ABD ajansı AP'nin (Associated Press) 11 Eylül 2001'de ABD'de yaşanan, suçlu olarak El-Kaide örgütünün gösterildiği terör olayları sonrası, dünya genelinde yapılan suç oranları konusundaki araştırmaları haber yaptı. Haberde çok ilginç (!) veriler, tespitler ve yorumlar vardı. Ve bu haberde öne çıkan ülke ise (maalesef) ülkemizdi. 11 Eylül demişken; ABD suçlu olarak El-Kaide örgütünü gösterdi. Bu saldırılar sonrası ABD vatandaşları arasında yapılan anketlerde Müslümanları terörist, potansiyel suçlu görme oranı %64 olarak çıktı. 11 Eylül üzerinden 10 yıl geçti. Yıkılan ikiz kuleler ve diğer saldırılarla ilgili terör uzmanları, yüksek inşaat mühendisleri, bilimsel bazı kuruluşlar, ABD gibi bir ülkede 12 uçağın aynı anda nasıl ele geçirildiğini, uçuş güzergâhlarından saptıklarının nasıl tespit edilemediğini hala tartışıyorlar. Yine dünya çapında yüksek inşaat mühendislerinin yaptıkları tespitler, ikiz kulelerin uçak dalışıyla yıkılamayacağını, binaların temelinde meydana gelen patlamalarla çöktüğünü, yıkıntılarda yapılan incelemelerde farklı patlayıcı madde türlerine rastlandığını vs. açıkladılar. Ama suçlu El-Kaide. Kim tarafından, kime hizmet için kurulduğu tartışılan bir örgüt. Tabi bu örgüt şahsında asıl suçlanan Müslümanlar ve bu bahaneyle orta doğuya yerleşen bir ABD var karşımızda. Dünyadaki suç oranları hakkında AP'nin yaptığı habere dönersek; 11 Eylül 2001'den bu yana dünya genelinde 35 bin 117 kişinin "terörist" suçlamasından hüküm giydiği açıklanıyor. ABD ajansı AP'nin haberindeki en çarpıcı veri ise, bu sayının yaklaşık üçte birinin Türkiye'den olması.Yapılan araştırmada; Dünya nüfusunun yüzde 70'ini oluşturan 66 ülkeden elde edilen verilere göre son 10 yıl içinde toplam 35 bin 117 kişi terör suçundan hüküm giyerken, 119.044 kişi de tutuklandı. Bazı ülkelerin AP'nin veri talebini reddettiği ve bu nedenle haberdeki rakamın gerçekte daha fazla olduğu belirtildi.Araştırmanın Türkiye ile ilgili bölümüne gelirsek, bir Türk vatandaşı, bir Müslüman olarak bu hale düşmemeliydik. Ya hu! Yalan haber yapmıştırlar, diyen olabilir. Evet, ben de ne ABD'ye, ne AB'ye güvenirim. Ülkemiz ve diğer İslam coğrafyasıyla ilgili alacakları en iyimser kararlarda bile bir art niyet ararım. Çünkü tarih bunun böyle olduğunu binlerce kez kaydetti. Ama bu ülkede yaşıyoruz. Dalga dalga insanlar tutuklanıyor. Hatta ordunun, komuta kademesinin neredeyse üçte biri tutuklu. Yazarı-çizeri, fikir adamı, bilim adamı içerde. Biliyorsunuz. Haberleri yalan olmayabilir. Niyetlerinin yalan, maksatlarının ise aleyhimize olduğu kesin. Çünkü haberde öne çıkan bölücü örgüt taraftarları ve bu taraftarların basit (!) eylemler neticesinde terör suçlamasıyla içeri alınması işleniyor. Gerçek öyle mi? Değil. Bölücü örgüt üyesi ve destekçisi olmaktan birçok kişi tutuklandı ama bu bahsedilen rakamın çok az bir kısmını oluşturuyor. Daha geçen gün, özerklik ilanı yapan, her ortamda ülkemi tehdit eden, açıkça PKK ve Apo'nun sözcülüğü yapan Aysel Tuğluk, geçmişte bu konularla ilgili yargılandığı davadan beraat etti? Rapora dönersek; Türkiye açık ara dünya lideri! Diyorlar. Türkiye 12 bin 897 mahkûmiyet kararı ile dünya genelindeki toplam rakamın üçte birine sahip. Türkiye'de 2006 yılında çıkarılan yeni anti-terör yasası ile mahkûmiyet kararlarının korkunç derecede arttığı; 2005 yılında sadece 273 olan sayının, 2009 yılında 6 bin 345'e çıktığı belirtiliyor. (O günlerde açılım başlatmıştı iktidar. Mobil mahkemeler beraat veriyordu dağdan gelenlere hatırlarsanız) Bu raporun dikkat çeken bir tarafı da, bu günlerde Arap baharı (!) seferinden dönen Başbakan R. T. Erdoğan ile ilgili. Ajans Erdoğan'ın "güvenlik ile özgürlük arasındaki dengeden asla ödün vermedik" sözlerine yer verdikten sonra ilginç bir kıyas yapıyor; "Arap coğrafyasında yaşanan gelişmeler sonucu devrilen ve "diktatör" olarak nitelenen liderlerin yönetimlerinde bile, Türkiye'den çok daha az kişi "terör suçlaması" ile yargılanmış ya da hüküm giymiş durumda." Onlar varsın kendi ölçü, istek ve arzularına göre istedikleri kıyası yapsın. Pekte önemli değil. Yeter ki, millet olarak, devlet olarak kendi kıstaslarımıza göre, kendi ölçülerimize göre kendi kıyaslarımızı yapıp, ölçülerimizi ortaya koyalım. Ona göre, hem içeride, hem dışarıda duruş gösterelim. O zaman herkes hizaya gelir?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Kenan Evren dirildi de haberimiz mi? / 28.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025