Şura Sûresi 23. ayette Yüce Allah (c.c), inandım diyen herkesin Ehl-i Beyt'i sevmesini emretmiştir. İmam Şafi Hazretleri bu ayete binaen Ehl-i Beyt'i sevmek farzdır, demiştir.
Zaten Yüce Allah'ın ayetleri ve Peygamberimizin (s.a.a.v) hadisleri incelendiğinde, "Ben Allah'a ve Resulüne iman ettim" diyenlerin Ehl-i Beyt'i sevmemek gibi bir halleri olamaz.
Buradaki hassas nokta Ehl-i Beyt nasıl sevilir ve Ehl-i Beyt'i sevenlerin özellikleri nelerdir, sorularının cevaplarıdır. Bu cevapları Ehl-i Beyt ve O, kutlu soyun elçilerinden alalım:
İmam Cafer-i Sadık'tan (a.s.) şöyle nakledilmiştir: "Dilde iddia edip de amellerimizde ve eserlerimizde bize ters düşen kimse, bizim taraftarımız değildir. Evet, bizim taraftarımız, hem diliyle, hem de kalbiyle bize muvafık olan ve eserlerimize uyan ve amellerimize amel eden kimselerdir, onlardır bizim gerçek taraftarımız."
İmam Muhammed Bakır'dan (a.s.) şöyle nakledilmiştir: "Ali'nin taraftarları, bizim velâyetimizde birbirlerine bağışta, katkıda bulunan, bizim dostluğumuzda birbirlerini seven kimselerdir. Onlar, (birilerine) gazaplandıklarında zulmetmezler; razı olduklarında ise aşırılığa düşmezler. Onlar, komşuluk yaptıklarına bereket vesilesidirler ve haşir neşir oldukları kimselere karşı da selamet ve barış içinde olurlar."
İmam Cafer-i Sadık (a.s.) buyurdu ki: "Allah, bizim taraftarlarımıza merhamet eylesin; onlar, bizim tıynetimizin artanından yaratılmış ve bizim velâyet suyumuzla yoğrulmuşlardır; onlar, bizim üzüntümüze üzülür, sevincimize sevinirler."
Rayyân b. Salt, İmam Ali Rıza'dan (a.s.), babaları kanalıyla, Resûlullah'ın (s.a.a.) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Ali'nin taraftarıdır, Kıyamet gününde kurtuluşa erecek kimseler."
Resûlullah (s.a.a.) buyurdu ki: "Ümmetimden, cennete yetmiş bin kişi sorgusuz sualsiz gireceklerdir. (Birçok rivayette olduğu gibi burada da zahiren yetmiş binden maksat, kelimenin tam karşılığı değil, çokluğu ifade etmektir). Sonra yüzünü Ali'ye (a.s.) dönerek şöyle devam ettiler: "Onlar, Senin taraftarlarındır, Sen de onların imamısın."
Resûlullah (s.a.a.) buyurdu ki: "Ya Ali! Allah; seni, aileni, taraftarlarını, taraftarlarını sevenleri ve taraftarlarını sevenlerin sevenlerini bağışlamıştır. Müjdeler olsun sana, 'enze' (koparılmış) ve 'betin' (dolu) sensin; (ilim ile dolmuş ve) şirkten koparılmışsın."
Hz. Fâtıma'dan (a.s.) Resûlullah'ın (s.a.a.) Hz. Ali'ye (a.s.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir: "Ey Ebu Talib'in oğlu, şunu bil ki, sen ve senin taraftarların cennettedir." (Bihârü'l–Envâr, c.39, s.268)
İbn Ebi Necran diyor ki: "İmam Ebu'l Hasan'ın (a.s.) şöyle buyurduğunu duydum: "Kim, bizim taraftarımıza düşmanlık yaparsa, bizimle yapmıştır; kim de onlara sevgi beslerse, bizi sevmiştir; zira onlar bizdendir ve bizim tıynetimizden yaratılmışlardır. Onları seven, bizdendir ve onlara buğz eden bizden değildir…" (Geniş bilgi için Prof. Dr. Haydar Baş'ın İmam Ali ve İmam Cafer eserlerine bakabilirsiniz)
Rabbim, bizleri Ehl-i Beyt'ine yar, bu yolu dava edinenlere de yardımcı eylesin…
- Rusya ekonomik bağımsızlığını nasıl kazandı? / 16.01.2020
- ABD’li profesörün itirafı / 15.01.2020
- İslam ve Mevlana - 2 / 12.01.2020
- İslam ve Mevlana -1- / 11.01.2020
- Ehl-i Beyt’i sevenlerin özellikleri / 12.12.2019
- Vatan müdafaası / 10.12.2019
- İmam Seccad; Namaz / 05.12.2019
- İmam Zeynelabidin (a.s) / 04.12.2019
- Gadir-i Hum’u inkâr edemezsiniz / 26.11.2019