Fransa'nın İstanbul Büyük Elçisi Bonpar'ın 26 nisan 1914 tarihli teli: "?Selanik'ten gelip, Türk kıyılarına çıkan binlerce Türk mülteci oralara tam bir yoksulluk içinde varmaktadırlar. Sebebi onların Makedonya'dan çıkmadan önce her şeylerinin alınmış olmasıdır. Bulgaristan' dan gelenler ise yalnız yeni ilhak olunan yerlerden değil,fakat bilhassa eski krallık topraklarından geliyorlar. Sofya Hükümeti orasını,o ana kadar vücutlarına göz yumulmuş olan Müslüman ahaliden temizlemeğe karar vermişe benziyor. Türk göçmenleri görmüş ve bizzat hüküm verecek durumda bulunmuş olan Fransız'ların sözlerine göre mülteciler, avcılar tarafından kovalanmış ve nihayet bir sığınak bulmuş hayvanlar gibi gelmektedirler? Türlü Balkan Devletleri bu işte ayni sert kabalıkta ve şahsi haklara insaniyet kaidelerini ayni derecede tanımamazlıkla hareket etmektedirler? Zulüm ve baskılarda Türklerle, Bulgarlar hile ve oyunlara tenezzül etmiyorlar. Birbirlerine karşı hareketlerde sızlanmayı ve şikâyeti fuzuli sayıyorlar. Kurnaz olan Rumlar ise zor ve zulümlerini daha iyi saklıyorlar??.Balkanlar barışını yeniden tehlikeye düşürecek bir coşkunluğun önüne geçmek için Avrupa'nın Belgrat, Sofya, Atina ve İstanbul'a ihtarda bulunulması faydalı olur?."Bonpar, 27 Nisan 1914 de Paris'e şunları teller: "Yunan Hükümeti Makedonya'nın Türklerden boşaltılması için hiçbir şeyi ihmal etmemektedir. Fakat Anadolu'daki Rum halkı için her harekata protesto da bulunmaktan çekinmemektedir?"İttihat Terakki partisi iktidar olduğu zaman Osmanlı İmparatorluğunun iç ve dış siyaseti çok bozuktur. Mali ve ekonomik durumda hiç iyi değildir. Maliyenin, devletin memurunun ücretini ödeyecek gücü yoktur. Maaşların ödenmesi için Fransa'dan dış borç almayı düşünür. Devletin idari ve ekonomik alanlarda yapmak istediği reform ve yeniliklerin yapılanmasında en güvendikleri devlet de Fransa dır. Sanayileşmiş Avrupa Büyük Devletleri,ticari ve Pazar rekabeti,dünyadaki hammadde kaynakları nedeni ile guruplaşmışlardı. Taraflar savaş için var güçleri ile silahlanmakta idi. Gurupları meydana getiren devletlerin hepside Berlin konferansı kararlarında imzası olan devletlerdi. Enver Paşa hariç İttihat Terakki önderlerini hepsinin de bu gergin dönemde en çok güvendikleri devlet Fransa dır. Fransa ile Siyasi ve askeri bir anlaşma yapmak için diplomatik temas dahi kurmuşlardı. Fakat savaştan önce, İstanbul'daki Fransız Büyükelçisi Bonpar'ın gönderdiği raporları görmemezlikten gelerek Osmanlı- Yuna siyasi gerginliğinin en şiddetli zamanında Yunanistan'ın yanında yer almıştır. İngiltere Almanya ve Avusturya'ya Baltık denizinde çıkacak bir savaşta abluka uygulayabilmek için Akdeniz'deki donanmasını çekmişti. Akdeniz de Üçlü Bağlaşma Devletleri gurubunun kuvvetini oluşturan İtalya ve Adriyatik Denizindeki Avusturya donanmasına karşı Yunan Filosundan faydalanmak istiyordu. Bu nedenledir ki Fransa Yunanistan'ı tutarak Osmanlıyı borçlanma konusunda tehdide başlar. Bu tehdit iki yönlüdür. Birincisi, Osmanlı'nın, Ege Adalarını Yunanistan'a terk etmesini. İkincisi ise Osmanlı baskısı ile Anadoludan Ege Adalarına ve Yunanistan'a göçmeye başlayan Rum göçünün durdurulmasıdır. Yoksa borç parada yoktur.Anlaşma Gurubu Devletleri, Yunan Donanmasının Fransa'ya Akdeniz'de yardımını sağlamak için İngiliz Gazeteci Dillon Yunanistan ile Osmanlı arasında aracılık yapması için görevlendirilir. Dillon, Osmanlı yöneticileri ile temasa geçerek Oniki Adanın İtalyanlardan alınarak Yunanlılara verilmesini ister. Bu iş gerçekleştiği takdirde Osmanlı yöneticilerine Sakız adasının da kendilerine verileceğini bildirir. Bu konuda Dillon ile Talat Bey arasında şu görüşmeler yapılır:"" Osmanlının adlar üzerindeki egemenliğinin Yunanistan'ca tanınmasına dayanan bir anlaşmanın yapılması,iki yanın birbirlerinin toprak bütünlüğünü tanıması, göçler zamanında suç işleyenlerin cezalandırılması"" Talat bey bu tip bir anlaşmaya taraftardır.Dillon Wenizelos'a da şu öneriyi götürür:""Osmanlı Adalar üzerinde sözde bir hükümranlık muhafaza edecek, Eğer Yunanistan bunu kabul etmezse Türkiye daha da fedakârlıkta bulunacak. Çünkü Adaların karşısındaki Anadolu kıyılarında Rum kalmamıştır"
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
- Erzincan ateşkesi ve sonucu / 14.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011