Seçim arifesinde, Kandil'de bir süpürge harekatı iyi gelebilir! Kerkük için de bir "aspirin tedavisi" bulunabilir!. Bush'un yanaşması Barzani, Ankara üzerine kararlı yürüyüşten aldığı olumlu sonuçları, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda gıyapta bir şükür namazı ile yâd etti... Barzani, yabancı bandra ile Ankara'nın ambargosunu kırarak uçaklarını Türk semalarından hava alanlarına indirmeyi başarıyor. Havaalanında namaz yeri mevcut olmasına karşılık, adamlarının havaalanının üzerinde secdeye durması, Barzani'nin sancağını vatanın bağrına çakması anlamındadır ve bu vaziyet, bir çok şekilde, sermaye sızıntısı ile zaten mevcuttur. Bunun sebebi "göz yumma" ile izah edilir. Bu göz yumma hadisesi de, ABD'nin Irak istilası ile paralel biçimde vardır. Dahası, Ankara'ya bu durum ABD ve AB tarafından dikte ettirilmiştir. "Göz yumacaksın!.." Başbakan bir süredir, "Göz yumamayız, duymazdan gelemeyiz" mânâsında açıklamalarla, Barzani-Talabani yanaşmalarına ve Beyaz Saray'a "serzeniş" lerde bulunuyor!.. Dün de grubunda bir "kanına dokunma" meselesinden söz etti. Şöyle dedi: "500 bini aşkın peşmergenin Güneydoğu Anadolu'da kaldığı o yıllarda ben bir genç olarak TIR'larla, kamyonlarla o bölgeye ilaç, gıda taşıyordum. Şimdi kalkıp da bu tür açıklamaları yapmaları hazmedilir bir şey değildir. O zaman bir zulümle karşı karşıyaydılar ve elimizden gelen bütün desteği Türkiye olarak verdik. Bir genç olarak bizler, sivil toplum örgütlerimizle yardımlar topladık, yardımlar götürdük. Şimdi bu tür açıklamalar duymak, gerçekten bizi rahatsız ediyor ve kanımıza dokunuyor." Yani, Tayip Erdoğan gençliğinde Saddam zulmü altında inleyip soykırımdan kaçarak Türkiye'ye sığınan, Barzani aşiretinin de içerisinde bulunduğu insanlara taşıdığı ilaç, yiyecek, giyecekleri hatırlatıyor ve şimdi yapılan "nankörlüklerin" kanına dokunduğunu söylüyor...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.