Ehl-i Beyt'i Allah seçmiştir
Ehl-i Beyt'in ilahi bir seçilmişlik, ilahi bir lütuf olduğunu söyleyen ilahiyatçı yazar
Haydar Bektaş, "Ehl-i Beyt'in dışında böyle bir ilahi lutfa mazhar olan sahabe yoktur. Bu bakımdan Ehl-i Beyt, diğer sahabe-i kiramdan farklıdır" dedi
16.01.2015 00:00:00
YENİ MESAJ / GİRESUNÜlke genelinde kar-kış demeden devam eden "İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" panelinin Giresun ayağında Tirebolu ilçesi vardı. Belediye Düğün Salonunda gerçekleştirilen panel saygı duruşu ve istiklal marşıyla başladı. Panelin takdim konuşmasını ilahiyatçı yazar Osman Nuri Duran yaptı. Duran, insanımızın algılarını yöneterek, bâtılı hak, hakkı bâtıl olarak göstermek isteyenlerin olduğunu, deccal fitnesiyle insanımızın imanının tehlikeye sokulduğunu ifade etti.MEM, ekonomik bağımsızlığımızı sağlıyorEkonomist yazar Rıdvan Murat, Milli Ekonomi Modeli (MEM) ile diğer ekonomik modelleri karşılaştırdığı konuşmasında, Milli Ekonomi Modeli'nin ve ekonomik bağımsızlığımızın ülkemiz ve insanımız için ne kadar önemli olduğunu çarpıcı tespitlerle ortaya koydu.Ekonomik manada sınırların önemini yitirdiği günümüzde; küresel dünyaya hakim olan güçlerin, "ulus-devlet anlayışının artık gereksiz olduğu" fikrini az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelere empoze ettiğini belirtti.Murat, "bunun bir yansıması olarak Anayasa'nın 6. maddesinde yer alan "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" hükmü, adeta yeniden ve Atatürk'ün belirlediği ilkelerinin dışında bir mana kazanmaktadır" dedi."Küreselleşme oyunuyla dünyaya hakim olmak isteyen sanayileşmiş devletler, az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kaynaklarını kendi çıkarları için kullanmaktadırlar" diyen Rıdvan Murat sözlerini şöyle tamamladı: "Ağır tavizler altında ezilen ve hakları gasp edilmiş yüce milletimize bu haklarını verecek, küresel güçlere değil, milletine hizmeti gaye edinmiş, ona özlediği refahı, bolluğu, zenginliği sağlayacak 'bizim olan, bizden olan bir model'in hayata geçirilmesi zaruridir. İşte Milli Ekonomi Modeli bu zaruretten doğmuştur."Ehl-i Beyt diğer sahabelerden farklıİlahiyatçı yazar, Haydar Bektaş ise milleti millet yapan değerlerin din adına hareket eden bir takım kimseler tarafından ortadan kaldırıldığı dönemi yaşadığımızı ifade ile "Prof. Dr. Hayda Baş'ın ekibiyle yurdun dört bir köşesinde imanı kurtarma mücadelesi verdiğini ifade etti.Ehl-i Beyt'in ilahi bir seçilmişlik, ilahi bir lütuf olduğunu söyleyen Haydar Bektaş, "Resûlllah'ın (s.a.v.) Ehl-i Beyt'i dışında böyle bir ilahi lutfa mazhar olan sahabesi yoktur. Bu bakımdan Ehl-i Beyt, diğer sahabe-i kiramdan farklıdır" dedi.Resulü Ekrem'in "Ehl-i Beyt'im Nuh'un gemisi gibidir, bu gemiye binen kurtulur, binmeyen boğulur" hadisi ile konuşmasına devam eden Bektaş; "Öyleyse bütün İslam âleminin kurtuluşu; ancak Ehl-i Beyt sevgisi etrafında buluşmaktadır. İslam dünyasını parçalamak, birbirini yanlışta ve hatta küfürde görmesini sağlamak için itikadî ve ahlakî sahada bid'at akımlar türetilmiştir. Papazlarla yatıp-kalkanların "Papa Cenapları", "Papa kutsiyetpenahları" gibi ifadelerle Hıristiyan dünyasıyla dostluk kuranların kendilerine gelmeleri gerekir. Aksi halde imandan buz gibi soğuyacaklardır" dedi.Haydar Bektaş, "Müslümanların arasına soktukları bid'at yolları kullanarak, Müslümanları birbirine düşürme gayreti, Ehl-i Kitabın İslam âlemi üzerindeki daimi hesabıdır. Müslüman'ın yapması gereken bu fitnelere fırsat vermeyip, Ehl-i Beyt sevgisi etrafında birleşmektir" diyerek sözlerini bitirdi.Son konuşmacı olarak söz alan eğitimci yazar Fahri Özgen ise AKP'nin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ekseninde sahip olduğu misyon ve özellikle de dini alanda sebep olduğu tahribatların tarihi eskilere dayanan bir anlayıştan kaynaklandığını söyledi. Milli Ekonomi Modeli'nden de ayrıntılı olarak çarpıcı örnekler sunan Özgen, "Haydar Baş hocamızın düşünce ve görüşleri ile dünyanın şekillendiği günümüzde, ülkemizin çözüm sürecinde uğradığı kaybın telafisi mümkün değildir" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.