logo
17 MAYIS 2024

Eğitimde teknoloji her şey demek değil

Öğretmen Akademisi Vakfı'nın 7. Eğitim Şenliği'ndeki konuşmasında pandemi döneminde deneyimlenen uzaktan eğitim araçlarının ne kadar kalıcı olacağı konusunda tespitlerde bulunan Öğretim Teknolojileri Uzmanı Prof. Dr. Feza Orhan, bilgi iletişim teknolojisinin öğrenme sürecinin her safhasına entegre edilmesinin tüm sorunları çözmeyeceğini belirtti
07.12.2021 15:10:00
Eğitimde teknoloji her şey demek değil
Eğitimde teknoloji her şey demek değil

Öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimlerini desteklemek, sürekli gelişim yolculuklarında yanlarında olmak amacıyla 2008 yılında kurulan ve eğitim programları ile bugüne dek 220.000'den fazla öğretmene ve eğitim yöneticisine ulaşan Öğretmen Akademisi Vakfı'nın (ÖRAV) bu yıl 7.'sini düzenlediği Eğitim Şenliği, çevrim içi olarak gerçekleşti. Şenliğe tüm Türkiye'den 4 bine yakın eğitimci ve aileler katıldı. Bu yıl eleştirel düşünme becerileri, teknolojinin eğitime entegrasyonu ve oyun/oyunlaştırma konuşuldu. Eğitim sistemindeki değişimi ve dönüşümü tüm dünyadan örnekleri izleyerek yakından takip eden ÖRAV, eğitimcilerden aldıkları geri bildirimlerle bu yılki şenliği eleştirel düşünme becerileri, teknolojinin eğitime entegrasyonu ve oyun / oyunlaştırma başlıklarına odaklanarak tasarladı. Ezo Sunal'ın "Çocuk ve Müzik" başlıklı konuşmasıyla başlayan şenlikte, Prof. Doğan Kökdemir, Prof. Giray Berberoğlu, Dr. Yankı Yazgan, Doç. Dr. Burak Karabey, Öğretim Teknolojileri Uzmanı Prof. Feza Orhan katılımcılarla değerli bilgiler paylaştı. Şenlik kapsamında konuşmaların yanı sıra atölye çalışmaları da gerçekleştirildi.

Teknoloji tüm sorunları çözmüyor

Konuşmasında, "Pandemi bize öğrenmenin sadece bilişsel bir süreç olmadığını hatırlattı, şimdi bildiklerimizle öğrendiklerimizi harmanlama çabası içindeyiz" ifadelerini kullanan Öğretim Teknolojileri Uzmanı Prof. Dr. Feza Orhan, "Geçen yıl bir anda evlere kapandık. Bu yıl ise hiçbir şey olmamış gibi Covid-19 nedeniyle aksamalar yaşanan yüz yüze eğitimdeyiz. Ancak her dönem bir öğrenme sürecidir. Hala yeni davranışlar kazanıyoruz. Bu kriz sürecinde öğrendiklerimizi yeniden gözden geçirdik, bildiklerimizle öğrendiklerimizi harmanlama çabası içindeyiz. Sınavlar, PISA'lar büyük bir koşturma içindeyken evlere kapandık ve önemli olduğunu bildiğimiz bazı şeyleri ihmal ettiğimizi fark ettik" dedi. Prof. Feza Orhan, şöyle konuştu: "Öğrenme bilişsel, duyuşsal ve sosyal süreçlerle gerçekleşen bir eylemdir. Ekran karşısında sadece bilişsel süreçler üzerinden bir öğrenmenin işe yaramadığını gördük. Entegre edilen araç ne olursa olsun eğitimde anahtar unsur etkili öğretim tasarımındadır. Bir öğretmenin en güçlü olması gereken alan budur. İlkeler, modeller, yöntemler, değerlendirmeler önemlidir." Bilgi iletişim teknolojisinin öğrenme sürecinin her safhasına entegre edilmesinin tüm sorunları çözmeyeceğini belirten Prof. Dr. Feza Orhan, öncelikle öğrenme probleminin nedenlerinin iyi analiz edilmesini önerdi. Orhan, trendler nedeniyle yeni teknolojilerin iyice analiz edilmeden sınıflara sokulmasının, gerçek öğrenim sorunlarını çözmedeki çabaya zarar verebildiğini ekledi. Okul üniversite işbirliğinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Orhan, öğretmenlere daha önceden işlerine yarayan araç ve uygulamaları da göz ardı etmemeleri, teknolojinin entegrasyonu konusunda dikkatli olmalarını önererek, bilgi iletişim teknolojilerinin en büyük faydasının bireysel öğrenme yollarına katkısı olduğunu ekleyerek sözlerine son verdi.

13 ülke İsrail'e Refah için uyarı mektubu gönderdi
ABD imzalamadı
Kim söylüyor, BOP eş başkanı mı, Cumhurbaşkanı mı?
BTP lideri Baş'tan Erdoğan'a zor soru
Tahliye edilen Çetin Doğan'dan ilk açıklama
'Bu bir af değil, görevin geç ifası'
Bakan Şimşek grafik paylaştı
'Hedefimize ulaşmakta kararlıyız'
'Tarlada ucuz' olduğuna emin misiniz?
Taze fasulye tarlada 50 lira!
İsrail'in zulmü 224 gündür sürüyor
Gazze'de can kaybı 35 bin 303'e yükseldi
Kadınlarda risk daha yüksek
Felç riskini 7 kat, kalp riskini 6 kat artırıyor
Gençlerin yüzde 75'i işinden, yüzde 48'i kazancından memnun
TÜİK'in hayalindeki gençlik!
Sıkı para politikası etkisini gösterdi
Konut satışları çakıldı
"Planlarımızın uyuşmadığı sonucuna vardık"
Panathinaikos defteri kapandı
Kobani davası, adaylık, normalleşme, özelleştirme...
Roma'da gündemi değerlendirdi
Saadet Partili iki müşahidi öldürmüştü
AKP'li başkanın babasına özel af
Dışişleri Bakanlığı'na MİT damgası
Hakan Fidan'a 3 yeni yardımcı
Normalleşme adımı
Erdoğan, 28 Şubat tutuklularını affetti
'Verilen cezaların bazıları istenene göre çok düşük ama...'
Özel'den Kobani Davası çıkışı
13 ülke İsrail'e Refah için uyarı mektubu gönderdi
ABD imzalamadı
Kim söylüyor, BOP eş başkanı mı, Cumhurbaşkanı mı?
BTP lideri Baş'tan Erdoğan'a zor soru
Tahliye edilen Çetin Doğan'dan ilk açıklama
'Bu bir af değil, görevin geç ifası'
Bakan Şimşek grafik paylaştı
'Hedefimize ulaşmakta kararlıyız'
'Tarlada ucuz' olduğuna emin misiniz?
Taze fasulye tarlada 50 lira!
İsrail'in zulmü 224 gündür sürüyor
Gazze'de can kaybı 35 bin 303'e yükseldi
Kadınlarda risk daha yüksek
Felç riskini 7 kat, kalp riskini 6 kat artırıyor
Gençlerin yüzde 75'i işinden, yüzde 48'i kazancından memnun
TÜİK'in hayalindeki gençlik!
Sıkı para politikası etkisini gösterdi
Konut satışları çakıldı
"Planlarımızın uyuşmadığı sonucuna vardık"
Panathinaikos defteri kapandı
Kobani davası, adaylık, normalleşme, özelleştirme...
Roma'da gündemi değerlendirdi
Saadet Partili iki müşahidi öldürmüştü
AKP'li başkanın babasına özel af
Dışişleri Bakanlığı'na MİT damgası
Hakan Fidan'a 3 yeni yardımcı
Normalleşme adımı
Erdoğan, 28 Şubat tutuklularını affetti
'Verilen cezaların bazıları istenene göre çok düşük ama...'
Özel'den Kobani Davası çıkışı

Çetin Doğan tahliye edildi: Bu bir af değil, Cumhurbaşkanı görevini yerine getirdi

28 Şubat davasında hüküm giyen emekli Orgeneral Çetin Doğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararının ardından, tutuklu olduğu Buca Kırıklar 1 Nolu F Tipi Cezaevinden tahliye edildi.
17.05.2024 12:07:00 / Güncelleme: 17.05.2024 12:14:07
İhlas Haber Ajansı
Çetin Doğan tahliye edildi: Bu bir af değil, Cumhurbaşkanı görevini yerine getirdi
Çetin Doğan tahliye edildi: Bu bir af değil, Cumhurbaşkanı görevini yerine getirdi

28 Şubat davasında "darbeye teşebbüs" suçundan müebbet hapis cezası almış olan emekli askerler Fevzi Türkeri, Yıldırım Türker, Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Erol Özkasnak ve Çevik Bir'in kalan hapis cezaları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla kaldırıldı. Çetin Doğan da sağlık sorunları nedeniyle 1 Mart'ta hastaneye kaldırılmıştı.

Hastaneden 22 Nisan'da taburcu edilen 84 yaşındaki Doğan cezaevine gönderilmişti. Çetin Doğan'ın, 'Sürekli hastalık ve kocama hali' nedeniyle cezası kaldırıldı. Kararın Resmi Gazete'de yayımlanması sonucu bu sabah Buca Kırıklar 1 No'lu F Tipi cezaevinden tahliye oldu.

'Af değil, anayasal görevin geç yerine getirilmesi'

Tahliye edildiği cezaevi önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Çetin Doğan, 'Türkiye'de adalet yerine oturmadıkça hiçbir şey, hiçbir konum düzelmez. Adalet hepimiz için gerekli olan bir şey. Umarım bu tür olaylar son olur. Televizyonlarda bir aftan bahsediyor. Af söz konusu değil. Doğrudan doğruya anayasal bir görevin, Cumhurbaşkanı tarafından geç olarak yerine getirilmesidir. Af, anayasanın 87'inci maddesinde 'doğrudan doğru özel ve genel af, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne verilmiştir' yazmaktadır. Anayasanın 6'ıncı maddesinin 3'üncü fırkasında da 'hiçbir şahıs ve kurum, kaynağını anayasadan almayan devlet yetkisini kullanamaz' diyor. Anayasanın 104'üncü maddesinde Cumhurbaşkanı'nın görevi ve yetkileri yazılmıştır. Bunlar içerisinde Genelkurmay Başkanlığını, bakanları atamak gibi bu görevlerden bir tanesi de 'adli tıp tarafından verilmiş rapora göre; sürekli hastalık, sakatlık ve kocamışlık halinde olanlar' bırakılır. Emsal durumda olanlar daha evvel bırakıldı. Bizim bir yıl daha uzun süre sonra kalmamızın sebebi bir türlü anlaşılamadı' şeklinde konuştu.

'Sağlığım yerinde demek için iş işten geçti'

Gece yarısı acil servise yatırıldığını aktaran Doğan, şunları kaydetti:

'50 gün civarında hastanede kaldım. Eski halime döndüm. Kronik hastalıklarım devam ediyor. Fakat krizle meydana gelen pankras, safra kesesi tıkanıklığı ve iltihaplanması ve sahra kesenin alınması sonuçlandı. Eski sağlık durumuna döndüm, sağlığım yerinde demek için artık iş işten geçti.'

'Çok şey özledim'

Dostlarıyla sohbet etmeyi ve birçok şeyi özlediğini dile getiren Doğan, 'Sevdiklerim, başta eşim yanımda. Bu en büyük mutluluk. Dostlarım, akrabalarım burada. Benim can yoldaşlarım burada' cümlelerine yer verdi.

'Sevinçliyim ama hüzünlü bir sevinç'

Çetin Doğan'ın eşi Nilgün Doğan da 'Çetin'in özgürlüğüne kavuştuğu için çok mutluyum aslında. Ancak bu mutluluk biraz hüzünlü bir mutluluk. Hak etmedikleri bir cezayı aldılar. Son bir senedir de ellerinde adli tıp raporu olmasına rağmen bir türlü tahliye alamadılar. O ve 4 tane silah arkadaşı, özellikle yaşlarının ileri olmasından dolayı sağlıkları da bozuldu. Biz yaklaşık 15 sene kadar bu kumpas davalarıyla uğraşıyoruz. Fiilen 7 buçuk senesi cezaevlerinde geçti. Yalnız eşleri hapsetmek ve dört duvar arasına almak değil. Aynı zamanda yakınlarını da hapsetmek oluyor. Sevinçliyim ama hüzünlü bir sevinç bu' diye konuştu.

Cansız bedenlerine 8 ay sonra ulaşılabilmişti

17.05.2024 10:38:00
İhlas Haber Ajansı
Cansız bedenlerine 8 ay sonra ulaşılabilmişti
Cansız bedenlerine 8 ay sonra ulaşılabilmişti
Zonguldak'ta 14 yıl önce meydana gelen grizu patlamasında hayatını kaybeden 30 madenci, olayın yaşandığı maden ocağında dualarla anıldı.

Türkiye Taşkömürü Kurumu Karadon Müessesesi -540 kodundaki maden ocağında 17 Mayıs 2010 günü yaşanan grizu patlamasında 30 madenci hayatını kaybetti. Facianın 14. yıl dönümünde hayatını kaybeden madenciler, olayın meydana geldiği maden ocağının önünde dualarla anıldı.

Anma törenine 00.00-08.00 vardiyasından çıkan işçiler ile 08.00-16.00 vardiyası işçileri katıldı. Kuyu başında gerçekleştirilen anma töreninde Kur'an-ı Kerim okunarak, hayatını kaybeden işçiler için dua edildi. Gündüz vardiyası işçileri, yerin metrelerce altında kaybettikleri meslektaşları için düzenlenen törenin ardından kömür üretimi için maden ocağına indi.
Törene kurum ve sendika yöneticileri ile işçiler katıldı.

Cansız bedenlerine 8 ay sonra ulaşılabildi

17 Mayıs 2010 günü meydana gelen patlamada Yapı -Tek firmasında çalışan 30 maden işçisi ocakta kalmıştı. Aradan geçen 4 günün ardından 30 maden işçisinin 28'inin cenazelerine ulaşılmış ve cenazeleri defnedilmişti. İhaleyi alan Çin firmasının ekibi, günde yaklaşık 8-10 metre küp su boşalttı. Facianın 8. ayında Engin Düzcük ve Dursun Kartal'ın cenazeleri, 720 metre uzunluğundaki kuyuda bulundu.

TÜİK: Gençlerin yüzde 75,2'si işinden, yüzde 47,8'i kazancından memnun!

Türkiye'de geçen yıl itibarıyla 12 milyon 872 bin 39 genç bulunuyor. Genç nüfus, toplam nüfusun yüzde 15.1'ine karşılık geliyor. Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçlarına göre, 2023'te, gençlerin yüzde 75,2'si işinden, yüzde 47,8'i elde ettiği kazançtan memnun olduğunu belirtti.

 
17.05.2024 10:36:00 / Güncelleme: 17.05.2024 13:49:11
AA
TÜİK: Gençlerin yüzde 75,2'si işinden, yüzde 47,8'i kazancından memnun!
TÜİK: Gençlerin yüzde 75,2'si işinden, yüzde 47,8'i kazancından memnun!

 Türkiye'de geçen yıl itibarıyla 12 milyon 872 bin 39 genç bulunuyor. Genç nüfus, toplam nüfusun yüzde 15,1'ine karşılık geliyor.

Türkiye İstatistik Kurumunun "İstatistiklerle Gençlik 2023" araştırmasına göre, nüfusun yüzde 15,1'ini 15-24 yaş grubundaki genç nüfus oluşturdu.

Ülke genelindeki genç sayısı 12 milyon 872 bin 39 kişi olarak hesaplanırken, bunun yüzde 51,3'ü genç erkek, yüzde 48,7'si ise genç kadın nüfus olarak kayıtlara geçti.

Nüfus projeksiyonlarında, genç nüfusun toplam nüfus içindeki oranının 2030'da yüzde 14, 2040'ta yüzde 13,4, 2060'ta yüzde 11,8 ve 2080'de yüzde 11,1'e gerileyeceği öngörüldü.

Türkiye'nin genç nüfus oranının Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin genç nüfus oranlarından daha yüksek olduğu görüldü. AB üyesi 27 ülkenin genç nüfus oranları incelendiğinde, 2023 yılında genç nüfus ortalaması yüzde 10,6 oldu.

Genç nüfus oranının en yüksek olduğu il yüzde 21,5'le Hakkari oldu. Bu ili yüzde 21,1'le Şırnak ve Siirt, yüzde 20,2'yle Bayburt izledi. Genç nüfus oranının en düşük olduğu iller ise yüzde 12,1'le Balıkesir, yüzde 12,2'yle Muğla ve yüzde 12,4'le Ordu olarak sıralandı.

Okullaşma oranı

Türkiye'de yükseköğretimde net okullaşma oranı 2022-2023 öğretim yılı itibarıyla yüzde 46'ya yükseldi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) "İstatistiklerle Gençlik 2023" araştırmasını açıkladı.

Buna göre, ülkede 2021-2022 öğretim yılında yüzde 44,7 olan yükseköğretim net okullaşma oranı, 2022-2023 öğretim yılında yüzde 46'ya ulaştı. Erkeklerde bu oran yüzde 40,3'ten yüzde 41,1'e kadınlarda yüzde 49,2'den yüzde 51,2'ye çıktı.

Yaş grubuna göre incelendiğinde, 2023'de genç nüfusun yüzde 30,3'ünün 15-17, yüzde 19,4'ünün 18-19, yüzde 29,4'ünün 20-22 ve yüzde 20,9'unun 23-24 yaş grubunda yer aldığı görüldü.

2020-2022 yıllarına ilişkin "hayat tabloları" dikkate alındığında, doğuşta beklenen yaşam süresi Türkiye geneli için 77,5, erkekler için 74,8 ve kadınlar için 80,3 yıl olarak kayıtlara geçti.

Türkiye'de çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki gençler için kalan yaşam süresinin ortalama 63,5 yıl, erkekler için 60,8 yıl ve kadınlar için 66,2 yıl olduğu belirlendi. Diğer bir ifadeyle, 15 yaşına ulaşan genç kadınların genç erkeklerden ortalama 5,4 yıl daha fazla yaşayacağı tahmin edildi.

Genç nüfus yasal medeni duruma göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklar olması dikkati çekti.

Genç erkek nüfusun 2023'te yüzde 96,4'ünün hiç evlenmediği görülürken yüzde 3,5'inin evli, yüzde 0,1'inin boşanmış olduğu kayıtlara geçti. Genç kadın nüfusun ise yüzde 86,8'inin hiç evlenmemiş, yüzde 12,7'sinin evli, yüzde 0,4'ünün ise boşanmış olduğu görüldü.

Gençlerde iş gücüne katılma oranları

Hanehalkı İş Gücü Araştırması sonuçlarına göre, gençlerde iş gücüne katılma oranı 2022'de yüzde 43,8 iken geçen yıl itibarıyla yüzde 45,6 oldu. Genç erkeklerde bu oran yüzde 56,2 iken 2023 yılında yüzde 57,4, genç kadınlarda ise bu oran 2022'de yüzde 31 iken 2023'de yüzde 33,1 olarak kayıtlara geçti.

Gençlerde işsizlik oranı 2022'de yüzde 19,4 iken 2023'te yüzde 17,4 olarak hesaplandı. Genç erkeklerde işsizlik oranı 2022'de yüzde 16,4 ve 2023'te yüzde 14,3 oldu. Genç kadınlarda bu oran 2022'de yüzde 25,2 iken geçen yıl itibarıyla yüzde 23,2 olarak belirlendi.

Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı geçen yıl yüzde 22,5 oldu. Bu oranın genç erkeklerde yüzde 15,6 genç kadınlarda yüzde 29,8 olduğu görüldü.

Genç nüfusun istihdam oranı 2022'de yüzde 35,3 iken 2023'te yüzde 37,7'ye yükseldi. Bu oran genç erkeklerde 2022'de yüzde 46,9 iken 2023'te yüzde 49,2, genç kadınlarda yüzde 23,2 iken yüzde 25,4 oldu.

Sektörlere göre incelendiğinde, istihdam edilen gençlerin 2023'de yüzde 13,6'sının tarım, yüzde 31,1'inin sanayi, yüzde 55,3'ünün ise hizmet sektörlerinde yer aldığı tespit edildi.

İstihdam edilen genç erkeklerin yüzde 12,5'i tarım, yüzde 36,7'si sanayi, yüzde 50,8'i hizmet sektöründe yer aldı. Genç kadınların yüzde 15,8'inin tarım, yüzde 19,6'sının sanayi, yüzde 64,6'sının hizmet sektöründe çalıştığı belirlendi.

Genç nüfusun obezite oranı arttı

Türkiye Sağlık Araştırması sonuçlarına göre boy ve kilo değerleri kullanılarak hesaplanan vücut kitle indeksi incelendiğinde, 2019 yılında genç nüfusun obezite oranı yüzde 4,6 iken bu oran 2022'de yüzde 5 oldu.

Genç nüfusun obezite oranı cinsiyete göre incelendiğinde, genç erkeklerde 2019 yılında yüzde 4,8 olan söz konusu oran, 2022 yılında yüzde 5,3'e, genç kadınlarda aynı dönemde yüzde 4,5'ten yüzde 4,6'ya yükseldi.

Öte yandan 2019'da genç nüfusta normal kilolu olanların oranı yüzde 64,3 iken bu oran 2022 yılında yüzde 65,6 oldu.

Normal kilolu genç nüfus oranı cinsiyete göre incelendiğinde, genç erkeklerde 2019 yılında yüzde 64,3 iken bu oran 2022 yılında yüzde 66,0, genç kadınlarda ise 2019 yılında yüzde 64,3 iken 2022 yılında yüzde 65,3 oldu.

Gençlerde günde bir kere ya da daha fazla meyve tüketme sıklığı azaldı

Gençlerde günde bir kere ya da daha fazla meyve tüketme sıklığı 2019 yılında yüzde 40,3 iken bu oran 2022 yılında yüzde 28,4'e düştü.

Söz konusu sıklık cinsiyete göre incelendiğinde, genç erkeklerde 2019 yılında yüzde 37,9 olan oran 2022 yılında yüzde 27'ye, genç kadınlarda aynı dönemde yüzde 42,7'den yüzde 29,9'a geriledi.

Gençlerde 2019'da günde bir kere ya da daha fazla sebze ya da salata tüketme sıklığı yüzde 49,1 iken bu oran 2022 yılında yüzde 35,1'e düştü.

Anılan sıklık cinsiyete göre incelendiğinde, genç erkeklerde 2019 yılında yüzde 44,7 olan oran 2022'de yüzde 33,5'e, genç kadınlarda aynı dönemde yüzde 53,7'den yüzde 36,7'ye indi.

Gençlerde mutluluk kaynağı sağlık

Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçlarına göre 18 ve daha yukarı yaştaki bireylerin genel sağlık durumlarından memnuniyet oranı 2022 ve 2023 yıllarında yüzde 69,2 oldu.

Genç nüfusun genel sağlık durumundan memnuniyet oranı ise 2022 yılında yüzde 84,8 iken geçen yıl yüzde 86,8'e yükseldi. Bu oran 2023 yılında genç erkeklerde yüzde 89,1, genç kadınlarda ise yüzde 84,4 olarak hesaplandı.

18 ve daha yukarı yaştaki bireylerden kendini mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 52,7 iken kendini ne mutlu ne mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 33,6, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 13,7 olarak kayıtlara geçti.

18-24 yaş grubundaki genç nüfus içinde kendini mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı geçen yıl itibarıyla yüzde 54 iken kendini ne mutlu ne mutsuz hissedenlerin oranı yüzde 33,3, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 12,7 olarak belirlendi.

Kendini mutlu olarak hisseden 18-24 yaş grubundaki erkek nüfusun oranı yüzde 52,7 iken kendini ne mutlu ne mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 34,2, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 13,2 oldu.

Kendini mutlu hissettiğini belirten 18-24 yaş grubundaki genç kadın nüfusun oranı yüzde 55,4 iken kendini ne mutlu ne mutsuz hissedenlerin oranı yüzde 32,4, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 12,2 oldu.

Gençlerin mutluluk kaynağı olan değerler arasında 2023 itibarıyla yüzde 45,5 ile sağlık ilk sırada yer aldı. Bunu, yüzde 23,7 ile başarı, yüzde 12,6 ile sevgi izledi.

Mutluluk kaynağı cinsiyete göre incelendiğinde, genç erkeklerde yüzde 42,3 ile ilk sırayı sağlık alırken bunu yüzde 25,6 ile başarı ve yüzde 15,5 ile para takip etti. Genç kadınlarda ise yüzde 49 ile ilk sırayı sağlık alırken bunu yüzde 21,7 ile başarı ve yüzde 16,6 ile sevgi izledi.

Gençlerin yüzde 75,2'si işinden memnun

Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçlarına göre, 2023'te, gençlerin yüzde 75,2'si işinden, yüzde 47,8'i elde ettiği kazançtan memnun olduğunu belirtti.

Genç erkeklerde çalışılan işten duyulan memnuniyet oranı yüzde 75,6, elde edilen kazançtan memnuniyet oranı yüzde 48,6 olurken genç kadınlarda ise bu oranlar yüzde 74,4 ve yüzde 46,1 olarak gerçekleşti.

Gençlerin yüzde 65,5'i, geçen yıl itibarıyla, şimdiye kadar almış olduğu eğitimden memnun olduğunu ifade etti. Bu oran, genç erkeklerde yüzde 62,1 iken genç kadınlarda yüzde 69,2 oldu.

İnternet kullanım oranları

Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması sonuçlarına göre, internet kullanım oranı 16-24 yaş grubundaki genç nüfusta 2022'de yüzde 96,9 iken 2023'te yüzde 97,5 oldu.

Söz konusu oran, bu dönemde genç erkeklerde yüzde 97,6'dan yüzde 98,4'e, genç kadınlarda yüzde 96,1'den yüzde 96,6'ya yükseldi.

Kripto düzenlemesi Meclis'e sunuldu: Yabancı borsaların kullanımı sonlandırılacak

AK Parti TBBM Grup Başkanı Abdullah Güler, kripto varlıklarına ilişkin düzenlemeler içeren 19 maddelik kanun teklifini TBMM Başkanlığı’na sunduklarını belirterek, “İzinsiz kripto varlık hizmeti sağlayıcılığı faaliyeti’ başlığı altında bir suç olarak yeniden teklifimizde düzenlenmiş ve cezası da 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olarak görülmüştür” dedi.
16.05.2024 18:26:00
İhlas Haber Ajansı
Kripto düzenlemesi Meclis'e sunuldu: Yabancı borsaların kullanımı sonlandırılacak
Kripto düzenlemesi Meclis'e sunuldu: Yabancı borsaların kullanımı sonlandırılacak
AK Parti TBMM Grubu tarafından kripto varlıklarına ilişkin düzenlemeler içeren 19 maddelik kanun teklifi, TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Konuyla ilgili AK Parti TBMM Grup Salonu'nda açıklamalarda bulunan AK Parti TBMM Grup Başkanı Abdullah Güler, yasa ile ilgili izinsiz kripto faaliyetleri yürütenler hakkında 5 yıla kadar hapis cezası uygulanacağını ifade etti. Halihazırda faaliyet gösterenlerin ise izin alması gerektiğini söyleyen Güler, izin alamayan kurumların tasfiye edileceğini dile getirdi.

"Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının kurulabilmesi için SPK'dan izin almaları zorunlu hale gelmektedir"

Güler, kanun tasarısında kripto varlık ekosisteminde yer alan cüzdan, kripto varlık hizmet sağlayıcı ve platform gibi kavramların tanımlarının yer aldığını belirterek, "Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının kurulabilmesi ve faaliyete geçebilmesi için SPK'dan izin almaları zorunlu hale gelmektedir. Böylece hizmet sağlayıcılarda işlem yapan kullanıcıların SPK denetiminde güvenli bir şekilde işlem yapmaları amaçlanmaktadır. Kripto varlık, hizmet sağlayıcıların sistemlerini güvenli kılmakla yükümlü kılmaktadır. Bu anlamda bilgi sistemleri ve teknolojik altyapıları konularında TÜBİTAK'ın belirleyeceği kriterler de bu teklifimizde yer almaktadır" diye konuştu.

Güler, kripto varlıkların satış ve dağıtımının SPK tarafından belirleneceğini belirterek, kripto varlık ihracında TÜBİTAK'tan ön rapor alınacağını kaydetti. Güler, platformlarda gerçekleştirilen makul ve ekonomik bir gerekçeyle açıklanamayan ve platform nezdindeki işlemlerin güven, açıklık ve istikrar içerisinde çalışmasını bozacak nitelikte eylem ve işlemlere ilişkin de tedbirler öngörüldüğünü sözlerine ekledi.

İzinsiz kripto varlık hizmeti sağlayıcılığı faaliyetine 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası

Yeni düzenlemeyle kripto varlıklarında izinsiz faaliyete karşı tedbirlerin artacağını söyleyen Güler, "İzin alınmaksızın sermaye piyasalarında faaliyetlerde bulunan kurum, kuruluş ve şahıslara yönelik her türlü tedbiri almaya, gerekli görüldüğü takdirde hukuki ve cezai süreci takip etmeye de SPK'yı yetkili kılıyoruz. İzinsiz sermaye piyasası faaliyetlerinin internet aracılığıyla yürütüldüğü hallerde yurtiçi ve yurtdışı ayrımı kaldırılmakta ve kurulun internet üzerinden gerçekleştirilen hukuk dışı etkinlikler üzerindeki etkinliği de kaldırılmıştır. 'İzinsiz kripto varlık hizmeti sağlayıcılığı faaliyeti' başlığı altında bir suç olarak yeniden teklifimizde düzenlenmiş ve cezası da 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olarak görülmüştür" açıklamasında bulundu.

Güler, halihazırda faaliyet gösteren kurumlara yönelik de geçiş süreci olacağını belirterek, faaliyet gösterenlerin 1 ay içerisinde kurula başvurması gerektiğini, aksi takdirde 3 ay içerisinde tasfiye edileceklerini dile getirdi. Yurtdışında faaliyet gösteren kripto borsaların kullanımının sonlandırılacağını da ifade eden Güler, kanun tekliflerinde vergilendirmenin söz konusu olmadığını kaydetti.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.