AB, yeni gelişmeleri ve Türkiye-9

Ziya Gökalp'in kitaplarından bazı hatırlatmalar:

Türkleşmek - İslamlaşmak - Muasırlaşmak

Bu kitabı kısaltılmış olarak yeniden yazımıştır. Avrupalılar bizi alsınlar diye bu günlerde büyük telaşa girdik - Üstümüzü - başımızı - yasalarıımızı - ev ve cemiyet hayatımızı hatta oturup kalkmamızı bile onlara göre ayarlamaya başladık. Hatta Hırisiyan kültürüne göre kendimizi ayarlamamızın, ne kadar hatalı bir hareket olduğunu görmeyecek dereceye geldik bile. Bu sebeple inancımızın ve Milliyetçiliğimizin biraz harekete geçirilmesi gerekmektedir düşüncesindeyiz.

Avrupa bizim için yabancı bir kültür, yabancı davranışları içeren bir yaşam biçimini ifade etmektedir. Avrupa'da milletler arasında duygu ve yardımlaşma var. Ama onun içinde ancak Hıristiyan dünyası için bunların yapılmış olduğunun farkında değiliz.

Balkan Savaşını, Bosna Savaşını, Kosova Savaşlarını ve şimdi de Kıbrıs'taki olaylara bir bakalım. Onları bir tahlil edelim ve uyanalım kendimize gelelim. Ziya Gökalp büyük bir Türk Mlliyetçisiydi. Türklerin çağdaşlaşmasını AB'den ve tüm dünya milletlerinin önünde olmasını istemekteydi. Onun için Türk gençlerine ilmi, teknolijiyi-çağdaş öğreniminin verilmesini ve çağdaş olunmasını isterdi.

Gökalp'ın başından çok serüvenler geçti. Sonunda Peyman gazetesinde yazar oldu. Onun yazıları hep Türkçülük üzerine olmuştur. Mesela: Vatan ne Türkiye'dir, Türklere ne de Türkistan, vatan büyük ve müebbet bir ülkedir. Turan 1913 yılında üniversitede ders olarak verildi. 1913-18 arasında en önemli eserlerini yazdı.

"Ermeni Soykırımı" ve Ziya Gökalp

Ziya Gökalp çıkarıldığı mahkemede Nazım Paşa kendisine sordu: Ermeni katliamı için siz mi fetva verdiniz?

Ziya Gökalp'in cevabı şu olmuştur: "Milletime iftira etmeyiniz. Türkiye'de bir Ermeni katliamı olmamıştır. Ermeniler bizi arkadan vurdular, biz de cevap verdik. Durumu çarpıtmayalım. Hakikatleri konuşalım."

Atatürk'ü çok severdi. Hapishanedeyken; "bütün ümidimiz Mustafa Kemal'dedir" derdi.

1921'de milli hükümet O'nu İstanbul'a çağırdı. Diyarbakır'a gitti. Daha sonra Ata'nın çağrısı ile Telif ve Tercime Komisyonu başkanı oldu. Klasiklerin dilimize tercümesini sağladı. 1923'te Diyarbakır milletvekli oldu. 1924'te de vefat etti.

Onun gibi İnançlı ve Vatanperver insanlara şu anda çok ihtiyacımız var. Onun için O'nu rahmetle anıyoruz. Son yıllarda ABD de ve AB de Ermeni Soykırımı devamlı olarak gündeme getirilmekte ve meclislere sunulmaktadır. Fransa'da Meclis'ten bu tasarı geçti ve kabul edildi. Soykırım heykeli bile dikildi. Diğer bazı AB ülkelerinde de bu Ermeni sorunları hep aleyhimize karşı şekliyle desteklenmektedir. Onun için Ziya Gökalp'in bu mahkeme cevabını da yazmayı uygun buldum.

AB yasaları uygulamaları ile Türkiye

Hollanda'da yaklaşık olarak 400.000 kadar Türk yaşamaktadır. Bunlar arasında 2 ve 3. nesle varan eski gurbetçilerimiz de mevcuttur. Türkiye'den devamlı olarak demokratikleşme istekleri gelmektedir. Yaklaşık olarak şu ana kadar 7 paket geldi. Bu paketlerin hepsi AB'ye Türkiye'nin girme safhası hazırlıkları ile uyum sağlaması için yeni yasaları ihtiva etmektedir.

AB demokrasiden uzaklaşmaktadır

Bununla beraber kendileri içindeki uygulamalarının bazılarından vazgeçmeye gitmektedirler. Mesela bizden azınlıklara tam hak vermemizi ve onların her türlü eğitim ve kültürel haklarının temini için büyük çapta baskı yapmaktadırlar. Biz de ise azınlıklara bu hakla tam manasıyla hatta fazlasıyla safiyane şeklinde verilmektedir. Mesela burada açılan yabancı okulların haddi hesabı yoktur. Bu yabancı okulların hemen hemen hepsinin arkasında "kilise" sermayeleri mevcuttur. Orada sadece azınlık çocukları değil Türk çocukları da okumaktadır. Hemen hemen hepsinin ilk ismi "Saint" olmaktadır. Mesela Saint Josef, Saint Michel ve benzeri kilise Hıristiyan azizlerinin okullarıdır. Ona rağmen 80 yıl Cumhuriyetimiz onlara hiç dokunmamıştır. Onlar tam olarak hür ve serbest hiç kimse sorgu sual sormadan çalışmalarına devam etmektedirler.

Devamı yarın