Şu anda Ruslar Çeçenistan'da, İsrailliler Filistin'de büyük katliamlar yapmaktadır. Todor Zivkov zamanındaki Bulgarlar'ın katliamlarından ise hiç söz etmeyelim!
ABD'nin Afganistan'daki bombardımanlarına, Irak'taki masum halkın üzerine bomlarla saldırılarından ise dünya basını ve medyası söz etmemektedir. ABD bir taraftan İslam'ı terörist olarak ilan etmekte, diğer taraftan ise İslam mensupları adeta yok edilmeye çalışılmaktadır.
15 - ABD şimdi de «Büyük Ortadoğu» projesini ortaya koyarak diğer Müslüman devletlerini boyunduruk altına almaya çalışmaktadır.
16 - Bu büyük Ortadoğu ülkelerindeki Müslüman halkı olan devletler, zaten şu anda da az çok ABD'nin güdümünde bulunmaktadır. Ama bu güdüm şu ana kadar tatlı bir şekilde yürütülmekteydi. Şimdi ise ABD pervasızca onlara «Ya benimle olacaksınız, benim dediğim şekilde bir sistem kuracaksınız, ya da bana karşı olup, dünyadan yok olacaksınız» emrini adeta dikte etmektedir.
17 - Kısacası ABD şu anda dünyada adeta «karnı bir türlü doymayan büyük bir ejderha gibi kendine kurban aramaktadır.
Globalizasyon, yeni «ekonomik faşizm» mi?
Dünya 1930'lu yıllarda ilk kez Hitler Nazismi ve İtalyan faşizmi ile tanışmıştı. Aynı zamanda General Franko zamanında İspanya'da adeta, faşizmin pençesine düşmüş ve o türlü tarihi günlerini yaşamıştır.
«Kara Alman ırkçılığı ile İtalyan faşizmi» 2. Dünya savaşına, onunla beraber 50-60 milyon insanın ölmesine, bir o kadar yaralının da arkada kalmasına ve Avrupa'nın virane haline gelmesine sebep olmuştu.
O tür idarelere «Kara Faşizm» denmiştir. O Kara Faşizm ve Nasizm ırkçılığı - seçkin ırkı ifade etmekteydi. Ama şİmdi de bir nevi «Faşizm» uygulanmaktadır. Sadece şu andaki faşizmin dayandığı noktalar, Irkçılık değil «Ekonomik ve sosyolojik faşizm» şeklindedir. Bu tür ekonomik zorbalıklar, uygulamalar şeklinde dünyayı kasıp kavurmaktadır. Şimdiki Faşizm ikiye ayrılmaktadır. Bunun ilk yarısı:
1 - Liberal ekonomi - büyük şirketlerin dünyaya hakimiyet salması için tüm küçük imalatçıları yok etme bakımından ekonomik faşizme ve zorbalığa dönüştürülmüş,
2 - Dinsel Faşizm - Yobazlık ve fanatizm - İslam'a uygulanan yok etme işlemleri, yersiz uygulamalar ve ithamlar İslam'a karşı savaş ve bir nevi «Dini faşizmin - yobazlığın - ve fanatizmin en gelişmiş şeklini ifade etmektedir. Neoemperyalist - haçlı seferleri şeklinde yürütülmeye çalışılmaktadır.
ABD'nin yeni taktiği
Mr. George W.Bush iki ülkeyi savaşla işgal etti. Birinin işgali çok kolay oldu. İdaresi de oldukça iyi gitmektedir. Ama ikinci işgalinden sonra çıkan komplikasyonlar durumu biraz değiştirmiş oldu. İdarede çok zorluklar çıktı. Yıkılan Saddam rejiminden sonra orada tam bir kaos oluştu ve terör - kurtuluş mücadelesi - ırk ve mezhep ayrımları-eski kin ve nefretler intikam hırsları ve envai çeşit saldırılar bir araya gelip büyük bir bataklık, hatta ondan da öte ABD'liler askerleri ve müttefikleri için «büyük bir kara delik» oluştu. Bu durum böyle olunca Mr. Bush bir tornistan yaptı ve diğer devletlere doğrudan saldırı yerine, içten vurmaları, hatta ayrılıkları kullanmaya başladı.
ABD'nin Afganistan'daki bombardımanlarına, Irak'taki masum halkın üzerine bomlarla saldırılarından ise dünya basını ve medyası söz etmemektedir. ABD bir taraftan İslam'ı terörist olarak ilan etmekte, diğer taraftan ise İslam mensupları adeta yok edilmeye çalışılmaktadır.
15 - ABD şimdi de «Büyük Ortadoğu» projesini ortaya koyarak diğer Müslüman devletlerini boyunduruk altına almaya çalışmaktadır.
16 - Bu büyük Ortadoğu ülkelerindeki Müslüman halkı olan devletler, zaten şu anda da az çok ABD'nin güdümünde bulunmaktadır. Ama bu güdüm şu ana kadar tatlı bir şekilde yürütülmekteydi. Şimdi ise ABD pervasızca onlara «Ya benimle olacaksınız, benim dediğim şekilde bir sistem kuracaksınız, ya da bana karşı olup, dünyadan yok olacaksınız» emrini adeta dikte etmektedir.
17 - Kısacası ABD şu anda dünyada adeta «karnı bir türlü doymayan büyük bir ejderha gibi kendine kurban aramaktadır.
Globalizasyon, yeni «ekonomik faşizm» mi?
Dünya 1930'lu yıllarda ilk kez Hitler Nazismi ve İtalyan faşizmi ile tanışmıştı. Aynı zamanda General Franko zamanında İspanya'da adeta, faşizmin pençesine düşmüş ve o türlü tarihi günlerini yaşamıştır.
«Kara Alman ırkçılığı ile İtalyan faşizmi» 2. Dünya savaşına, onunla beraber 50-60 milyon insanın ölmesine, bir o kadar yaralının da arkada kalmasına ve Avrupa'nın virane haline gelmesine sebep olmuştu.
O tür idarelere «Kara Faşizm» denmiştir. O Kara Faşizm ve Nasizm ırkçılığı - seçkin ırkı ifade etmekteydi. Ama şİmdi de bir nevi «Faşizm» uygulanmaktadır. Sadece şu andaki faşizmin dayandığı noktalar, Irkçılık değil «Ekonomik ve sosyolojik faşizm» şeklindedir. Bu tür ekonomik zorbalıklar, uygulamalar şeklinde dünyayı kasıp kavurmaktadır. Şimdiki Faşizm ikiye ayrılmaktadır. Bunun ilk yarısı:
1 - Liberal ekonomi - büyük şirketlerin dünyaya hakimiyet salması için tüm küçük imalatçıları yok etme bakımından ekonomik faşizme ve zorbalığa dönüştürülmüş,
2 - Dinsel Faşizm - Yobazlık ve fanatizm - İslam'a uygulanan yok etme işlemleri, yersiz uygulamalar ve ithamlar İslam'a karşı savaş ve bir nevi «Dini faşizmin - yobazlığın - ve fanatizmin en gelişmiş şeklini ifade etmektedir. Neoemperyalist - haçlı seferleri şeklinde yürütülmeye çalışılmaktadır.
ABD'nin yeni taktiği
Mr. George W.Bush iki ülkeyi savaşla işgal etti. Birinin işgali çok kolay oldu. İdaresi de oldukça iyi gitmektedir. Ama ikinci işgalinden sonra çıkan komplikasyonlar durumu biraz değiştirmiş oldu. İdarede çok zorluklar çıktı. Yıkılan Saddam rejiminden sonra orada tam bir kaos oluştu ve terör - kurtuluş mücadelesi - ırk ve mezhep ayrımları-eski kin ve nefretler intikam hırsları ve envai çeşit saldırılar bir araya gelip büyük bir bataklık, hatta ondan da öte ABD'liler askerleri ve müttefikleri için «büyük bir kara delik» oluştu. Bu durum böyle olunca Mr. Bush bir tornistan yaptı ve diğer devletlere doğrudan saldırı yerine, içten vurmaları, hatta ayrılıkları kullanmaya başladı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006