28 Eylül 2016 yani bu akşam.
Kartal, Dinamo Kiev'i konuk edecek. Beşiktaş'ın başarı dolu geçmişine ara verilen karanlık dönem kapandı. Kartal bütün ihtişamı ile tekrar kendine döndü. Tabii bu dönüşün tamamlanması için siyah-beyazlıların uluslararası arenada yeni başarılara ihtiyacı var. Kartal'ın yükseğe tırmanıp rakiplerini kıskandırmasının en önemli yolu bu.
İnanıyorum ki Şampiyonlar Ligi'ndeki Kiev maçı, yeni bir başlangıç olacak.
Zaman içinde bu maç bana geçmişi hatırlattı. Yıl 1987. Mart ayı. Ali Sami Yen Stadı. Sahadaki kar kalınlığı 90 cm. Dinamo Kiev çalışma yapacak. Mümkün değil. İstanbul tarihinin en büyük kar yağışlarından birini almış. Valeriy Lobanovski'yi hatırlıyorum, Ali Sami Yen'de hayretle sahaya bakıyor. Kiev'in ünlü hocası şaşkınlık içinde. O sıralarda Lobanovski 2000'li yılların takımı diye bilinen hem ulusal hem de uluslararası arenada kimsenin elini bükemediği Dinamo Kiev'in hocası.
Soruyorum; "Koşullar çok kötü."
"Evet" diyor.
"Biz işimize bakarız."
Bu cevabı verirken en küçük yapmacık yok, şov yok. Sadece işini düşünen biri. Oleg Blohin geliyor o sırada. Ukrayna ve dünyanın en büyük futbolcularından biri. Takımında oynadığı 432 maçta 211 gol atmış. Kalecilerin korkulu rüyası. Bu maçların sonuçlarını yazmayacağım.
Ne var ki o günün futbolundan bugüne değişen çok şey var. O günlerde Beşiktaş'ta yabancı sayısı yok denecek kadar az ve kalite düşük. Kiev'de öyle ancak kalite çok yüksek.
Köprülerin altından çok sular aktı şimdi. Kara Kartal kalitesi yüksek yabancılarla dolu.
Kiev hemen hemen çağa uymuş, ne var ki çıta çok aşağılara inmiş bu koşullarda.
Günün Beşiktaş'ı galibiyete koşar, hem de kolay koşar.
Bu statla, bu hırsla, bu beklenti ile.
Haydi Kartal, haydi Kartal haydi. Fark atmanın tam zamanı şimdi.
Kartal, Dinamo Kiev'i konuk edecek. Beşiktaş'ın başarı dolu geçmişine ara verilen karanlık dönem kapandı. Kartal bütün ihtişamı ile tekrar kendine döndü. Tabii bu dönüşün tamamlanması için siyah-beyazlıların uluslararası arenada yeni başarılara ihtiyacı var. Kartal'ın yükseğe tırmanıp rakiplerini kıskandırmasının en önemli yolu bu.
İnanıyorum ki Şampiyonlar Ligi'ndeki Kiev maçı, yeni bir başlangıç olacak.
Zaman içinde bu maç bana geçmişi hatırlattı. Yıl 1987. Mart ayı. Ali Sami Yen Stadı. Sahadaki kar kalınlığı 90 cm. Dinamo Kiev çalışma yapacak. Mümkün değil. İstanbul tarihinin en büyük kar yağışlarından birini almış. Valeriy Lobanovski'yi hatırlıyorum, Ali Sami Yen'de hayretle sahaya bakıyor. Kiev'in ünlü hocası şaşkınlık içinde. O sıralarda Lobanovski 2000'li yılların takımı diye bilinen hem ulusal hem de uluslararası arenada kimsenin elini bükemediği Dinamo Kiev'in hocası.
Soruyorum; "Koşullar çok kötü."
"Evet" diyor.
"Biz işimize bakarız."
Bu cevabı verirken en küçük yapmacık yok, şov yok. Sadece işini düşünen biri. Oleg Blohin geliyor o sırada. Ukrayna ve dünyanın en büyük futbolcularından biri. Takımında oynadığı 432 maçta 211 gol atmış. Kalecilerin korkulu rüyası. Bu maçların sonuçlarını yazmayacağım.
Ne var ki o günün futbolundan bugüne değişen çok şey var. O günlerde Beşiktaş'ta yabancı sayısı yok denecek kadar az ve kalite düşük. Kiev'de öyle ancak kalite çok yüksek.
Köprülerin altından çok sular aktı şimdi. Kara Kartal kalitesi yüksek yabancılarla dolu.
Kiev hemen hemen çağa uymuş, ne var ki çıta çok aşağılara inmiş bu koşullarda.
Günün Beşiktaş'ı galibiyete koşar, hem de kolay koşar.
Bu statla, bu hırsla, bu beklenti ile.
Haydi Kartal, haydi Kartal haydi. Fark atmanın tam zamanı şimdi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025