Müslüman bir kadının ancak Müslüman bir erkekle evlenebileceğini, ehli kitapla -Yahudi ve Hıristiyan- evlenmesinin haram olduğunu, bu hüküm, üzerinde yorum yapılamayacak kadar kesin olduğunu daha önce yazmıştım.
Ayet ve hadislerde bu hüküm apaçık ortadadır.
"İman etmedikçe müşrik kadınlarla evlenmeyin. Beğenseniz bile müşrik bir kadından imanlı bir cariye kesinlikle daha iyidir. İman etmedikçe müşrik erkeleri de (kızlarınızla) evlendirmeyin. Beğenseniz bile, müşrik bir kişiden inanmış bir köle kesinlikle daha iyidir. Onlar (müşrikler) cehenneme çağırır. Allah ise, izin ve (yardım) ile cennete ve mağfirete çağırır. Allah, düşünüp anlasınlar diye ayetlerini insanlara açıklar." (Bakara, 2/221)
Abdullah Bin Ömer'in sözünü şimdilik hatırlatayım:
"Allah müşrik kadınları Müslüman erkeklere haram kılmıştır. "Ben bir kadının "Rabbim İsa'dır, demesinden daha büyük bir şirk bilmiyorum."
Bununla birlikte; Müslüman bir erkeğin ehli kitap bir kadınla evlenmesine dinen cevaz verilmesine rağmen, İslam alimleri bunu uygulamak isteyenlere karşı çıkmışlardı.
Bazı sebeplerle ehli kitap kadınlarla evlenen Müslüman erkeklerin başlarına hangi hallerin geldiği hafızlarda tazedir.
Bundan bir sene bir ay önce Peygamberler diyarı Urfa'da; onursal başkanı "Hocaefendi" olan "Gazeteci ve Yazarlar Vakfı" tarafından organize edilen "Dinlerarası Diyalog" sempozyumunda, müftü, haham ve papaz üçlüsünün şahitliğinde "Müslüman Maria, papaz Leasther'le evlendirilmişti.
Daha sonra gazetelerinde "bu bir devrim" olarak duyurulan bu olayın sebebini sorduğumuz "kardeşler" olayı "var bir hikmeti" diyerek geçiştirdiler.
Böylece Allah'ın haram kıldığı bir şeyde hikmet aranabileceğini de duymuş olduk.
Daha sonra yaptığımız araştırmada şuna şahit olduk:
Urfa'da kıyılan bu nikah sonrası "bağlı" kızlarımızdan bazılarının papaz-haham fark etmez evlenmeye razı olduklarına şahit olduk.
14 Nisan 2000'de kıyılan nikahın bir benzeri geçen hafta kıyıldı.
Damat beyin doğum sonrası "mini bir operasyon" geçirip geçirmediğini soruşturmak bizim meselemiz değil.
Bizi ilgilendiren, bir Müslüman kadının gayr-i Müslim biri ile evlenmesi.
Ben Müslüman değilim diyen biri için deyecek bir şeyimiz olamaz.
Peki son yapılan ve hala dillerde olan düğüne ne buyurulur?
Alman eski Başbakanı Helmut Kohl'un oğlu ile Peter ile sanayici Kemal Sözen beyin kızı Elif evlendiler.
Hem de sağlam olması için üç farklı nikahla.
Kilise,
İmam,
Ve belediye.
Gerçi biz kilisede ve Bay Kohl'un Almanya'dan özel getirttiği papaz efendiler tarafından kıyılan nikahı kısmen de olsa gördük.
Ve bir de sayın Gürtuna'nın kıydığı belediye nikahını.
İmam efendinin nikah kıyma merasimi laiklik ihlal olmasın diye gizli icra edildi.
Ne ilginç ama. Dini bir kurum olan kilisede nikah kıymak serbest. Halkının yüzde 99'ü Müslüman olan bir ülkede imamın nikah kıyması yasak.
Peki sosyetenin demirbaş imamı meşhur hoca, Hıristiyan Peter Kohl ile Müslüman Elif bacımızın nikahını nasıl kıyabildi?
Dinimizce haram olduğuna hiçbir İslam aliminin itiraz etmediği bir evliliği hangi anlayışla İslamileştirdi hoca.
Şöyle mi sordu imam efendi?:
"Helmut Kohl oğlu Peter! Allah'ın emri, Peyganber (as)'ın kavli ve İmam Azam'ın ictihadiyle, Kemal kızı Elif'i eşliğe kabul ediyor musun?"
Çünkü nikah bu lafızlarla kıyılır dinimizde.
Allah'ın emrini yukarıdaki ayetten okuyun.
Hz. Peygamber (as)'ın bu nikah hakkındaki hükmü de şüdür: "Biz kitap ehli olan kadınlarla evleniriz, onlar bizim kadınlarımızla evlenemezler."
İmam Azam'ın fetvasını yazmaya gerek yok.
Peki sayın İmam bunun yerine şunları mı sordu nikahta:
Sayın Peter nasıl görüyorsun bu memleketin halini?
İMF kredi gönderecek mi?
Elif kızımız kaç numara ayakkabı giyiyor?
Bu gibi soruları sorduysa bunun dinî hükmünü sayın modernistlere sorun ben bilmem.
Turşu ile tatlının,
Sürüngenle kanatlının,
Yaya ile atlının, birbirine karıştığı bir ülkede yaşıyoruz.
Rusya devriminden daha büyük tehlike imiş meğer "Bu Bir Devrim" olayı.
12 yıldır beraber olan bu iki evlat için bunca sıkıntıya ne gerek vardı?
Yoksa tıpkı Urfa'da olduğu gibi bu bir mesaj mıydı?
Bu mesajın bir uzantısı da, nikahın Almanya yerine Türkiye'de kıyılması mıydı?
Bilemeyiz.
Hem sonra bildiklerimiz neye yaradı ki?
Bildiklerimiz ve inandıklarımız?
Ayet ve hadislerde bu hüküm apaçık ortadadır.
"İman etmedikçe müşrik kadınlarla evlenmeyin. Beğenseniz bile müşrik bir kadından imanlı bir cariye kesinlikle daha iyidir. İman etmedikçe müşrik erkeleri de (kızlarınızla) evlendirmeyin. Beğenseniz bile, müşrik bir kişiden inanmış bir köle kesinlikle daha iyidir. Onlar (müşrikler) cehenneme çağırır. Allah ise, izin ve (yardım) ile cennete ve mağfirete çağırır. Allah, düşünüp anlasınlar diye ayetlerini insanlara açıklar." (Bakara, 2/221)
Abdullah Bin Ömer'in sözünü şimdilik hatırlatayım:
"Allah müşrik kadınları Müslüman erkeklere haram kılmıştır. "Ben bir kadının "Rabbim İsa'dır, demesinden daha büyük bir şirk bilmiyorum."
Bununla birlikte; Müslüman bir erkeğin ehli kitap bir kadınla evlenmesine dinen cevaz verilmesine rağmen, İslam alimleri bunu uygulamak isteyenlere karşı çıkmışlardı.
Bazı sebeplerle ehli kitap kadınlarla evlenen Müslüman erkeklerin başlarına hangi hallerin geldiği hafızlarda tazedir.
Bundan bir sene bir ay önce Peygamberler diyarı Urfa'da; onursal başkanı "Hocaefendi" olan "Gazeteci ve Yazarlar Vakfı" tarafından organize edilen "Dinlerarası Diyalog" sempozyumunda, müftü, haham ve papaz üçlüsünün şahitliğinde "Müslüman Maria, papaz Leasther'le evlendirilmişti.
Daha sonra gazetelerinde "bu bir devrim" olarak duyurulan bu olayın sebebini sorduğumuz "kardeşler" olayı "var bir hikmeti" diyerek geçiştirdiler.
Böylece Allah'ın haram kıldığı bir şeyde hikmet aranabileceğini de duymuş olduk.
Daha sonra yaptığımız araştırmada şuna şahit olduk:
Urfa'da kıyılan bu nikah sonrası "bağlı" kızlarımızdan bazılarının papaz-haham fark etmez evlenmeye razı olduklarına şahit olduk.
14 Nisan 2000'de kıyılan nikahın bir benzeri geçen hafta kıyıldı.
Damat beyin doğum sonrası "mini bir operasyon" geçirip geçirmediğini soruşturmak bizim meselemiz değil.
Bizi ilgilendiren, bir Müslüman kadının gayr-i Müslim biri ile evlenmesi.
Ben Müslüman değilim diyen biri için deyecek bir şeyimiz olamaz.
Peki son yapılan ve hala dillerde olan düğüne ne buyurulur?
Alman eski Başbakanı Helmut Kohl'un oğlu ile Peter ile sanayici Kemal Sözen beyin kızı Elif evlendiler.
Hem de sağlam olması için üç farklı nikahla.
Kilise,
İmam,
Ve belediye.
Gerçi biz kilisede ve Bay Kohl'un Almanya'dan özel getirttiği papaz efendiler tarafından kıyılan nikahı kısmen de olsa gördük.
Ve bir de sayın Gürtuna'nın kıydığı belediye nikahını.
İmam efendinin nikah kıyma merasimi laiklik ihlal olmasın diye gizli icra edildi.
Ne ilginç ama. Dini bir kurum olan kilisede nikah kıymak serbest. Halkının yüzde 99'ü Müslüman olan bir ülkede imamın nikah kıyması yasak.
Peki sosyetenin demirbaş imamı meşhur hoca, Hıristiyan Peter Kohl ile Müslüman Elif bacımızın nikahını nasıl kıyabildi?
Dinimizce haram olduğuna hiçbir İslam aliminin itiraz etmediği bir evliliği hangi anlayışla İslamileştirdi hoca.
Şöyle mi sordu imam efendi?:
"Helmut Kohl oğlu Peter! Allah'ın emri, Peyganber (as)'ın kavli ve İmam Azam'ın ictihadiyle, Kemal kızı Elif'i eşliğe kabul ediyor musun?"
Çünkü nikah bu lafızlarla kıyılır dinimizde.
Allah'ın emrini yukarıdaki ayetten okuyun.
Hz. Peygamber (as)'ın bu nikah hakkındaki hükmü de şüdür: "Biz kitap ehli olan kadınlarla evleniriz, onlar bizim kadınlarımızla evlenemezler."
İmam Azam'ın fetvasını yazmaya gerek yok.
Peki sayın İmam bunun yerine şunları mı sordu nikahta:
Sayın Peter nasıl görüyorsun bu memleketin halini?
İMF kredi gönderecek mi?
Elif kızımız kaç numara ayakkabı giyiyor?
Bu gibi soruları sorduysa bunun dinî hükmünü sayın modernistlere sorun ben bilmem.
Turşu ile tatlının,
Sürüngenle kanatlının,
Yaya ile atlının, birbirine karıştığı bir ülkede yaşıyoruz.
Rusya devriminden daha büyük tehlike imiş meğer "Bu Bir Devrim" olayı.
12 yıldır beraber olan bu iki evlat için bunca sıkıntıya ne gerek vardı?
Yoksa tıpkı Urfa'da olduğu gibi bu bir mesaj mıydı?
Bu mesajın bir uzantısı da, nikahın Almanya yerine Türkiye'de kıyılması mıydı?
Bilemeyiz.
Hem sonra bildiklerimiz neye yaradı ki?
Bildiklerimiz ve inandıklarımız?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Ana-baba hakları-2 / 30.04.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024