Düzce'den kötü haber
Akçakoca ilçesine bağlı Esmahanım köyünde kaybolan 4'ü çocuk 7 kişiyi arama-kurtarma çalışmaları havadan ve karadan sürdürüldüğü sırada dere yatağında bir kadın cesedi bulundu





Düzce'de etkili olan kuvvetli sağanak ve heyelan nedeniyle Akçakoca ilçesine bağlı Esmahanım köyünde kaybolan 4'ü çocuk 7 kişiyi arama-kurtarma çalışmalarına havadan ve karadan devam edildi. Esmahanım ve Dilaver köylerine ulaşımın sağlandığı yolun bazı kısımlarının çökmesi, ağaçların ve elektrik direklerinin devrilmesiyle taşkın yüzünden kapanmasının ardından, ekipler tarafından dağdan açılan yeni yol üzerinden köylere ulaşım sağlandı.
Esmahanım köyünde kaybolan, Cengiz (53), Fatma (42) ve Kağan Töngel (3), anne Nilgün (39) ile kızları Funda (9), ikiz olan Sanem ve İlayda Sinem Kaplan (7) için AFAD, Türk Kızılay, jandarma, İl Özel İdaresi, 112 Acil Servis, UMKE, gönüllü kurtarma ekipleri ve eğitimli köpekler karadan, helikopter ve İnsansız Hava Aracı (İHA) ile de havadan arama-kurtarma çalışması yürütülüyor. Aramalar, özellikle köyden geçen dere yatağında, sele maruz kalan tarlalarda ve fındık bahçelerinde yoğunlaştırıldı.
Bir kadının cesedi bulundu
Düzce'nin Akçakoca ilçesine bağlı Esmahanım ile Uğurlu köyü arasında dere yatağında bir kişinin cesedi bulundu.
Düzce Valiliğinden yapılan açıklamada, Düzce'nin Akçakoca ilçesine bağlı Esmahanım ile Uğurlu köyü arasında dere yatağında bir kişinin cesedinin bulunduğu belirtildi. Bir kadına ait olduğu öğrenilen cesedin sağlık ekiplerine teslim edildiği bildirildi. Akçakoca Devlet Hastanesine kaldırılan kadının cenazesi, kayıp kişilerin yakınları tarafından teşhis edildi. Cesedin, kayıp olarak aranan 42 yaşındaki Fatma Töngel'e ait olduğu belirlendi.
'Evin parçası bile kalmadı'
Düzce'nin Akçakoca ilçesinde etkili olan yağış sonrasında selin vurduğu ve 7 kişinin kaybolduğu Esmahanım köyünde yaşayanlar felaket anını anlatırken, yıkılan köprü ve binalar yaşanan felaketin büyüklüğünü gözler önüne serdi. Cumayeri ve Akçakoca ilçesinde mahsur kalan 219 kişi helikopterlerle kurtarılırken, misafirliğe geldiği ağabeyinin evinde yaşadığı sele yakalandığını söyleyen Fatma Argın, "Yengem ve ağabeyimi ziyarete geldim. Evdeydim. Çok kötü yağmur yağıyordu. Ağabeyim camiden gelince, 'Bu suyun gelişini hiç beğenmiyorum, çıkın' dedim. Ben de hemen çıktım" dedi.
Sel sularının bastığı evinden ayrılmak istemediğini söyleyen Güler Turhan ise, sel nedeni ile bahçelerdeki meyvelerin de büyük ölçüde hasar gördüğünü ifade ederek, "O sırada evdeydim. Çıkmak istemedim. Zorla çıkarttılar. Gördüğünüz gibi oldu. Çok üzücü bir olay. Birden bire kendimizi bu ortamda bulduk. Sel bahçemizdeki bütün ürünleri koparttı. Asfalt bile gitti. Derenin karşısındaki evi sel tamamen götürdü. Parçası bile kalmadı" diye konuştu. HABER MERKEZİ