İsrail vahşeti ve suskun dünya

İsrail'in geçtiğimiz hafta sonu savunmasız Gazze halkına yönelik olarak başlattığı vahşi saldırılar dört gündür sürüyor. Her fırsatta demokrasiden dem vuran Batı ülkeleri demokratik bir seçimle iş başına gelen Hamas'ı hazmedemeyen İsrail'e gıklarını bile çıkarmıyorlar.Bırakın İsrail'i eleştirmeyi 'aferin' demeyi tercih ediyorlar.Demokrasi getirmek için Ortadoğu'ya gelmemiş miydi bunlar?Ta Atlantik ötesinden onlarca milyar dolar harcayıp önce Irak halkını sonra da tüm Ortadoğu'yu demokrasiyle(!) tanıştırmak değil miydi amaçları?Bunların demokrasi anlayışları tonlarca bombaları savunmasız insanların, kadınların ve çocukların başına yağdırmaktan başka bir şey değil demek ki. Onların istediğinin demokrasi olmadığını biz zaten biliyorduk. Bu gerçeği fark edemeyenlerin de görmesi için çok geçmesi gerekmedi. Ama maalesef bu gerçeğin görülmesiyle görülmemesi arasında çok fark yok.Çünkü İsrail Filistin'de, ABD de Irak'ta hep bildiklerini okudular. Yaktılar, yıktılar, vurdular, bombaladılar ve kadın çoluk çocuk demeden öldürdüler. Dünya ise sürekli sessiz kaldı ve izlemekle yetindi. Bu güne kadar olduğu gibi şimdi de İsrail'in vahşi katliamını içinde Türkiye'nin de bulunduğu pek çok ülke yalnızca kınamakla yetindiler. Kimse İsrail'e etkili bir yaptırım uygulama niyetini belli etmedi.ABD'den yapılan açıklama İsrail'e cesaret verir gibiydi. Bush yönetimi İsrail'i katliamlarından dolayı eleştireceği yerde, İsrail'e dur diyeceği yerde Hamas'a dur demeyi tercih etti.ABD'den başka bir şey de beklenmezdi zaten. İsrail söz konusu olduğunda haklı ya da haksız olduğuna bakmaksızın her zaman İsrail'in arkasında olmuştur ABD ve topyekûn batı dünyası. Ve bundan sonra da böyle olacaktır.Bakınız Independent gazetesi muhabiri Robert Fisk bu gerçeği bir batılı gözüyle dile getirmiş. Robert Fisk, "Bush yönetiminin tepkisi ve İngiltere Başbakan'ı Gordon Brown'ın anmaya değmeyecek pısırıklıktaki uyarısı, Araplar için yıllardır bildikleri bir şeyi yeniden hatırlatıyor: 'Hasımlarınıza karşı ne kadar mücadele ederseniz edin, Batı her zaman İsrail'in yanında olacaktır" diyor.Batı dünyasını anlamakta güçlük çekmiyorum. Çünkü şu ilahi ikaz batılıların biz Müslümanlara olan bakış açılarının asla değişmeyeceğini ortaya koyuyor."(Ey Muhammed!) kendi milletlerine (dinlerine) tabi olmadığın müddetçe Yahudi ve Hıristiyanlar senden (hiçbir zaman) razı olmazlar. (Onlara) De ki: Allah'ın yolu; işte asıl yol budur. (Ey Muhammed!) Eğer sen, sana gelen bunca ilimden sonra, onların heva ve heveslerine tabi olursan, Allah'tan (başka) sana ne bir veli, ne de bir yardımcı olur." (Bakara: 120)İsrail, ABD ve AB gibi bizden çok farklı inanç medeniyetinin temsilcilerinin herhangi bir İslam ülkesiyle münasebetleri her zaman yukarıdaki ilahi uyarının çerçevesinde gerçekleşmiştir.Buna rağmen, İsrail'in bugün ve geçmişteki vahşetine rağmen, ABD'nin Irak'ta ve dünyanın her tarafında Müslümanlara reva gördüğü bütün işkencelere rağmen dinler arası diyalog pisliğine bulanmış olanlar hala bu pislikten burunlarını çıkarmayacaklar mı? Ayette ifade edilen Yahudi ve Hıristiyanlar bizdeki diyalogculardan razılar mı yoksa?