Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Av. Hüseyin Baş'ın her konuşması, gerçekten altı çizilmesi gereken konular. Zaten O'nun yaptığı açıklamaları gerek iktidar gerek muhalefet çok yakından takip ediyor. Ucundan kulağından, yarım yamalak da olsa aşırarak kendilerine malzeme yapmaya çalışıyorlar.
Son olarak göçmen konusunda, ÖTV konusunda, açıkça Sayın Genel Başkan'ın ifadelerini taklit etmeye çalıştıklarını belli ettiler.
BTP lideri, Karabük İl Kongresi'nde gerçekten çok mühim konulara değindi.
Cumhur İttifakı'nın seçim barajını yüzde 10'dan yüzde 7'ye düşürmesini değerlendiren BTP Lideri, seçim barajının hiç de adil bir düşünce olmadığını, seçmenin oyunun oranı ne olursa olsun mutlaka Millet Meclisi'nde temsil edilmesi gerektiğini şu çarpıcı ifadelerle ortaya koydu:
"Siyasi partiler sonuç olarak milletin partisidir. Bu milletin tercih ettiği, içinde bulunmak istediği partilerdir. O zaman bu siyasi partilerin tamamının temsil kabiliyetini Meclis'te ortaya koyalım. Bütün siyasi partiler TBMM'de olabilsin. Şimdi ben 10 bin tane veya 10 milyon tane oy aldım... Ben Türk vatandaşı değil miyim? Hepimiz bir fikre, inanca, ideale sahip değil miyiz? Bu idealin Meclis'te söz sahibi olması, Meclis'te temsil edilebilmesi için ille de şu kadar oy alabilmesi gerekiyor diye bir durum söz konusu olabilir mi? Bunun demokraside bir yeri mi var? Yok. O zaman bunun da çözümünü istiyorlarsa yine BTP ile birlikte olmak zorundalar."
Konuşmalarının devamında aslında ülkenin çözümünün var olduğunu, ancak iktidar sahiplerinin niyetlerinin yapmak olmadığını şöyle dile getirdi:
"Bu ülkenin ekonomik olarak çok büyük sorunları yok arkadaşlar. Bu ülkedeki israf ekonomisi, adaletsizlik, insana kıymet vermemezlik ortadan kalksın, Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayalım... Milli Ekonomi Modeli derken bir ütopyadan bahsetmiyoruz... Milli paramızın sahibi olmaktan bahsediyoruz, millete para vermekten bahsediyoruz, zor bir şeyden bahsetmiyoruz. Bunu diğer siyasiler yapamaz da demiyorum. Onların bunu yapmaya niyetleri yok. Ben bu taraftan bakınca Türkiye'nin öyle büyük bir sorunu olduğunu da görmüyorum. Zor bir şey de istemiyoruz. Tek istediğimiz milletinize dönün, milletinizle birlikte olun. Bu milletle birlikte olursanız, bu millet bu ekonomiyi kalkındırır. Bunu biz yaparız diyoruz. Niye diyoruz? Bizim elimizde Milli Ekonomi Modeli var. Bir söz vardır, 'Rüzgâr kapitalisttir, zayıf olanı ezer, yağmur komünisttir herkese eşit yağar' derler. Şimdi bizim ne yağmura, ne rüzgâra ihtiyacımız var. Biz bağımsızlığın güneşini arkamıza aldık, milli ekonominin, Atatürk'ün güneşini arkamıza aldık yürüyoruz ve yolun sonunda da iktidara ulaşacağız. O rüzgâr bekleyenler, yağmur bekleyenler daha çok beklesinler. Bizim hiçbirine ihtiyacımız yok, hiç endişeniz olmasın."
Görünen o ki siyasete farklı bir hava katan BTP Lideri bir yandan milletimizin umudu olduğunu fark ettirecek, bir yandan da her fırsatta çözüm önerilerini anlatarak yüreklerimize su serpecektir.
İyi ki varsın Bağımsız Türkiye Partisi. İyi ki varsın Av. Hüseyin Baş. İyi ki varsınız Ona gönül verenler.
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025