Gelecekten daha fazla fayda elde etmek için geçmişten dersler çıkarmak, çok ciddi bir muhasebe yapmak zorundayız. Aksi takdirde gerek fert nazarında, gerek toplum nazarında fayda yerine zarar görürüz. Her fırsatta muhasebe yapmayı kendine alışkanlık haline getirenlerle, muhasebeden yoksun bir hayat sürenlerin hayatları siz de takdir edersiniz ki farklıdır.
Yeni bir miladi yılın başlangıcında da geçmiş bir yılın muhasebesini yapmak, hem fert hem de toplum nazarında fayda sağlayacaktır. Toplumun genel çoğunluğu yeni yılı eğlence mantığı ile karşılarken Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Genel Başkan Yardımcılarıyla ve diğer yakın kadrosuyla birlikte, Meltem yayın gurubunda canlı olarak yayınlanan bir programda 2012 yılını gayet güzel bir şekilde değerlendirdiler.
Televizyon programında, sosyal hayatta yaşanan sorunlar büyük bir titizlikle ele alınmış, yapılan hataların boyutları, konunun uzmanları tarafından tespit edilmiş ve çözüm yolları da ortaya konmuştur. Çözümün adresi olması gereken Mecliste bile bu kadar ciddi bir muhasebe yapılmadığını söylemeye gerek var mı bilmem. Sizlerde şahitsiniz ki, Mecliste iktidarıyla muhalefetiyle adeta kayıkçı kavgası yapılmakta, çözüm önerisi sunmak yerine tiyatro sergilenmektedir. Çözümü olmayanlardan da bundan başka bir şey beklemek zaten boş bir hayaldir. İktidar sahipleri sergiledikleri tiyatrolarla toplumun nabzını tutmakta, medya desteği ve televizyon dizileriyle gerçek tabloyu gizleyerek, vatandaşa olumlu tablolar göstermektedir.
Hâlbuki vatandaşın yapması gereken, seyrettiğinin bir tiyatro olduğunu anlamak ve aklıselim bir muhasebe yapmaktır.
Bir müessesenin kâr mı zarar mı ettiğini anlamak o kadar da karmaşık bir iş değildir. Bir yıl önce elinizde var olan mal varlıklarınızı, sermayenizi ortaya koyarsınız, bir de şimdiki mal varlığınızı ve sermayenizi ortaya koyarsınız, meydana çıkan durum size kâr ya da zarar ettiğinizi gösterir. Bir yıl önceki komşularınızla, dostlarınızla, düşmanlarınızla olan ilişkilerinizi muhasebe edersiniz, dostunuz mu çoğalmış düşmanınız mı meydana çıkar.
Toplumsal olaylara bakarsınız, evlenenlere, boşananlara, adli vakalara, üniversitelere, sokaklara bakarsınız, toplumsal huzurun ne hâlde olduğunu anlarsınız.
Geliniz mevcut durumu fark etmek için basit bir mantık kuralım. Bir yıl önce devletimize ait olan madenlerin, kamu kurum ve kuruluşlarının birçoğunun satıldığını biliyoruz. Eğer satılanların yerine yenilerini yapamamışsak, ya da başka yatırımlar yapamamışsak devlet zarardadır. Tarımla uğraşanlar bugün, dün ektiğinden daha az ekiyorsa, elde ettiği ürün azalmışsa, tohuma mazota işçilik giderlerine verdiği masrafı dahi elde edemiyorsa, tarım zarardadır.
Memur, işçi, öğretmen, bugün düne göre daha zor geçiniyorsa, aldığı maaşla insanca dahi yaşayamıyorsa maaşlı zarardadır.
Örnekleri çoğaltmak mümkündür ancak görünen manzarada, devlet ve millet olarak pek de parlak günlerden geçmediğimiz meydandadır. Yeni yıldan fayda sağlamak için eski yılın muhasebesini doğru yapmalı, gereken tedbirleri almalı, aksi takdirde de iflas ettiği halde kendini kârlı zanneden müflis tüccarın durumuna düşeriz. Bizden hatırlatması…
Yeni bir miladi yılın başlangıcında da geçmiş bir yılın muhasebesini yapmak, hem fert hem de toplum nazarında fayda sağlayacaktır. Toplumun genel çoğunluğu yeni yılı eğlence mantığı ile karşılarken Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Genel Başkan Yardımcılarıyla ve diğer yakın kadrosuyla birlikte, Meltem yayın gurubunda canlı olarak yayınlanan bir programda 2012 yılını gayet güzel bir şekilde değerlendirdiler.
Televizyon programında, sosyal hayatta yaşanan sorunlar büyük bir titizlikle ele alınmış, yapılan hataların boyutları, konunun uzmanları tarafından tespit edilmiş ve çözüm yolları da ortaya konmuştur. Çözümün adresi olması gereken Mecliste bile bu kadar ciddi bir muhasebe yapılmadığını söylemeye gerek var mı bilmem. Sizlerde şahitsiniz ki, Mecliste iktidarıyla muhalefetiyle adeta kayıkçı kavgası yapılmakta, çözüm önerisi sunmak yerine tiyatro sergilenmektedir. Çözümü olmayanlardan da bundan başka bir şey beklemek zaten boş bir hayaldir. İktidar sahipleri sergiledikleri tiyatrolarla toplumun nabzını tutmakta, medya desteği ve televizyon dizileriyle gerçek tabloyu gizleyerek, vatandaşa olumlu tablolar göstermektedir.
Hâlbuki vatandaşın yapması gereken, seyrettiğinin bir tiyatro olduğunu anlamak ve aklıselim bir muhasebe yapmaktır.
Bir müessesenin kâr mı zarar mı ettiğini anlamak o kadar da karmaşık bir iş değildir. Bir yıl önce elinizde var olan mal varlıklarınızı, sermayenizi ortaya koyarsınız, bir de şimdiki mal varlığınızı ve sermayenizi ortaya koyarsınız, meydana çıkan durum size kâr ya da zarar ettiğinizi gösterir. Bir yıl önceki komşularınızla, dostlarınızla, düşmanlarınızla olan ilişkilerinizi muhasebe edersiniz, dostunuz mu çoğalmış düşmanınız mı meydana çıkar.
Toplumsal olaylara bakarsınız, evlenenlere, boşananlara, adli vakalara, üniversitelere, sokaklara bakarsınız, toplumsal huzurun ne hâlde olduğunu anlarsınız.
Geliniz mevcut durumu fark etmek için basit bir mantık kuralım. Bir yıl önce devletimize ait olan madenlerin, kamu kurum ve kuruluşlarının birçoğunun satıldığını biliyoruz. Eğer satılanların yerine yenilerini yapamamışsak, ya da başka yatırımlar yapamamışsak devlet zarardadır. Tarımla uğraşanlar bugün, dün ektiğinden daha az ekiyorsa, elde ettiği ürün azalmışsa, tohuma mazota işçilik giderlerine verdiği masrafı dahi elde edemiyorsa, tarım zarardadır.
Memur, işçi, öğretmen, bugün düne göre daha zor geçiniyorsa, aldığı maaşla insanca dahi yaşayamıyorsa maaşlı zarardadır.
Örnekleri çoğaltmak mümkündür ancak görünen manzarada, devlet ve millet olarak pek de parlak günlerden geçmediğimiz meydandadır. Yeni yıldan fayda sağlamak için eski yılın muhasebesini doğru yapmalı, gereken tedbirleri almalı, aksi takdirde de iflas ettiği halde kendini kârlı zanneden müflis tüccarın durumuna düşeriz. Bizden hatırlatması…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025