Demokrasi bir devlet için şimdiye kadar görülmüş idarelerin en son tutulan örneklerinden biri.
Nedeni insan haklarına önem veriyor olması.
Aslında hiç bir ülkede teoride yazıldığı gibi uygulanamayan bir idare tarzı.
Bana göre çamurdan farksız bir yapıya sahip. Herkese, daha doğrusu her topluluğa göre şekillendirilen bir çamur yığını.
Her ülke bu çamuru seçtiği idarecilerle şekillendirip onların hazırladığı anayasa denen kurallarla ülkelerinde demokrasiyi yaşıyorlar. Önemli olan demokrasinin çamurunda eşitlik olmazsa ona demokrasi demek mümkün olamaz.
Bakıldığında hiçbirinde insanlar eşit olamamışlardır.
Çaresiz kötünün iyisine hep birlikte dünya şartlarında katlanmak durumundayız.
Ama demokrasinin olmazsa olmazı, Anayasaların hepsinde en ön sayfasında yazılan insan hakları ve eşitliktir.
Zamanımızda ilkokul sırasındaki bir çocuk bile en azından bunun yalan olduğunu anlayacak ve idrak edecek zekaya sahiptir.
1982 darbesini yerden yere çalanlar ve onun anayasasını ortadan kaldıranlara soruyorum; Sırf koalisyonu kaldırmak için (kararlarda gecikmeler nedeni veya teröre bulaşan, kapatılamayan grupları aradan çıkarma gayesi ile) dört darbeci paşanın parlak zekasının sonucu ortaya çıkan yüzde 10 seçim barajının, demokrasi ile ilgisi nedir?
Her şey değiştiği halde insan haklarına ve demokrasiye kesinlikle aykırı bu kural neden hala yerindedir?
Her ferdin seçim hakkının bir değeri olmak zorundadır. Bu nedenle her siyasi görüşün mecliste, seçimde aldığı oy miktarı ile temsili, demokratiktir. İktidar ve meclise giren muhalefet resmen rey hırsızı durumuna düşmektedir.
Demokrasiye ve insan haklarına yakışmayan seçim sistemini değiştirmeyen bir ülkede ne iktidar ne de muhalefet görevini yapamamaktadır.
Seçime layık olamayanlar elbet bunun bedelini şu anda olduğu gibi yaşayacaklardır.
Yüzü aşkın partinin içinde bulunduğu bir ülkede gruba girmeyen veya kasıtlı alınmayan partilerin baraj altında kalması, daha doğrusu bırakılması ise önceki hırsızlık suçunu iki gruba paylaştırmaktan başka bir davranış değildir.
Halkı iki grup arasında paylaştıracak bu sistemin koalisyondan daha fazla kötü olduğu bir gerçektir. Birinde herkes gücü miktarında temsil edilir. Barajı sıfırlamayan son uygulamada, grubu oluşturan partiler, grup harici partilerin seçme ve seçilme hakkını hiçe sayıp, resmen gasp edecektir.
Devlet olmak için önce adalet şarttır.
Demokrasilerde kişi hakkı anayasal garantidir. Herkes için baraj sıfırlanmalı kişiye saygı yerine getirilmelidir. Fert olarak hakkını aramak görevimizdir. Elbet aranmayan hak. Bulunamaz. Verilmeyen hak da zülümdür.
- Bir hayal peşinde -2- / 18.02.2021
- Bir hayal peşinde -1- / 17.02.2021
- Aşının özü / 22.12.2020
- Temelsiz demokrasi / 22.10.2020
- Demokrasi çamuru / 25.09.2020
- Tecelli / 27.03.2020
- Kaynayan kazan / 06.01.2018
- Hedef yalanı / 31.12.2017
- Vatanım sen yaşa / 27.12.2017