Her felâketin, her belânın terbiye edici, düşündürücü, yeni ufuklar açıcı bir tarafı bulunabilir. Küresel ekonomik krizde de böyle olmuştur. Bu kriz olmasaydı, birçok kimse liberalizmi, daha geniş anlamda Batılı ekonomik modelleri tartışmayacaktı. Nitekim tartışmıyorlardı. Temelleri sakat, kuralları tutarsız, birçok sorun karşısında çözümsüz ve çaresiz kalan bu modeller, kesin doğrular gibi kabul görüyorlardı. Şimdi ise sadece Batılı ekonomi modelleri değil, topyekün Batı medeniyeti tartışılıyor. Tartışanlar arasında o medeniyetin asıl sahipleri de var. İşte, işin ilginç ve önemli yanı burası. Küresel kriz sebebiyle Batılı ekonomistler, yazarlar, siyaset, bilim ve işadamları fikir beyan ettiler, halen de ediyorlar.Beyan edilen fikirler içerisinde en dikkat çekici ünlü milyarder James Goldsmith'inki oldu. Goldsmith şöyle diyor: "Tamamen değişen şartlara rağmen benimsemiş olduğu ekonomik ideolojinin geçerliliğini sorgulamayan medeniyetin kendi kendini yok etmesini seyretmek, ne kadar da şaşırtıcı bir şey". Demek ki, bugüne kadar Batıda uygulanan ve dünyaya dayatılan ekonomi modelleri bilimsel ve evrensel gerçekler değilmiş, ekonomik ideolojilermiş. Dahası, Batı medeniyeti bunların üzerine bina edilmiş. Eğer bunlar çökerse -ki çöküyor- o zaman Batı medeniyeti de çökecektir. Burada akla şu soru gelebilir: "Peki, ideolojiler bilimsel ve evrensel değil mi?". Hemen cevap verelim. Değil, ideolojiler, Batı dünyasında belli bir sınıfın, özellikle de egemen, sömürücü sınıfın gerçeğidir. Bu anlaşılınca Batılılar, ideolojileri bilimsel kılıflara soktular ve ardından da "ideolojiler öldü" diyerek toplumları kandırmaya çalıştılar, büyük oranda da kandırdılar. Rahmetli Cemil Meriç, bu konuda şunları söyler: "İdeolojilerin zevali nazariyesi, dünyamızdaki ilerleme hamlelerini durdurmak için başvurulan son hile belki de. Kimse toplum yapısını değişiştirmeye kalkmasın diye, babadan kalma tutucu ideoloji yepyeni bir hüviyetle sahneye çıkarılmaktadır. Filhakika kalabalıkların ideolojilerden soğuması, kurulu düzenin çok işine gelmektedir ve tevekküle götüren bir soğuma. Tenkit zihniyetini boğan bir ruh iklimi geliştirmektedir". (Bkz. Kırk Ambar, c.2, s. 299-300). Goldsmith'in sözleri, bu gerçeğin itirafı mahiyetindedir. Batı medeniyetinin çökmekte olduğunu söyleyen Batılı yalnız Goldsmith değil. Aklı başında olan her Batılı bunun farkındadır. Bunlardan biri de BM İnsan Hakları Danışma Kurulu Üyesi Jean Ziegler'dir. Ziegler, küresel ekonomik krizin bir 'medeniyet krizi' olduğunu söylüyor.Batı medeniyetinin çökmekte olduğunu, küresel kriz çıkmadan, yıllar önce de söyleyenler vardı. Meselâ, Fransız filozof Rene Guenon, Batı medeniyetinin sürekli kriz doğurduğunu ve çökeceğini haber verenlerdendir. Geunon, "Çağdaş Dünyanın Bunalımı" adlı eserinde şöyle diyor: "Bitecek olan bugünkü şekliyle Batı medeniyetidir. Batı medeniyetini dünyanın bütünü sayanlar, onun için kıyamet kopacakmış gibi telâşa düşüyorlar. Aslında bir devrin sonu bu, daha doğrusu kozmik bir devrenin. Mazide kavimler, ırklar, medeniyetler silinmiş tarih sahnesinden, silinecek de. Ne var ki, bu defaki kapsamlı, etkilerini bütün dünyaya hissettirecek bir değişiklik" (A.g.e., c.2, s. 443). Batı medeniyetin yıkılmasıyla, dünya yıkılmaz. Bir medeniyetin yıkılması, yeni bir medeniyetin müjdecisidir. İyi de, bu medeniyet hangi medeniyet olabilir? Bu soruya cevap verebilmek için tekrar Goldsmith'in sözüne dönmek gerekir. Goldsmith'e göre, Batı medeniyetinin temeli, geçerliliğini yitirmiş ekonomik ideoloji değil miydi? O halde yeni medeniyetin müjdecisi, bilimsel gerçeklere dayanan yeni bir ekonomi modeli olmalıdır. Bu da, 'Milli Ekonomi Modeli' adıyla ortaya konulan modeldir. Gerçekten krizden çıkmak, krizi fırsata dönüştürmek isteniliyorsa, tek çare 'Milli Ekonomi Modeli'ni uygulamaktır. Gerisi, bataklıkta debelenmektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018