine söylenir. "Ganimet büyük, mesafe kısa, bu işte bir pislik var." der. Önümüze ganimet olarak konan bir teker kaşarı yememiz için bütün ikna metotları kullanılıyor. Sen ye diyorlar; ye, ye, ye… KANDİL'E YAĞ DAMLADI BİR KERE (Taner Erdoğan, Nevşehir Gazeteciler Cemiyeti kurucusu ve eski Başkanı)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
77Taner Erdoğan / diğer yazıları
- Biz Muz Cumhuriyeti değiliz / 26.01.2014
- Kendi izinde donup kalmak / 17.01.2014
- Kandil'e yağ damladı / 02.04.2013
- Kendi izinde donup kalmak / 17.01.2014
- Kandil'e yağ damladı / 02.04.2013