Bu gerçeği ister okuyan açısından düşünelim isterse okunan kitap açısından düşünelim izahı oldukça zor bir durumdur.
Kur'an Allah kelamı, elbette... Kıyamet sabahına kadar yeryüzünde yaşayacak olan kullarına Yaratıcının son mesajı, amenna...
Telefonuna gelen mesajları anında açıp okuyan bu günün Müslümanı ne yazık ki Allah tarafından kendisine gelen mesajları merak etmeden, açıp okumadan, anlamadan bir ömür tüketiyor.
Binlerce mesaj ihtiva eden bu kitabın muhatapları, mesajları anlamadan sadece okuyarak ömürlerini tüketirlerse kendilerine yazık etmiş ve Kerim Kitaba da haksızlık etmiş olmazlar mı?
Biz kullar, bir birimizle konuşurken, konuşan anlaşılmak için konuştuğu, dinleyen de anlamak için dinlediği halde, bizi kendisine muhatap kılmakla şereflendiren Rabbimiz anlaşılmamak için konuşmuş olabilir mi?
Yağmurlu-yağışlı bir havada elindeki şemsiyesini kılıfından çıkarmayan ve sırılsıklam ıslanan kişinin durumuna ne kadar da benziyor Kur'an karşısındaki durum ve tutumumuz.
Batıdan gelen, bâtılı temsil eden çevrelerden üzerimize sağanak sağanak yağan her çeşit kir ve pisliğe karşı elimizdeki Kur'an şemsiyesini açmıyoruz ve her geçen zaman kirlendikçe kirleniyor ve tüm pisliklere maruz kalıyoruz.
Çıkmış olduğumuz hayat yolculuğunda, elimize tutuşturulan bu ilahi kılavuzda, çıktığımız yolun tehlikeleri sayılmış haberimiz yok, sağlıklı ve huzurlu yol almanın sırları sayılmış bilmiyoruz, önümüze çıkacak zorlukların tepelerin ve çukurların nasıl aşılacağı öğretilmiş anlamıyoruz.
Elinde eşsiz bir rehber olduğu halde, şaşmaz bir yol haritası olduğu halde, el yordamı ile yol alan ve sıkça yolunu şaşıran, derelere düşen, tepelere çarpan şaşkın bir yolcudan farkımız yok ne yazık ki.
Bizden önceki toplumların yaptıkları yanlışlar ve o sebeple başlarına gelen felaketler bir bir sayıldığı halde anlamadığımız için aynı yanlışları tekrar edip duruyoruz ve başımızı her defasında duvarlara vuruyoruz.
Kerim Kitabımızı anlaşılmadan okunan tek kitap durumundan kurtarmak için ve Yüce rabbimizden gelen mesajları layıkıyla anlamak ve gereğini yapmak için bir seferberlik ilan etmek çok mu zor ve çok mu pahalı?
Biz bu seferberliği nefsimizde ilan edelim, etrafımızda katılanlar mutlaka olacaktır.
Kur'an Allah kelamı, elbette... Kıyamet sabahına kadar yeryüzünde yaşayacak olan kullarına Yaratıcının son mesajı, amenna...
Telefonuna gelen mesajları anında açıp okuyan bu günün Müslümanı ne yazık ki Allah tarafından kendisine gelen mesajları merak etmeden, açıp okumadan, anlamadan bir ömür tüketiyor.
Binlerce mesaj ihtiva eden bu kitabın muhatapları, mesajları anlamadan sadece okuyarak ömürlerini tüketirlerse kendilerine yazık etmiş ve Kerim Kitaba da haksızlık etmiş olmazlar mı?
Biz kullar, bir birimizle konuşurken, konuşan anlaşılmak için konuştuğu, dinleyen de anlamak için dinlediği halde, bizi kendisine muhatap kılmakla şereflendiren Rabbimiz anlaşılmamak için konuşmuş olabilir mi?
Yağmurlu-yağışlı bir havada elindeki şemsiyesini kılıfından çıkarmayan ve sırılsıklam ıslanan kişinin durumuna ne kadar da benziyor Kur'an karşısındaki durum ve tutumumuz.
Batıdan gelen, bâtılı temsil eden çevrelerden üzerimize sağanak sağanak yağan her çeşit kir ve pisliğe karşı elimizdeki Kur'an şemsiyesini açmıyoruz ve her geçen zaman kirlendikçe kirleniyor ve tüm pisliklere maruz kalıyoruz.
Çıkmış olduğumuz hayat yolculuğunda, elimize tutuşturulan bu ilahi kılavuzda, çıktığımız yolun tehlikeleri sayılmış haberimiz yok, sağlıklı ve huzurlu yol almanın sırları sayılmış bilmiyoruz, önümüze çıkacak zorlukların tepelerin ve çukurların nasıl aşılacağı öğretilmiş anlamıyoruz.
Elinde eşsiz bir rehber olduğu halde, şaşmaz bir yol haritası olduğu halde, el yordamı ile yol alan ve sıkça yolunu şaşıran, derelere düşen, tepelere çarpan şaşkın bir yolcudan farkımız yok ne yazık ki.
Bizden önceki toplumların yaptıkları yanlışlar ve o sebeple başlarına gelen felaketler bir bir sayıldığı halde anlamadığımız için aynı yanlışları tekrar edip duruyoruz ve başımızı her defasında duvarlara vuruyoruz.
Kerim Kitabımızı anlaşılmadan okunan tek kitap durumundan kurtarmak için ve Yüce rabbimizden gelen mesajları layıkıyla anlamak ve gereğini yapmak için bir seferberlik ilan etmek çok mu zor ve çok mu pahalı?
Biz bu seferberliği nefsimizde ilan edelim, etrafımızda katılanlar mutlaka olacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025