Dünya Ortadoğu'da yapılan bir katliama yine seyirci kalıyor.İsrail bir askerinin kaçırılmasını bahane ederek Filistin topraklarında devlet terörü estiriyor.Gazze Şeridi'ne en az 15 hava saldırısı düzenlendi.İçişleri Bakanlığı, El Fetih Karargahı, Hamas'ın enformasyon bürosu ve İçişleri Bakanlığına bağlı özel güvenlik güçlerinin binası İsrail savaş uçakları tarafından vurulan hedefler arasındaydı. İsrail askerleri, 8 bakan, 24 milletvekili de dahil olmak 60'ın üzerinde Filistinli siyasetçinin, 20'den fazla Filistinli askerin ellerine kelepçe takarak tutukladı.İsrail hafta başından bu yana hem havadan, hem de karadan Filistinlilere rasgele ateş açmaya devam ediyor.İsrail'in bir asker kaçırılması bahanesiyle sivil bölgeleri bombalaması, masum sivilleri öldürmesi ve dahası köprüleri, elektrik trafolarını vurması, havaya uçurması esasen İsrail'in gerçek niyetini ortaya koymaktadır.Şimdi İsrail'in bu devlet terörüne bahane gösterdiği şu meşhur asker kaçırma olayını bir irdeleyelim.Terörist eylemler için sık sık ifade ettiğimiz bir kural, bir gerçek vardır: "Bir terörist eylemden, sonucunda en fazla kim fayda görüyorsa, o terörist eylemin arkasındaki irade de odur"Şimdi soruyorum, "Bir haftaya yakındır resmi birçok isminin eline kelepçe vurulup tutuklanan, binaları, köprüleri, trafoları, yerleşim birimleri, hatta üniversiteleri yerle bir olan Filistinlilerin, ya da Hamas'ın işlenen bu terörist eylemden ne faydası olabilir? Filistinliler sonucun bu şekilde olacağını bile bile hiç böyle bir terörist eylemi yapabilirler mi?Kim ne derse desin bu eylemden en fazla faydayı bulan İsrail'in kendisi olmuştur. Delil istiyorsanız, 1948 yılında İsrail'in kuruluş töreninde Ben Gurion'un konuşmasını gösterebiliriz. Ne diyordu Ben Gurion, "Bu topraklar bize Birleşmiş Milletlerin verdiği topraklardır, halbuki Tanrı'nın bize vaat ettiği topraklar Nil'den Fırat'a kadardır".Esasen bu ifadeye bakarsak Ortadoğu'daki gelişmelerin arkasında hangi iradenin olduğunu da daha iyi anlarız.Bir de şunu asla unutmamalıyız, Ben Gurion'un bahsettiği "Fırat'a kadar" ifadesi direkt olarak bizimle, yani Türkiye ile alakalıdır. Yani İsrail'in yayılma hedefi Filistin ile sınırlı değildir. İsrail kurulduğundan bu yana sürekli yayılmacı bir politika izlemiştir.İsrail'in bodyguardı olan ABD'nin Ortadoğu aşkını, Irak işgalini ve de İran'a olan tutkusunu Ben Gurion'ın konuşmasını okuyup tekrar düşünmemizde fayda var.Diyeceksiniz ki, İran'ın bu hedefle ne alakası var? İran bir yanıltmacadır. Asıl hedef Türkiye'dir. ABD'nin İran müdahalesinde ısrarla Türkiye'nin de müdahil olmasını istemesi -zaman zaman naza çekmesine asla aldanmayın- gayenin Türkiye olduğunu göstermektedir.Son yıllarda Türkiye'nin dört bir tarafında açılan ABD üslerini ve de son günlerde ABD'nin Karadeniz aşkını lütfen es geçmeyin.Bu manada Filistin'de, Irak'ta, Telafer'de, Kerkük'te, Suriye'de olanlar Türkiye'yi oldukça yakından ilgilendiriyor, hatta biraz daha derin düşünürseniz, iç politikamız bile diyebiliriz. Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in her fırsatta söylediği, "Oyun Türkiye üzerine oynanıyor" ifadesini asla unutmamalıyız.Bugün Irak'ta, Filistin'de bulunan kardeşlerimiz gibi "ah, vah" edeceğimiz bir girdaba düşmememiz için acilen milli politikalara dönmeli, tarihi misyonumuza tekrar sahip olmalı ve yaşanan bu zulümlere artık son demeliyiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025