Trabzon'da Haziran sıcağıydı.
Yalçın dalgalı Karadeniz'in bu güzel şehrinin sokaklarında büyük bir heyecan yaşanıyordu.
Çünkü çok önemli bir devlet büyüğü kenti ziyaret edecekti.
Tüm hazırlıklar yapıldı.
7'den 70'e Trabzonlular sokakları hıncahınç doldurmuştu.
Ve nihayet beklenen gün geldi.
10 Haziran'da Trabzon'a Mustafa Kemal Atatürk geldi.
Sene 1937.
Üç gün kalacaktı Gazi.
Trabzon sokaklarında Atatürk'ü bekleyen coşkulu kalabalık arasında o zaman ilkokul öğrencisi olan TBMM eski Başkanı Necmettin Karaduman da vardı.
21 Temmuz 2017'de 90 yaşında vefat eden Necmettin Karaduman o gün yaşadıklarını Devrim Hacısalihoğlu ile yıllar önce yaptığı söyleşide şöyle anlatıyor:
"1937 yılında Cudi Bey İlkokulu'nda son sınıftaydım. Bütün öğrenciler, yol boyunca kümelenmişlerdi. Bir açık arabanın üzerinde, önümüzden geçti Mustafa Kemal Paşa. Pırıl pırıl bir çehre, bir masal kahramanı gibi bizim önümüzden geldi, geçti? Ama ben bununla kalmadım. Adım adım izledim. Öğrendim ki öğleden sonra belediyeyi ziyarete gelecek. Oradan da Kalepark'a geçecek.
İlk işim Kalepark'a gitmek oldu. Parka gittiğim zaman Atatürk, Tahsin Uzer, Vali ve devlet erkânı yanında, oralara koltuk koymuşlar, şehrin görevlilerinin verdiği bilgileri, talepleri dinliyordu.
Şu manzara çok ilginçti: Koca Atatürk, etrafında on, on beş devlet ileri geleni, Trabzon'un valisi filan. Ama bir tek polis memuru yok. Bir asker yok. Bu kadar halkla iç içe, toplumla iç içe bir insan."
Şimdi bir soru soralım ve hep birlikte cevabını düşünelim.
Bugün İngiliz ve Yunan ağzıyla konuşup, onların ajanlığı yapanların pompaladığı iftiralardaki gibi 'Atatürk dinsiz' ise Müslümanlığından kimsenin şüphe etmeyeceği Trabzon halkının arasında yanında koruma, polis ve asker olmadan nasıl girebiliyor?
Çünkü Atatürk onların anlattığı gibi değildir.
Atatürk, Türk milletinin içinden çıkardığı, milletimizin sahip olduğu tüm değerlere fazlasıyla sahip olan bir liderdir. Bundan dolayı tüm Anadolu gibi Trabzon da Atatürk'ü baş tacı etmiştir.
İslam konusunda her fırsatta ahkâm kesen ama camide namaz kılmaya bile onlarca korumayla giden günümüz politikacılarının ve onların şakşakçılarının Atatürk'ün bu yaptığını anlaması zor belki de imkânsızdır.
31 Ağustos'ta Trabzon'da gerçekleştirilen, 10 Eylül'de ise Gaziantep'le devam edecek olan "Atatürk Vatandır" sempozyumlarına imza atan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosu "Atatürk vatandır, Atatürk Müslüman'dır, Atatürk Peygamber torunudur" diyerek ezberleri bozarak gür bir sesle cevap veriyor.
Trabzon'u içme suyuna Atatürk kavuşturdu
Yazı uzun oldu farkındayım ama bu anekdotu da paylaşmadan geçemedim.
Trabzon'da vatandaşlar içme suyuna Atatürk'ün bu ziyaretinde verdiği talimat sayesinde kavuştuğunu da ifade edelim.
Halkın derdini dinleyen Atatürk'ten "Efendim bizim şehirde su sıkıntımız var. Şehirli, ihtiyacını meydan çeşmelerinden akan bulanık sulardan karşılıyor. Onun için, şehir suyunu bir an evvel yapmak üzere, aman bize bir yardım" diyerek su ister halk.
Atatürk hemen talimat verir ve 1939'un başında Trabzon İçme Suyu Projesi bitirilir. Belediye Atatürk'ün emriyle yapılan bu projeye bugünkü ATASU ismini koyar.
Yalçın dalgalı Karadeniz'in bu güzel şehrinin sokaklarında büyük bir heyecan yaşanıyordu.
Çünkü çok önemli bir devlet büyüğü kenti ziyaret edecekti.
Tüm hazırlıklar yapıldı.
7'den 70'e Trabzonlular sokakları hıncahınç doldurmuştu.
Ve nihayet beklenen gün geldi.
10 Haziran'da Trabzon'a Mustafa Kemal Atatürk geldi.
Sene 1937.
Üç gün kalacaktı Gazi.
Trabzon sokaklarında Atatürk'ü bekleyen coşkulu kalabalık arasında o zaman ilkokul öğrencisi olan TBMM eski Başkanı Necmettin Karaduman da vardı.
21 Temmuz 2017'de 90 yaşında vefat eden Necmettin Karaduman o gün yaşadıklarını Devrim Hacısalihoğlu ile yıllar önce yaptığı söyleşide şöyle anlatıyor:
"1937 yılında Cudi Bey İlkokulu'nda son sınıftaydım. Bütün öğrenciler, yol boyunca kümelenmişlerdi. Bir açık arabanın üzerinde, önümüzden geçti Mustafa Kemal Paşa. Pırıl pırıl bir çehre, bir masal kahramanı gibi bizim önümüzden geldi, geçti? Ama ben bununla kalmadım. Adım adım izledim. Öğrendim ki öğleden sonra belediyeyi ziyarete gelecek. Oradan da Kalepark'a geçecek.
İlk işim Kalepark'a gitmek oldu. Parka gittiğim zaman Atatürk, Tahsin Uzer, Vali ve devlet erkânı yanında, oralara koltuk koymuşlar, şehrin görevlilerinin verdiği bilgileri, talepleri dinliyordu.
Şu manzara çok ilginçti: Koca Atatürk, etrafında on, on beş devlet ileri geleni, Trabzon'un valisi filan. Ama bir tek polis memuru yok. Bir asker yok. Bu kadar halkla iç içe, toplumla iç içe bir insan."
Şimdi bir soru soralım ve hep birlikte cevabını düşünelim.
Bugün İngiliz ve Yunan ağzıyla konuşup, onların ajanlığı yapanların pompaladığı iftiralardaki gibi 'Atatürk dinsiz' ise Müslümanlığından kimsenin şüphe etmeyeceği Trabzon halkının arasında yanında koruma, polis ve asker olmadan nasıl girebiliyor?
Çünkü Atatürk onların anlattığı gibi değildir.
Atatürk, Türk milletinin içinden çıkardığı, milletimizin sahip olduğu tüm değerlere fazlasıyla sahip olan bir liderdir. Bundan dolayı tüm Anadolu gibi Trabzon da Atatürk'ü baş tacı etmiştir.
İslam konusunda her fırsatta ahkâm kesen ama camide namaz kılmaya bile onlarca korumayla giden günümüz politikacılarının ve onların şakşakçılarının Atatürk'ün bu yaptığını anlaması zor belki de imkânsızdır.
31 Ağustos'ta Trabzon'da gerçekleştirilen, 10 Eylül'de ise Gaziantep'le devam edecek olan "Atatürk Vatandır" sempozyumlarına imza atan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosu "Atatürk vatandır, Atatürk Müslüman'dır, Atatürk Peygamber torunudur" diyerek ezberleri bozarak gür bir sesle cevap veriyor.
Trabzon'u içme suyuna Atatürk kavuşturdu
Yazı uzun oldu farkındayım ama bu anekdotu da paylaşmadan geçemedim.
Trabzon'da vatandaşlar içme suyuna Atatürk'ün bu ziyaretinde verdiği talimat sayesinde kavuştuğunu da ifade edelim.
Halkın derdini dinleyen Atatürk'ten "Efendim bizim şehirde su sıkıntımız var. Şehirli, ihtiyacını meydan çeşmelerinden akan bulanık sulardan karşılıyor. Onun için, şehir suyunu bir an evvel yapmak üzere, aman bize bir yardım" diyerek su ister halk.
Atatürk hemen talimat verir ve 1939'un başında Trabzon İçme Suyu Projesi bitirilir. Belediye Atatürk'ün emriyle yapılan bu projeye bugünkü ATASU ismini koyar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024