Bildiğiniz üzere yakın zamana kadar yedikleri, içtikleri ayrı gitmeyen AKP ve Gülen Cemaati, bir gecede birbirlerine düşman oldular. Küslük başlar başlamaz beddualar edildi, kirli çoraplar ortaya döküldü ve destekçiler, bu iki gruptan birini seçmek zorunda bırakıldılar.Bu kirli savaşta, herkes senelerini birlikte geçirdiği insanlara sayıp dökerken bizler, Allah'a binlerce kez şükürler olsun, öyle basiret sahibi bir liderin arkasındayız ki; Prof. Dr. Haydar Baş sayesinde inandıklarımızdan zerre taviz vermedik. Birileri acınası bir halde saf değiştirmekle meşgulken, bizler en başından beri doğru oluşumuzun ve dik duruşumuzun haklı gururunu yaşamakla meşguldük.Şimdi gelin, bu kavga sonrasında gülünç bir şekilde birbirlerinden farklı olduklarını iddia eden AKP ve Gülen Cemaati'nin özlerinde birbirlerine ne kadar benzediklerinden bahsedelim. Fethullah Gülen'in 1998'de Papa'ya yazdığı mektup, "Papa Cenapları" ifadesiyle başlıyor; Erdoğan'ın 2014'te Papa'ya yazdığı mektup, "Kutsiyetpenahları Papa Fransuva" ile...Gülen, mektubunda üç büyük dinden bahsediyor; Erdoğan, 2002 seçimi öncesi Of'ta dört tane hak din olduğunu söylüyor.Gülen, Türkiye'de Dinlerarası Diyalog misyonunun bir parçası olarak bulunmaktan gurur duyduğunu söylüyor; Erdoğan, Türkiye'nin, Medeniyetler İttifakı'nın eşbakanı olduğunu ilan ediyor.İkisi de mektuplarında inanılmaz bir istek ve arzuyla Papa'yı Türkiye'ye davet ediyor, Türk halkının bu ziyaretten ziyadesiyle memnun kalacağını iddia ediyorlar.Ben bir Türk vatandaşı olarak buradan ilan ediyorum ki bu ziyaretten zerre kadar memnun değilim. Sadece bu ziyaretten mi? Hayır. Ülkemin Cumhurbaşkanının ve belli bir güruhu peşinde sürükleyen güya dini bir liderin, imanlarını tehlikeye sokan bu tür ifadeleri son derece rahat bir şekilde kullanmalarından son derece rahatsızım. İslam dinini dillerinden düşürmeyip kitleleri uyuşturan bu insanların, "Allah katında tek din İslam'dır" ayetine rağmen gayet normalmişçesine "üç/dört hak din"in varlığından bahsedebiliyor oluşlarından rahatsızım.Papa'nın, önceki gelişinden evvel Peygamberime ağza alınmayacak laflar söylemiş olmasına rağmen Erdoğan tarafından uçağın merdivenlerinde büyük bir hürmetle karşılanmasından rahatsızım.Ama en çok da bu olanların halkımız tarafından normal karşılanmasından rahatsızım.Size ne oldu, söyleyin Allah aşkına? Erdoğan'ın, "Papa'yla farklı düşündüğümüz neredeyse hiçbir konu yok" deyişine, Gülen'in Kelime-i Tevhid'in ikinci kısmını gereksiz görüşüne, Gülen'in sağ kolunun "Hıristiyan ve Yahudilerle Amentü'de ittifakımız" olduğu iddiasına ve inanamadığımız daha bir sürü şeye nasıl olur da böyle tepkisiz kalırsınız? Senelerdir din kisvesi altında AKP ve Cemaat'in önlerine koyduğu tüm yalanları sorgusuz sualsiz kabul edenlere, Müslüman olduğunu iddia edip liderlerinin İslam'la bağdaşmayan icraat ve söylemlerini arsızca savunmaya çalışanlara sözüm...1998'de Gülen'in Papa'ya yazdığı mektupla, 2014'te Erdoğan'ın Papa'ya yazdığı mektup arasında hiçbir fark yoktur, ikisi de İslam'a aykırıdır. Peygamberimizin davet mektuplarıyla Erdoğan ve Gülen'in mektuplarını karşılaştırın; bakın bakalım aralarında tek bir benzerlik bulabilecek misiniz? Biri Papa'nın neredeyse elini öpecek, diğeri Papa tarafından alnından öpülüyor. Üstelik her şey fotoğraflarla, videolarla ayan beyan ortada.Tüm bunlara rağmen iki tarafın farklı amaçlara hizmet ettiğini söylemeye devam edenler sadece kendilerini kandırıyorlar. İslam davası diyerek peşinden gittiğiniz bu adamların, İslam umurlarında bile değil. Onların davası, Haçlı'ya yaranma davası.Kişi, ahirette sevdiğiyle birlikte olacak. Haydi, Erdoğan ve Gülen, hallerinden gayet memnun görünüyorlar. Peki, siz, ahirette Papa'yla haşrolunmaya gerçekten razı mısınız?
Nuray Şenaslan / diğer yazıları
- Haydar Hoca'nın yetiştirdiği gençliği bilir misiniz? / 18.03.2015
- Gelecek nesiller tarafından nasıl anılmak istersiniz? / 05.03.2015
- Asıl mesele insan meselesi / 19.02.2015
- Asıl ütopya burada! / 14.02.2015
- Karar verme zamanı / 04.02.2015
- Alevi canlara selam olsun / 07.01.2015
- Mevlanayı anarken yüzünüz hiç kızarmadı mı? / 04.01.2015
- Sonsuz bir ummanı müjdeleyen lider / 19.12.2014
- Ayrıştırmaya çalışanlara inat birliğimizi haykıralım! / 11.12.2014
- Bu yapılanların dindeki yeri nedir? / 04.12.2014
- Gelecek nesiller tarafından nasıl anılmak istersiniz? / 05.03.2015
- Asıl mesele insan meselesi / 19.02.2015
- Asıl ütopya burada! / 14.02.2015
- Karar verme zamanı / 04.02.2015
- Alevi canlara selam olsun / 07.01.2015
- Mevlanayı anarken yüzünüz hiç kızarmadı mı? / 04.01.2015
- Sonsuz bir ummanı müjdeleyen lider / 19.12.2014
- Ayrıştırmaya çalışanlara inat birliğimizi haykıralım! / 11.12.2014
- Bu yapılanların dindeki yeri nedir? / 04.12.2014