I.Zaman Seni sayan semazenSenden önce Senden sonra divaneSeninle mutlu oldu altmış üç sene?/ Elin zikridir parmaktan dökülen şiir?Yahut kanaması Seni anmasıYa da ağlaması bir hecenin?II.Şiir bu kadar güzel olmamıştıKelam bu kadar derinKalem bu kadar değerliSeni yazmadan önceVe bu kadar sihirli?Bir pertev ki ziyası kendisinden efşan...Şairler sultan oldu bahsinden/ Sultanlar gılmanAlemler yaratıldı hürmetineRahmet PeygamberininKeremi cilvesine?Bir Süreyya ki nihan tüm yıldızlarda ZişanGüzel bu kadar naif olmamıştıGözler bu kadar narinSeni görmeden önceVe bu kadar hazin..Hiç bu kadar muhtaç olmamıştıkHiç bu kadar nalanRavzan kadar güzel?Yusuf'tan da güzel gözlerine?Ve İnci sözlerineBir gül-i ruhsar ki; bütün alemler hayran?Şefkat bu kadar kerim olmamıştıBedir kadar şiddetliUhud kadar çetinVe Taif kadar çileliBir merhamet ki nuru kainatta burhanKanayan şiir olur firkatinden/ Şairler büryanNice naatlar söylenir şerefineYaprak yaprak salavatŞefaat ümidine.*Bir sevda ki hasretinden kütük perişanIII.Çeşmimden ateş düşer ardından eyvah! Sana meftunum demedim Senden gayrısına Gülen gözlerin ardında benim yadigâr Masal sultanları sönük kalır yanında Sana son çakerân benim Ve münzevi gözlerim?Dolunay kendini yaran çılgın semada*Bulutlar Sana aşık; mühürlüDağlar kaim değil artık yerinde?Dikenler feryat eder kilitliBasma diye ağlar nalezenGözlerin ziyasıyla güneş mahcupAy etrafında dönen mahkumAh!..Bir mekan ki her zerresi Sana meftun/ Efendime?* Ebu Leheb'in karısı 'hamme letel hatab/odun taşıyıcısı' Ümmü Cemil her gece pıtrakları, dikenleri, dikenli ağaç dallarını toplayıp büyük demet yapar, hatta çalıştıracak ırgat dahi bulamaz eli yüzü parçalanmasına rağmen bizzat kendisi yapıp boynuna bağlar, geceleyin ayağına batsın, yaralar açsın diye Peygamberimizin (s.a.a.) geçeceği yollara saçardı. Peygamberimiz (s.a.a.) ise, onlara kum yığınına ipek üzerine basar gibi basar ve dikenlerin iniltileri, feryatları "Basma bize ya Resûllallah" ikazları eşliğinde geçerdi.* Resûlullah Efendimiz, Medîne'de Mescid-i Nebevî'de, hutbeyi, Hannâne'ye dayanarak okurlardı. Minber yapılınca, Hannâne'nin yanına gitmedi. Ondan ağlama seslerini, bütün cemâat işitti. Bunun üzerine Resûlullah Efendimiz minberden inip, Hannâne'ye sarılınca, sesi kesildi; "Eğer sarılmasaydım, benim ayrılığımdan kıyâmete kadar ağlardı" buyurdu.Dikenler bile Sana aşık, Sana meftunken ve hurma kütüğü Hannâne ayrılış acısına dayanamayıp inlerken....
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Arda Karani / diğer yazıları
- Elbise Kuramı-3 / Elbise insanda gizlidir / 11.05.2024
- Elbise Kuramı-2 / İnsan elbisesinde saklıdır / 10.05.2024
- İCMA VE İCTİHAD / 26.10.2022
- Geylani okulunda Ehl-i Beyt ekolü / 10.08.2022
- Geylani Okulu / 29.07.2022
- Bir tasavvuf anatomisi / 22.07.2022
- Antroposen Çağı / 30.06.2022
- Holosen / Mavi Cennet / 09.06.2022
- Bir Deniz Masalı/ Günebakan Şiiri / 09.05.2022
- Sakız orucu bozar mı? -2- / 19.04.2022
- Elbise Kuramı-2 / İnsan elbisesinde saklıdır / 10.05.2024
- İCMA VE İCTİHAD / 26.10.2022
- Geylani okulunda Ehl-i Beyt ekolü / 10.08.2022
- Geylani Okulu / 29.07.2022
- Bir tasavvuf anatomisi / 22.07.2022
- Antroposen Çağı / 30.06.2022
- Holosen / Mavi Cennet / 09.06.2022
- Bir Deniz Masalı/ Günebakan Şiiri / 09.05.2022
- Sakız orucu bozar mı? -2- / 19.04.2022