İmam Hüseyin'i (a.s.) anmak çok büyük bir nasip. Ya anlamak? İşte bizlerin ve bütün Müslümanların asıl sorunu bu!
Bir mü'minin katledilmesinin karşılığı ebedi cehennemdir. (Nisa, 93)
Düşünebiliyor musunuz? Yüce Allah'ın sevip, seçip, tertemiz kıldığı, Hz. Peygamberin (s.a.a.) 'Canı canımdan, kanı kanımdandır' dediği İmam Hüseyin'e kıydılar.
Peki, niçin? İktidarlarını korumak için.
Peki, bu soykırımı, vahşeti zamanın iktidarı tek başına mı yaptı? Hayır. Müslümanları ortak etti. Nasıl? Allah (c.c.) ile aldatarak.
İyi vaizlerle, iyi hatiplerle kendi menfaatleri için ayetler, hadisleri yorumlayarak Müslümanları, iman ettikleri Peygamberin torunuyla karşı karşıya getirip, 'cihat' kavramını narkoz olarak kullanıp bu büyük vahşeti gerçekleştirdiler.
Bu katliama katılanlar, sessiz kalanlar ve de 'devletin bekası için' mantığıyla hak verenlerin hepsi helak oldu, ebedi azaba duçar oldu.
Ama o mantık, o anlayış hiç bitmedi. Çünkü o anlayış şeytanın anlayışıydı ve şeytana uyanlar her devirde iktidarları için, dünyalık mal ve makam için Kur'an'ı, hadisi yani NAS'ı kullanmaktan, Müslümanları Allah ile aldatmaktan, Müslümanlara karşı Haçlılarla, Siyonistlerle işbirliği yapmaktan ve bunu bir cihat, Allah rızası mantığıyla kullanmaktan hiç vazgeçmediler.
İşte İslam dünyası, işte ülkemiz… İktidar sahipleri sefa içinde. Müslümanlar Müslümanlara düşman. Umudu, huzuru Batıda arıyorlar. Bundan daha büyük ziller olabilir mi?
İmam Ali Efendimiz ne demişti? "İnsanlar, elbiseyi ters giyer gibi İslam'ı ters giyeceklerdir."
İşte bizler önce kendi elbisemize sonra etrafımızdakilerin elbiselerine iyi bakmamız lazımdır.
Elbiselerini ters giyenler bilin ki günümüzün Yezitleridir, Yezid'e tabi olanlarıdır, Yezid'in katliamına sessiz kalanlarıdır, Yezid'e hak verenleridir.
Bu güruha dahil olmamak için safımızı seçmek zorundayız. Kurtuluş safı Kur'an'dır, Ehl-i Beyt'tir.
Bundan dolayı Ehl-i Beyt'i bütün varlığımızla tanımaya, sevmeye ve de yaşamaya ihtiyacımız vardır. Onun için Prof. Dr. Haydar Baş'ın, 'Tevhidin merkezinde buluşalım' çağrısına hepimizin koşması lazımdır.
Yoksa iyi bir vaiz, iyi bir hatip bir anda bizleri de Yezid'in ordusuna asker yapabilir.
Kerbela'ya dönersek
Prof. Dr. Haydar Baş'ın İmam Hüseyin adlı eserinden derlediğim başlıklarla Kerbela'yı aktarmaya çalışacağım.
1- İmam Hüseyin (a.s.), ceddi Resûlullah'ın (s.a.v.) dönemindeki İslam'ı tekrar diriltmek için şehit olmuştur. İslam değerlerinin tekrar Kur'an çizgisine dönmesi için İslam dininin yeniden yücelmesi için şehit olmuştur.
2- O, hayatını feda ederek insanların dikkatini çekmesi, Kerbela Olayı'nı tarihte yapılmış kıyamların en önemlisi hâline getirmiştir.
3- Bu kıyam ümmete, "En derin fitnenin içinde dahi olsanız, canınızı da ortaya koysanız, tek başınıza da kalsanız, İslam uğruna mücadele edin" yiğitliğini öğretmiştir.
4- Cenab-ı Hak, O'na öyle büyük bir şahadet nasip etmiştir ki, O'nun (a.s.) şehadeti, İslam'ı rayından çıkaran koskoca bir hanedanlığı bitirecek ve ümmetin itikadının düzelmesine vesile olacaktır.
5- Bu öyle bir şehadettir ki, O'nun (a.s.) ölümü adeta İslam dininin yeniden dirilişidir.
6- O'nun şehadeti ile halk, Emevi hanedanlığının ve adına İslam, dedikleri düzenin yanlış olduğuna kabul etmiştir.
7- O'nun şehadetinin ardından ümmet, Yezid'in nasıl bir insan olduğunu ve halifelik makamında ne işi olduğunu, sorgulamaya başlamıştır.
8- O günden bugüne, "Kerbela" her daim hafızalarda kalan ve diri tutulan bir mesele olduğuna göre bu, İmam Hüseyin'in (a.s.) vazifesini en iyi şekilde yerine getirdiğinin de göstergesidir.
9- İmam Hüseyin'in (a.s.) kıyamı zaman açısından Kufe halkının mektuplar göndererek kendisini, Kufe'ye, İmam olması için davet etmesinden önce gerçekleşmiştir. Yani kıyamın mektuplarla, davetle ilgisi yoktur.
10- Kufe halkı, Yezid'in halifeliğine karşı İmam Hüseyin'den (a.s.) yardım istemiştir. Ama İmam'ın kıyamı, Kufe halkı için değildir.
11- Kerbela şehadeti ile noktalanan kıyam, hak ile batılın mücadelesidir.
12- Bu kıyam, Yezid gibi bir kişinin, İslam'ı temsil etmemesi gerektiğinin haykırışıdır.
13- Bu kıyam, Sakife'den başlayan bozulmanın sona ermesi için canını ortaya koyan bir İslam önderinin iman tavrıdır.
14- Bu kıyam, "Allah, beni öldürülmüş görmek istiyor" ölçüsünde kendini bulan, Allah rızası için ölümü göze almanın adıdır.
15- Bu kıyam, topyekun Müslümanların batıla karşı hakkın, adaletsizliğe karşı adaletin, zulme karşı haklının yanında olma zorunluluğunun haykırışıdır.
Başta da dediğim gibi İmam Hüseyin'i, yarenlerini anmak, onlara ağlamak büyük bir nasiptir. Ama İmam Hüseyin'i anlamak ve Hüseyni mantıkla günümüz Yezitlerine karşı durmak ise Kerbela'da İmam Hüseyin ile omuz omuza olmaktır.
Selam olsun İmam Hüseyin'e, yarenlerine, Kerbela şehitlerine. Rabbim, bizleri onlara layık ve sadık eylesin.
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025
- Boykotun babasını yaptılar, yapıyorlar / 04.04.2025
- Erdoğan’ın ‘Filistin’ nöbeti / 03.04.2025
- İktidar sanki hiç sandık gelmeyecekmiş gibi hareket ediyor / 01.04.2025