Dün sabaha karşı saat 04.08'de Tekirdağ'dan İzmir'e kadar birçok ilde de şiddetli hissedilen Düzce'nin Gölyaka ilçesi merkezli, 5.9 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.
Depremde panik nedeniyle 1'i ağır olmak üzere 68 kişi yaralandı. Sadece bir vatandaşımız kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetti. Ölen vatandaşımıza Allah'tan (c.c.) rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum.
Şükürler olsun ki yıkılan bina olmadı.
Depremde tek hasar gören kamu yapısı Düzce adliye binası oldu. Düzce Adliyesi'nin özellikle dış cephesinde hasar meydana geldi. Ana giriş kapısının bulunduğu cephedeki granit kaplamalar bloklar halinde yere düştü.
Deprem gece değil de mesai saatlerinde meydana gelseydi, düşen granit kaplamalar insanların ölümüne neden olabilirdi.
Düzce adliye binasını inşa eden firmanın birçok başka şehirde de adliye binaları başta olmak üzere kamu binaları inşa ettiği ifade ediliyor. İnşallah bu şirketin ürettiği diğer binalarda olası bir depremde Düzce'deki yaşananların benzerleri yaşanmaz. Çünkü o kentler Düzce kadar şanslı olmayabilir.
Allah saklasın...
Düzce'deki depremde yıkılan binanın olmaması, topraklarının büyük çoğunluğu deprem üretme potansiyeline sahip fay hatları üzerinde bulunan ülkemizde depreme hazırlıklı olmanın ne denli önemli olduğunu gösterdi.
Zira dün Endonezya'da meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki depremde 270'den fazla kişinin hayatını kaybettiği ifade ediliyor.
Düzce'de deprem daha şiddetli olmasına rağmen Endonezya'daki depremin aksine can kaybına neden olmadı.
Uzmanlar bunun nedeninin Düzce'de takdir edilecek bir seviyede ilerleme kaydeden kentsel dönüşüm olduğuna dikkat çekiyor.
17 Ağustos 1999'da meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki Marmara Depremi'nden etkilenen Düzce, yaralarını sarmaya çalışırken 12 Kasım 1999'da 7.2 büyüklüğünde bir deprem daha yaşamış ve her iki afette toplam 980 kişi hayatını kaybetmişti.
Kentte bulunan konutların yüzde 82'si, iş yerlerinin ise yüzde 87'si hasar görmüştü.
Aradan geçen 23 yılda benzer acıların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alındığı ve kentsel dönüşüm strateji belgesinin hazırlandığı Düzce'de, artık yüksek kata izin yok. 1999 yılı öncesinde maksimum kat yüksekliği 18 kat iken, kentte şimdi zemin artı dört kata düşürüldü.
Düzce'de kentsel dönüşüm oranının da yüzde 80'ler seviyesine yaklaştığı ifade ediliyor.
İşte depreme karşı hazırlıklar göstermelik değil de ciddi bir şekilde hayata geçirilirse, aynı gün Endonezya'da daha az şiddetli bir depremde yüzlerce can kaybı olurken siz daha büyük bir depremi kayıpsız atlatabiliyorsunuz.
Ancak deprem anındaki panikten kaynaklanan ölümler dışında Düzce'nin kayıpsız atlattığı 5.9 büyüklüğündeki depremin İstanbul'da olması halinde can kaybı ve yıkımın çok fazla olacağı uzmanlarca ifade ediliyor.
Düzce elini çabuk tutmayıp, depreme hazırlığı İstanbul gibi yıllara yaysa bugün acımız çok daha büyük olabilirdi.
Bu bağlamda başta İstanbul olmak üzere depreme hazırlıkların çok yavaş ilerlediği kentlerimizin Düzce'deki son depremden kendi hesaplarına çıkaracakları çok dersler var.
Hükümet başta olmak üzere belediyeler, çılgın projelere para gömmek yerine, insan hayatına yatırım yapıp, depreme hazırlıklar için yapılması gerekenlere yoğunlaşmaları artık bir zaruret haline gelmiştir.
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024