Şahsen AKP'nin çıkardığı çok eski, az eski ve yeni başkanlarının her konuşmalarında onlarca itiraflarına tanık oluyorum. Artı yapmadıkları şeyi söylüyorlar. Artı yapamayacakları şeyleri hedef gösteriyorlar. Sadece şu cumhurbaşkanlığı seçimlerinde konuşulanları alkışlamak yerine düşüneniz bile? Ne dediğimi anlardınız?Erdoğan, cumhurbaşkanı seçildi. AKP başkanı ve başbakan kim olacak, sorusunu günlerce tartıştık. Davutoğlu oldu. Aslında merak edilen bu soru değildi. Ya! Yeni başbakan, milletin iradesinde mi olacak? Yoksa Çankaya'nın iradesinde mi?Cevabı cumhurbaşkanı Erdoğan veriyordu; "Şunu açıkça ifade ediyorum, o bir emanetçi değildir" Evet, yeni başbakan emanetçi değildir. Ya! Emir eridir. İspatı da; "Erdoğan'ın "katılmayacağım" dediği, adli yıl açılışına, "o katılmıyorsa, ben de katılmam" mantığıyla hareket etmeleridir. Söz buraya gelmişken! Abdullah Gül'de hem kısa başbakanlığında, hem de uzun cumhurbaşkanlığında bu mantığı sergiledi. "Çankaya noteri" tanımlamaları bir taraf? Eğer Sayın Gül, Danıştay protestosunda Erdoğan'ın peşine takılıp, salondan çıkmasaydı, hak, hukuk, adalet, eşit mesafe vs. gibi söylemlerine bir müddet sonra kendisi de inanırdı. Ama bir cumhurbaşkanı, başbakanın peşine takılıyorsa? "Kusura bakmasın" derler.Ve Erdoğan diyor ki; "biz, bugün yeni bir sayfa açalım, dargınlıkları, gerilimleri, kamplaşmaları ve kutuplaşmaları bir kenara bırakalım?"Lafa bakınca alkışlanacak bir cümle ve alkışlanacak bir mantık. Ama söyleyene bakınca, ister istemez, "yok ya! Hadi ya!" diyorsun. Öylede oldu. Adli yıl açılışında, devletin zirvesindeki Erdoğan yeni bir sayfa açamadı, dargınlıkları bir tarafa bırakamadı, kinine ve kibrine esir oldu. " o varsa ben yoğum" sözünü Çankaya'ya taşıdı.Ana muhalefet (CHP) partisi Erdoğan'a kızgındı; "Yemin törenine katılmayacağım" dedi. "Yeni bir sayfa açalım, dargınlıkları, gerilimleri, kamplaşmaları ve kutuplaşmaları bir kenara bırakalım" mantığındaki Erdoğan, cevabı yapıştırdı; "Gelmezsen gelme!". Bu mantık medyaya da yansıdı. Köşkte resepsiyon veriliyor. Seçilmiş, sevilmiş, iyice beslenmiş medya gurupları, yazar, çizer takımı hazırolda? "Hazırolu" en iyi olan Aydın Doğan'dı. Sanat dünyası mı? Gözler Sezen Aksu'yu ararken Petek Hanım çoktan Erdoğan'ın karşısına geçmişti bile?Buraya kadar yazdıklarımı atın bir kenara? Yok sayın. Sadece şu cümleyi düşünün ve arkadaşlarınızla etüt edin. Şahsen çok anlamlı ve doğru tespit?Cümle şu; "Tarih, davasına ihanet edenlerin nasıl onursuzca yok olup, gittiğinin örnekleriyle doludur (?) Başkalarının oyuncağı olanlar çoktan unutuldular."Evet, bu cümleyi Erbakan değil cumhurbaşkanlığının ilk gününde Erdoğan söylüyordu. Bakalım tarih ne diyecek?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025
- Boykotun babasını yaptılar, yapıyorlar / 04.04.2025
- Erdoğan’ın ‘Filistin’ nöbeti / 03.04.2025
- İktidar sanki hiç sandık gelmeyecekmiş gibi hareket ediyor / 01.04.2025
- İslam dünyasında bayram! / 31.03.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025
- Boykotun babasını yaptılar, yapıyorlar / 04.04.2025
- Erdoğan’ın ‘Filistin’ nöbeti / 03.04.2025
- İktidar sanki hiç sandık gelmeyecekmiş gibi hareket ediyor / 01.04.2025
- İslam dünyasında bayram! / 31.03.2025