Bu haftanın siyasi paparazzilerinden öne çıkanlar, 'Türkiye'de fakir var mı, yok mu? Türkiye'de kapanan dükkan var mı, yok mu?' şeklîndeydi.
Sayın Erdoğan'ın, 'kapanan dükkan filan yok' sözleri üzerinden muhalefet partileri ve medya bir çok şey söyledi, yazdı, çizdi.
Sayın Erdoğan'ın açıklamasında iki nükte olayı ortaya koyuyordu. Ama bu iki noktayı kimse göremedi.
Sayın Erdoğan ne demişti? "Bazı dostlar diyorlar ki dükkanlar kapanıyor, şirketler kapanıyor. Kapanan falan yok. Her şey ortada. Birileri buralardan nemalanmak istiyor."
Bam teli, 'bazı dostlar' ve bu cümleleri nerede kurduğuydu.
Bu cümleleri Vahdettin Köşkü'nde kurdu. Nerede bu köşk? Çengelköy'de. Öyle ki her yönde Boğaz'a hakim. Sarıyer, Beşiktaş, Eminönü adeta ayağının altında… Baskın renk yeşil ve mavi.
Böyle bir ortamdan haliyle kapanan dükkanlar görülmez. Görmek istesen bile göremezsin!
'Bazı dostlardan' kastın ise Rifat Hisarcıklıoğlu olduğunu düşünüyorum. Çünkü Rıfat Bey'i dinlerken adeta hükümetin bir bakanını dinliyormuş gibi hissediyorum.
Evet, Rifat Hisarcıklıoğlu Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) başkanı. Rifat Bey dediğim gibi konuşmalarında 'ekonomide işler yolunda. Ufak-tefek pürüzler var ama bunlarda aşılır' mesajları veren bir iş adamı.
Ama başkanı olduğu Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bazı veriler açıkladı. Geçen yıl Ocak-Ekim döneminde kapanan gerçek kişi ticari işletmelerin sayısı yüzde 16.61 artışla 15.745'e ulaştı, dediler. Aynı dönemde kapanan şirket sayısı ise yüzde 12.67 artışla 11.223'e çıktı, bilgisini verdiler.
İşte bazı dostların, kapanan dükkan rakamları böyle!
Yoksul insan yok
Diğer başlık ise ülkemizde yoksul insan olmadığı, sokaklarda çekilen fotoğraflarla algı yönetimi yapıldığı ve milletimizin karamsarlığa sürüklenmeye çalışıldığı şeklindeydi.
Yoksulluktan kasıt nedir bilmem ama son 10 günde içinde evi olmadığı için sokaklarda donarak ölen insanlarımızı haber bültenlerinde gördük.
Diğer taraftan havaların soğumasıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi sokakta yaşayan 1306 kişiyi toplayarak Zeytinburnu Spor Kompleksi'nde ağırlamaya başladı.
İBB'nin bu hareketinden bir hafta sonra da İstanbul Valiliği şu ilanı yayınladı;
"İstanbul Valiliği, 39 ilçenin iletişim bilgilerinin yer aldığı bu listeyi, "Hava Soğuk Kimse Dışarıda Kalmasın! Evsiz, sokakta kalan birisini görür veya haberdar olursanız, lütfen ALO 153, 155, 156, 183 ihbar hatları ve ilçe kaymakamlıklarımıza bildiriniz. #MisafirEdelim" notu ve etiketi ile sosyal medya hesaplarından paylaştı.
Ülkemizde yoksul, kapanan dükkan var mı, yok mu siz cevap verin ama yaşadığımız gerçeği BTP lideri Hüseyin Baş tek cümle ile özetledi; "Yoksul vatandaşın olduğu bir devlet sosyal devlet olamaz."
BTP lideri Hüseyin Baş, Yeni Mesaj TV'nin youtube kanalına verdiği özel mülakatta şöyle dedi:
"Yeni açlık sınırı rakamları açıklandığında asgari ücret, yine açlık sınırının altında kalacak.
Bu noktada biz diyoruz ki, yoksul vatandaşın olduğu bir devlet, sosyal devlet olamaz.
O zaman yoksul vatandaş olmayacaksa, devlet o denklemi kurup, gerekeni vatandaşına verecek. Model budur...
Bunun haricindekiler hiç bir şey değil. Bunu yapmıyorsanız siz, sosyal devlet değilsiniz. Adını ne koyarsanız koyun...
Kendi kendinize bir ekonomik çark oluşturuyorsunuz, yürümeye çalışıyorsunuz. Sonuç aynı sefalet, aynı yoksulluk, aynı hayal kırıklıkları...
Dünyada bu Türkiye'ye has bir durum. Bu kadar kötü bir ekonomi yönetimi olamaz... Bunun çözümü bizim elimizde. Milli Ekonomi Modeli bu topraklar için yazılmış. Bunu Rusya ve Çin uyguluyor. Avrupa, Amerika uyguluyor, biz uygulayamıyoruz".
Gerçekleri anlamak bazıları için zordur ama anlayanlar hep mutludur.
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025