Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, 7,5 yıldır iktidar olan AKP'nin Anayasa değişikliği için bu günleri beklemesini, "Çünkü seçim yaklaşıyor. Seçimde yurt dışından tekrar destek alabilmeleri için bu maddeleri geçirmek zorundalar" şeklinde değerlendirdi
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) teşkilatları Ramazan ayında iftar programlarıyla vatandaşlarla buluşmaya devam ediyor. BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi iftardan sonra vatandaşlara seslendi, anayasa referandumuna ilişkin görüşlerini açıkladı. Anayasa Mahkemesi ve Danıştay'ın yapısını değiştiren kritik düzenlemelerin diğer maddelerle gizlendiğini ifade eden Dr. Kepekçi hükümet yüksek yargıyı neden şekillendirmek istiyor sorusunu, "Bakanlar Kurulu kararıyla 30 dekara kadar alan yabancılara satılır, demişler. Anayasa Mahkemesi 'dur' demiş. Galataport'u vermişler, Yüksek Yargı 'dur' demiş" şeklinde cevapladı.
Topraklarımızda gözü olanlar var
BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi hükümetin yüksek yargıdan dönen bir başka icraatı olan mayınlı arazi satışına da dikkatleri çekti, İsrail'in güneydoğu bölgesi üzerine büyük hesapları olduğunu söyleyen Dr. Kepekçi şöyle konuştu: "Malumunuz İsrail'in Büyük İsrail diye bir projesi var. İsrail'in gözü bizim Güneydoğu Anadolu bölgemizde. O toprakları kendi inançlarına göre Arz-ı Mevud olarak yani vaat edilmiş topraklar olarak adlandırılıyor. Şimdi güneydoğu'da toprak satışı almış başını gitmiş. İsrailliler dolaylı ve dolaysız olarak çok miktarda toprak almış durumdalar. İsrailli kadınlar vatandaşlık hakkı almak için gelip çocuklarını Güneydoğu'da doğuruyorlar. Güya sulamayı çok iyi bildikleri söylenerek GAP bölgesindeki toprakları sulaması için İsrailli firmalar Türkiye'ye getiriliyor. Kısacası nereye gitseniz İsrailli ya da İsrail'in gölgesiyle karşılaşıyorsunuz. İsrail artık Türkiye'de yerleşme safhasına geldi. Bu kanunla beraber İsrail gelecek Kilis'ten başlayıp Şırnak'a kadar giden terörün yoğun olduğu bu hassas bölgeye yerleşecek. Hükümet bütün ikazlara rağmen mayınlı araziyi verdi. Cumhurbaşkanı bunu onayladı. Kim karşı çıktı peki? Anayasa Mahkemesi 23 Temmuz 2009 tarihinde aldığı kararla bunun karşısında durdu. Hayır, sen bu toprağı İsrail'e veremezsin, dedi. Şimdi AKP hükümeti de diyor ki; 'Madem sen bu toprakları İsrail'e vermeme engel oldun, ben de senin başını uçururum' diyor. Anayasa değişikliği budur. Oylanacak olan oylama budur. Siz 2 Kıbrıs adası büyüklüğündeki toprakların İsrail'e verilmesine 'evet' diyor musunuz?"
Hayır'da yarışacağız
7,5 yıldır tek başına iktidarda olan AKP hükümeti anayasa değişikliği için neden şimdi harekete geçtiği sorusuna da cevap veren Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Kepekçi konuşmasını şöyle sürdürdü: "Niçin Anayasa değişikliği bugüne kaldı biliyor musunuz? Madem bu değişikliği yapacaktın 8 seneden beri neredeydin? Çünkü seçim yaklaşıyor. Seçimde yurt dışından tekrar destek alabilmeleri için bu maddeleri geçirmek zorundalar. O yüzde geçen gün Başbakan, 'Hükümetimizin geleceği bu Anayasa maddelerine bağlı' diyor. Evet, Sayın Başbakan, senin de geleceğin, hükümetin de, devletin de geleceği bu maddeleri bağlı. Ama bil ki, bu vatan bizimdir, bizim kalacaktır. O münasebetle hayırda yarışacağız, hayır diyeceğiz.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) teşkilatları Ramazan ayında iftar programlarıyla vatandaşlarla buluşmaya devam ediyor. BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi iftardan sonra vatandaşlara seslendi, anayasa referandumuna ilişkin görüşlerini açıkladı. Anayasa Mahkemesi ve Danıştay'ın yapısını değiştiren kritik düzenlemelerin diğer maddelerle gizlendiğini ifade eden Dr. Kepekçi hükümet yüksek yargıyı neden şekillendirmek istiyor sorusunu, "Bakanlar Kurulu kararıyla 30 dekara kadar alan yabancılara satılır, demişler. Anayasa Mahkemesi 'dur' demiş. Galataport'u vermişler, Yüksek Yargı 'dur' demiş" şeklinde cevapladı.
Topraklarımızda gözü olanlar var
BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi hükümetin yüksek yargıdan dönen bir başka icraatı olan mayınlı arazi satışına da dikkatleri çekti, İsrail'in güneydoğu bölgesi üzerine büyük hesapları olduğunu söyleyen Dr. Kepekçi şöyle konuştu: "Malumunuz İsrail'in Büyük İsrail diye bir projesi var. İsrail'in gözü bizim Güneydoğu Anadolu bölgemizde. O toprakları kendi inançlarına göre Arz-ı Mevud olarak yani vaat edilmiş topraklar olarak adlandırılıyor. Şimdi güneydoğu'da toprak satışı almış başını gitmiş. İsrailliler dolaylı ve dolaysız olarak çok miktarda toprak almış durumdalar. İsrailli kadınlar vatandaşlık hakkı almak için gelip çocuklarını Güneydoğu'da doğuruyorlar. Güya sulamayı çok iyi bildikleri söylenerek GAP bölgesindeki toprakları sulaması için İsrailli firmalar Türkiye'ye getiriliyor. Kısacası nereye gitseniz İsrailli ya da İsrail'in gölgesiyle karşılaşıyorsunuz. İsrail artık Türkiye'de yerleşme safhasına geldi. Bu kanunla beraber İsrail gelecek Kilis'ten başlayıp Şırnak'a kadar giden terörün yoğun olduğu bu hassas bölgeye yerleşecek. Hükümet bütün ikazlara rağmen mayınlı araziyi verdi. Cumhurbaşkanı bunu onayladı. Kim karşı çıktı peki? Anayasa Mahkemesi 23 Temmuz 2009 tarihinde aldığı kararla bunun karşısında durdu. Hayır, sen bu toprağı İsrail'e veremezsin, dedi. Şimdi AKP hükümeti de diyor ki; 'Madem sen bu toprakları İsrail'e vermeme engel oldun, ben de senin başını uçururum' diyor. Anayasa değişikliği budur. Oylanacak olan oylama budur. Siz 2 Kıbrıs adası büyüklüğündeki toprakların İsrail'e verilmesine 'evet' diyor musunuz?"
Hayır'da yarışacağız
7,5 yıldır tek başına iktidarda olan AKP hükümeti anayasa değişikliği için neden şimdi harekete geçtiği sorusuna da cevap veren Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Kepekçi konuşmasını şöyle sürdürdü: "Niçin Anayasa değişikliği bugüne kaldı biliyor musunuz? Madem bu değişikliği yapacaktın 8 seneden beri neredeydin? Çünkü seçim yaklaşıyor. Seçimde yurt dışından tekrar destek alabilmeleri için bu maddeleri geçirmek zorundalar. O yüzde geçen gün Başbakan, 'Hükümetimizin geleceği bu Anayasa maddelerine bağlı' diyor. Evet, Sayın Başbakan, senin de geleceğin, hükümetin de, devletin de geleceği bu maddeleri bağlı. Ama bil ki, bu vatan bizimdir, bizim kalacaktır. O münasebetle hayırda yarışacağız, hayır diyeceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.