Hatırlayacak olursak 27 Şubat 2013, Türkiye'nin ve dünyanın yeni bir ekonomik modelle tanıştığı gündü.
Öncelikle bu modeli (Milli Ekonomi Modeli) hazırlayıp Türkiye'nin ve Dünyanın yararına sunduğu için Prof. Dr. Haydar Baş'a en içten saygı ve sevgilerimizi sunmak, tarihi bir vazifemizdir kanaatindeyim.
Aynı zamanda bu ideali paylaşan Prof. Dr. Haydar Baş ve arkadaşlarının arasında bir fert olduğum için büyük bir gurur ve ayrıcalık hissediyorum. Bu duygu beni biraz da olsa rahatlatıyor doğrusu. Fakat rahatsızlık duyduğum bir şey var Türkiye'de! Tüm dünya literatürüne geçtiği halde Milli Ekonomi Modeli'ne Türkiye'de bir kısım insan, güya haberi yokmuş gibi bir bakış sergiliyor. Bu vurdum duymazlık ne kadar sürecek bilmiyorum. Bildiğim, Prof. Dr. Haydar Baş'ın vazifesini fazlasıyla yaptığı ve yapacağıdır. Bu durumu Resûlullah (s.a.v.) efendimizin Gadir-i Hum günü İmam-ı Ali'yi (a.s.) Allah'ın emriyle İmam tayin etmesi ve bugün bile itiraza mahal vermeyecek kadar gerçek oluşuna benzetiyorum. Sonuç ortada, her Müslüman bu olayı duydu fakat kabullenmek istemeyenler hâlâ var. Fakat Allah'ın emri yerine gelecektir. Ve bu gerçek sonunda anlaşılacaktır.
Aynı şekilde Prof. Dr. Haydar Baş'ın MEM projesi de, bir gün tüm Türkiye'yi ve Müslüman âlemini saracaktır.. Bunda en ufak şüphem yok. Bu meseleyi zamanla görüp müşahede edeceğiz. Şimdi, konuyu biraz değiştirip MEM'in gelişinin adeta doğum alameti sayılan bazı itiraflardan bahsedeyim?
2013'ün 27 Şubat'ına gelinceye kadar Dünyada Sosyalizm ve Kapitalizm hükmünü sürmüş ve miadını tamamlamıştır. Bu tarihten itibaren RUSYA'nın DUMA'sında ilan edilen MEM, dünyaya ve Türkiye'ye ilan edilmiştir. Bugün bu modeli uygulayan birçok ülke vardır. Bunu yakından takip ediyor ve biliyoruz. Fakat benim değindiğim adeta kapitalizmin kalesi gibi gözüken ülkelerden birer birer itirafların gelmesi. Bunlardan biri İngiltere'nin başkenti Londra'da, London School of Economics'ten Prof. Dr Robert Wade'in 2009'da yaptığı bir anketine, BBC'de şöyle yer veriliyor: "Dünya nüfusunun yaklaşık % 80'i 1990'dan sonra gelir eşitsizliğinin önemli ölçüde arttığı ülkelerde yaşıyor. Bu ülkelerde birçok kişi işsiz veya işini kaybetme korkusu içinde. Bu insanlar belirli bir zümrenin, özellikle finans piyasasındakilerin çok fazla gelir elde ettiğini görüyor. Bu dengesizlik de çok fazla huzursuzluğa neden oluyor."
Ayrıca Türkiye'nin ileri gelen sanayi ve işadamlarından Ali Koç Bey'in de bu durum dikkatinden kaçmamıştır. Kendisinin bir demecinde kapitalizmin adaletten tamamen uzak bir rejim olduğunu ifade ederek bu adaletsizliğe son verilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Doğru tespit..
Bu ve benzeri örnekleri çoğaltabiliriz.
Fakat bundan sonra ne yapılacağı ile ilgili Türkiye'de bir demeç hiç kimseden duymadım. Çözümü buradan bir kez daha ifade edelim Türkiye'deki tüm işadamlarına:
"Eğer hem kazanç hem adalet istiyorsak MEM'i bir an önce uygulanır halde görmek zorundayız."
Yine 27 Şubat 2018'de Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in yeniden kaleme aldığı Milli Ekonomi Modeli Sosyal Devlet-Milli Devlet eseri O'nun Türkiye için önem taşıyan çalışmalarının bir örneğidir. Bu çalışmalar sadece kitap değil, 9 uluslararası sepmozyum düzenlemek ve bunu yaklaşık 500 akademisyene kabul ettirmektir.
Prof. Dr. Haydar Baş, üzerine düşeni yaptı ve gerekirse tekrar yapacağından adım gibi eminim.
Bundan sonra görev Türkiye'deki işadamlarına ve Türk Milletine düşüyor.
Çünkü MEM, Türkiye'de gizlenmeye çalışılsa da özellikle BRICS ülkelerinde uygulanan refah, eşitlik, adil paylaşım, insanca yaşamın tek adresidir.
Dolayısıyla hiç kimse, bil MEM demesin?
Öncelikle bu modeli (Milli Ekonomi Modeli) hazırlayıp Türkiye'nin ve Dünyanın yararına sunduğu için Prof. Dr. Haydar Baş'a en içten saygı ve sevgilerimizi sunmak, tarihi bir vazifemizdir kanaatindeyim.
Aynı zamanda bu ideali paylaşan Prof. Dr. Haydar Baş ve arkadaşlarının arasında bir fert olduğum için büyük bir gurur ve ayrıcalık hissediyorum. Bu duygu beni biraz da olsa rahatlatıyor doğrusu. Fakat rahatsızlık duyduğum bir şey var Türkiye'de! Tüm dünya literatürüne geçtiği halde Milli Ekonomi Modeli'ne Türkiye'de bir kısım insan, güya haberi yokmuş gibi bir bakış sergiliyor. Bu vurdum duymazlık ne kadar sürecek bilmiyorum. Bildiğim, Prof. Dr. Haydar Baş'ın vazifesini fazlasıyla yaptığı ve yapacağıdır. Bu durumu Resûlullah (s.a.v.) efendimizin Gadir-i Hum günü İmam-ı Ali'yi (a.s.) Allah'ın emriyle İmam tayin etmesi ve bugün bile itiraza mahal vermeyecek kadar gerçek oluşuna benzetiyorum. Sonuç ortada, her Müslüman bu olayı duydu fakat kabullenmek istemeyenler hâlâ var. Fakat Allah'ın emri yerine gelecektir. Ve bu gerçek sonunda anlaşılacaktır.
Aynı şekilde Prof. Dr. Haydar Baş'ın MEM projesi de, bir gün tüm Türkiye'yi ve Müslüman âlemini saracaktır.. Bunda en ufak şüphem yok. Bu meseleyi zamanla görüp müşahede edeceğiz. Şimdi, konuyu biraz değiştirip MEM'in gelişinin adeta doğum alameti sayılan bazı itiraflardan bahsedeyim?
2013'ün 27 Şubat'ına gelinceye kadar Dünyada Sosyalizm ve Kapitalizm hükmünü sürmüş ve miadını tamamlamıştır. Bu tarihten itibaren RUSYA'nın DUMA'sında ilan edilen MEM, dünyaya ve Türkiye'ye ilan edilmiştir. Bugün bu modeli uygulayan birçok ülke vardır. Bunu yakından takip ediyor ve biliyoruz. Fakat benim değindiğim adeta kapitalizmin kalesi gibi gözüken ülkelerden birer birer itirafların gelmesi. Bunlardan biri İngiltere'nin başkenti Londra'da, London School of Economics'ten Prof. Dr Robert Wade'in 2009'da yaptığı bir anketine, BBC'de şöyle yer veriliyor: "Dünya nüfusunun yaklaşık % 80'i 1990'dan sonra gelir eşitsizliğinin önemli ölçüde arttığı ülkelerde yaşıyor. Bu ülkelerde birçok kişi işsiz veya işini kaybetme korkusu içinde. Bu insanlar belirli bir zümrenin, özellikle finans piyasasındakilerin çok fazla gelir elde ettiğini görüyor. Bu dengesizlik de çok fazla huzursuzluğa neden oluyor."
Ayrıca Türkiye'nin ileri gelen sanayi ve işadamlarından Ali Koç Bey'in de bu durum dikkatinden kaçmamıştır. Kendisinin bir demecinde kapitalizmin adaletten tamamen uzak bir rejim olduğunu ifade ederek bu adaletsizliğe son verilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Doğru tespit..
Bu ve benzeri örnekleri çoğaltabiliriz.
Fakat bundan sonra ne yapılacağı ile ilgili Türkiye'de bir demeç hiç kimseden duymadım. Çözümü buradan bir kez daha ifade edelim Türkiye'deki tüm işadamlarına:
"Eğer hem kazanç hem adalet istiyorsak MEM'i bir an önce uygulanır halde görmek zorundayız."
Yine 27 Şubat 2018'de Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in yeniden kaleme aldığı Milli Ekonomi Modeli Sosyal Devlet-Milli Devlet eseri O'nun Türkiye için önem taşıyan çalışmalarının bir örneğidir. Bu çalışmalar sadece kitap değil, 9 uluslararası sepmozyum düzenlemek ve bunu yaklaşık 500 akademisyene kabul ettirmektir.
Prof. Dr. Haydar Baş, üzerine düşeni yaptı ve gerekirse tekrar yapacağından adım gibi eminim.
Bundan sonra görev Türkiye'deki işadamlarına ve Türk Milletine düşüyor.
Çünkü MEM, Türkiye'de gizlenmeye çalışılsa da özellikle BRICS ülkelerinde uygulanan refah, eşitlik, adil paylaşım, insanca yaşamın tek adresidir.
Dolayısıyla hiç kimse, bil MEM demesin?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Osman Baş / diğer yazıları
- EMPATİ (Buram buram merhamet) / 15.08.2020
- Rusya ekonomik bağımsızlığını nasıl kazandı? / 16.01.2020
- ABD’li profesörün itirafı / 15.01.2020
- İslam ve Mevlana - 2 / 12.01.2020
- İslam ve Mevlana -1- / 11.01.2020
- Ehl-i Beyt’i sevenlerin özellikleri / 12.12.2019
- Vatan müdafaası / 10.12.2019
- İmam Seccad; Namaz / 05.12.2019
- İmam Zeynelabidin (a.s) / 04.12.2019
- Gadir-i Hum’u inkâr edemezsiniz / 26.11.2019
- Rusya ekonomik bağımsızlığını nasıl kazandı? / 16.01.2020
- ABD’li profesörün itirafı / 15.01.2020
- İslam ve Mevlana - 2 / 12.01.2020
- İslam ve Mevlana -1- / 11.01.2020
- Ehl-i Beyt’i sevenlerin özellikleri / 12.12.2019
- Vatan müdafaası / 10.12.2019
- İmam Seccad; Namaz / 05.12.2019
- İmam Zeynelabidin (a.s) / 04.12.2019
- Gadir-i Hum’u inkâr edemezsiniz / 26.11.2019