Anayasanın 2. maddesinde hukuk devleti vurgusu yer alır. Hukuki güvenlik ilkesi ise hukuk devletinin önkoşullarındandır. Belirlilik ve öngörülebilirlik de hukuki güvenlik ilkesinin ön koşullarındandır. Bu unsurlar hukukun ABC'sidir diyebiliriz.
Hukuki güvenlik ilkesi; bireylerin devlete güven duyabilmesini sağlar. Hangi olgunun hangi hukuksal yaptırıma bağlandığı kuşkuya yer vermeyecek şekilde net ve anlaşılır olmalıdır. Bu ilke mevzuatın; aynı veya benzer olgulara eşit bir şekilde uygulanabilir olmasını da gerekli kılar. Hukuk güvenliğinde Kanun kadar uygulanmadaki Yargısal içtihatların da geçmiş kararlarla çelişmeyen bütünlük içinde olması hukuk güvenliği ilkesinin olmazsa olmazıdır.
Hukuki güvenlik ilkesi ile bireyler, mevzuatın muhtemel sonuçlarını öngörebilir ve ona göre davranırlar. Kurala muhatap olunduğunda; mevkiine ve unvanına bakılmaksızın herkese aynı uygulamanın yapılacağına olan inanç, toplumda bir düzen sağlar. Bu, adalet temelinde oluşmuş bir hukuk düzenidir.
YSK, İstanbul seçimleri ile ilgili kararını açıklamadan önce "acaba ne karar çıkacak" diye belirsizlik, hukuki güvenlik ilkesinin nasıl bir yara aldığını ortaya koymuştur. YSK'nın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin iptali ve yenilenmesi kararı da birçok hukukçunun ağır eleştirilerine neden olmuştur.
Oysa İstanbul seçimleri ile ilgili en çok üzerinde durulan hususlar kanunda açıkça düzenlenmiştir. Bunun yanında YSK'nın içtihatları da emsal olarak, kanunun uygulanmasının geçmişte ne şekilde olduğu, bundan sonra da ne şekilde sonuç çıkacağına açık bir işarettir.
298 sayılı kanunun 112. maddesi itirazı şeklini açıkça hüküm altına almıştır. "...delil ve gerekçe gösteremeyenlerin itirazları incelenmez, bu sebeple incelenmediği tutanağa yazılır." denilerek sandık başında itirazın nasıl yapılacağını açıkça düzenlemiştir.
Yine en çok gündem edilen konu sandık kurulu başkanının kamu görevlisi olmadığı için seçimin iptal edilmesi gerektiği iddiasıdır. Kanunun 22. maddesinde: "...Sandık kurulu başkanının göreve gelmemesi halinde, kamu görevlileri arasından belirlenen üye, bu üyenin de bulunmaması durumunda en yaşlı üye kurula başkanlık eder" hükmü yer almaktadır.
Kanun; kamu görevlisi yoksa en yaşlı üye sandık başkanı olur diyor. Bu kadar açık bir hüküm varken sandık başkanı kamu görevlisi değil diyerek bunu seçimin iptal sebebi saymak hukuku yok saymaktır.
Hukukun zedelendiği bu hale nasıl geldik sorusuna eski AYM Başkanı Haşim Kılıç dile getirmiştir. Kılıç "Ne yazık ki önce 'ahlak ve maneviyat' diye iktidara gelen bu arkadaşlarımız, ne pozitif hukuk kuralları bıraktılar ne de ahlak bıraktılar" diyerek AK Parti iktidarının hukuku ne hale getirdiğini ortaya koymuştur.
Kılıç: Kamu İhale Kanunu'nun 186 kez değiştirildiğini ifade ederek "Bir kanun niye bu kadar değiştirilir?" sözü ile tam da ifade ettiğimiz hukuki güvenlik ilkesinin nasıl zarar gördüğünü vurgulamış oldu.
Emaneti ehline vermediğiniz sürece; ne haklıya hakkı verilir; ne de haksıza haddi bildirilir, ki bu durumun devam etmesi kişiye göre hukukun uygulandığı bir kaos düzenine doğru toplumu sürüklemektedir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Kazım Üstün / diğer yazıları
- İklim krizinin çözümü Z kuşağına kaldı / 17.12.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021