Bir hayal peşinde -2-

(...dünden devam)

Tarımda olduğu gibi her bir mühendis ve teknik eleman ülkenin kalkınması için önemlidir. 100 binin üzerinde mühendis tek bir gurup şeklinde 'kaldırım mühendisi' haline dönüştürülmüştür. Kaynakları sınırsız ülkemizde idareci yoksunluğu yaşandığı bir gerçektir. Ama Türk milleti ortaya çıkan, geçmişte bir işe yaramamış, iktidarken bir varlık gösterememiş, bakanlıklarda pasif kalmış, muhalefette başarısız olmuş hiçbir şeye bir çözümü olamamış, "ben daha çok dış kaynak bulacağım halkıma daha çok kredi sağlayacağım" diyerek vaatler verenlerin peşinde hatırlayanları çok olacaktır. 

CHP ve MHP koalisyonunda 15 milyar dolar kredi bulacağım diyen şahıs, Sayın Bahçeli'nin teklifi ile maliyenin başına getirilmişti. Tabii beraberinde IMF adına 15 emirle beraber. Dünyada tefeci çok, hepsi koşa koşa borç verip hem faiz, hem de kaynaklarımızı talan peşinde. 

Beni esas üzen vatanperver gözüken, sanki çözümü arıyor havalarında çıkarcı basın, elbette en fazla TV kanalları her türlü sorun arasında, ekranlarda bunları konuşturuyor ve çözüm arama numarası sürdürüyor. Konuşmacıların çözüm için de sadece biz çözeceğiz cümlesi, hep borç tenkitleri, netice çözümün sadece kredi olduğu gerçeği. 

Bu kadar gafil hale getirilmiş bir ülkede  arazileri yok edilen bir ülkede yaşamak elem vericidir. Öncelikle tarımda işsizlik sorununun çözülmesi, halkımızın refah ve mutluluğunun sağlanması şarttır. İşe göre insan değil, insana göre iş tanzimi yapılmalıdır. 

BTP (Bağımsız Türkiye Partisi)'nin sloganında ve sözünde herkese iş vardır. Başkalarından farkı ve yıllardır iddiası herkese budur. Her türlü kaynak ve projeler hazırdır. İktidara gelir gelmez Meclis yemini ile başlayacak görev dağılımı ile diplomasını getiren herkes birkaç ay içinde işinin başında en az 10.000 TL maaşı ile  başlayacaktır. 

Görev almış olan Bakanlık, Allah'ın izniyle konusunda müracaatları alıp gereğini yapacaktır. Bu, MEM (Milli Ekomi Modeli)'nin sosyal devlet uygulamasıdır. sadece bir satır arası bilgisidir. 

Başka haklarımız da vardır. En önemlisi insan yetiştirme ve eğitimidir. Eğitime gelince bu devletin görevidir. Yani insan hakkı deyince doğumdan ölüme her ferdin hakkıdır. Üniversite sınavsız, dediğimizde bunun çok çeşitli sebepleri vardı. Şu anda herkes bu sınav dengesizliğinin farkına vardı. Yıllardır çekilen çileler gün ışığına çıktı. Sınavın en önemli zararı psikolojik yıkımdır. Dilediği konuda fakülteye giremeyen öğrenci ister istemez açıkta kalmamak için üniversiteye girse bile tatmin olmadan  alacağı diploma geçimini sağlamaya dahi yetmiyorsa, hangi hevesle derslerine sahip olabilecektir. Diplomasını alsa da işsiz kalıyorsa, emeklerinin karşılığını göremezlerse bütün verimlilik ortadan kalkar, sıradan bir vatandaş olarak şimdiki gibi kredi kartları ile borç ve faizlerle mücadeleye devam eder, kim borçlanmaya göz yumarsa o partiye oy verir... 20 yıldır işsizliğin çözümü bilinmektedir. Daha anlatmaktan utanırım.     

Sadece gençlerin değil, lise mezunu olmuş fakat yüksek tahsil arzu etmiş ama hayat şartları dolayısı ile mağdur olmuş, yapamamış herkesin üniversite tahsiline de hakkı vardır. Eğer demokrasi varsa, yani insan hakları varsa... 

Bu nedenle ben diyorum ki, isteyen herkes istediği üniversitede okuyabilmeli, gençler eğitim olarak seçtikleri branşlarda tahsillerine devam ederken, ailenin diğer fertleri kendilerine uygun fakültelerde eğitimlerini açıktan (çocuklarının bu dönemde yaptıkları şekilde) yapabilmeli. 

Herkesin yüksek tahsil yapmasının  önemi tartışılamaz. Bunun topluma faydası elbette büyüktür. Pek çok kabiliyet ve proje ortaya çıkacaktır. Öncelikle Türk milleti süper bir zeka gücüne sahiptir. BTP'nin 'sınavsız üniversite' projesi ve Milli Ekonomi ve Sosyal Devlet Projeleri ile ülke en kısa zamanda harikalar yaratacak güçte olacaktır. Faiz yok, destek sınırsız... Ve her kesime Asgari ücret şimdilik 10 bin lira net vaat olduğuna göre ne denir ki, çözüm Milli Ekonomi Modeli.

Baştan üreticiye destek ve büyük oranda ucuz imalat ve başından sonuna kadar her adımda devlet desteği sonunda tüketiciye kavuştuğunda ucuz hale gelmiş bir üretim. Yani bir kaç hafta içinde hayat 10 misli refaha kavuşacak, bir halk topluluğu oluşacaktır. Sizce bunu sağlayacak hangi parti olabilir! Bütün borçlarınızdan, faizlerinizden sizi kim kurtarabilir. Ben sizlere projenin bir sahifesinden sadece bir satır arasını gösterdim. Yüzlerce sayfadan, lütfen siz bir paragraf seçin ve okuyun, bunu vatanınız için yapın. 

Her paragrafta çözümler karşınıza çıkacaktır. Aslında en başında kaynaklar gelir ki, burada kaynakların ne olduğunu ve nasıl kullanacağınız net ve açıktır. Ülkemiz bizi kıyamete kadar yaşatacak güce sahiptir, gerisi akıl işidir.