Milli Güvenlik Kurulu'nun her toplandığında belirtilen Türkiye'ye yönelen iç ve dış tehditler sayılırdı geçmişte.Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu göreve geldikten sonra "sıfır sorun" diyerek Türkiye'nin dış politikasını allak bullak ettiğinden artık Türkiye'ye dışarıdan yönelen tehditlerin sayısını bile saymaktan aciz durumdalar.İç tehditlerde ise terör, bölücülük gibi başlıklar sayılırdı. Dün tehdit saydığımız terörle bugün hükümet masaya oturmuş pazarlık yaptığından olsa gerek artık tehdit olarak sayılmıyor terör. Hatta teröristler rahatsız olmasın diye askerden ve siyasetten bu konuda açıklama bile gelmiyor.Peki, Türkiye'yi tehdit eden hiçbir şey yok mu?Olmaz olur mu? Elbette var.Nedir bu tehdit?Tencere-tava.İnanmadınız mı?Bunu ben söylemiyorum, Başbakan Erdoğan söylüyor.Cumu günü bir konuşmasında Başbakan Erdoğan aynen şunları söyledi:"Bu tencere, tavacıları çekinmeden sizler yargıya taşıyacaksınız. Her şeyi devletten beklemeyin. Müracaatınızı yapacaksınız yargıya, bitireceksiniz. Herkes haddini bilsin. Bu da bir çevre kirliliğidir. Ses kirliliği, çevreciliği tehdittir. Görüntü kirliliği, çevreciliği tehdittir. Kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yok."Yani Türkiye'nin yeni tehdidi tencere-tava tokuşturan vatandaşlar.Kod adı "çapulcu" olan bu teröristler(!) hükümete göre Türkiye için en büyük tehdit olarak görülüyor olmalı ki Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ı vatandaşları tencere-tava tokuşturanları ihbar etmeye çağırıyor.Bu çok tehlikeli bir çağrıdır.Milleti kutuplaştıran, vatandaşı birbirine karşı düşman edebilecek kadar tehlikeli bir çağrıdır.Ben hiçbir dünyanın hiçbir ülkesinde bir başbakanın çıkıp böyle bir çağrı yapabileceğine inanmıyorum. Türkiye'de ise maalesef hükümet yetkilileri sorumlu davranmıyorlar. Yaklaşan seçimlerde oylarını artırmak için milleti tencere-tava üzerinden kutuplaştırmayı bile göze alabilecek noktaya kadar düştüyse hükümet, seçimlerde zor duruma düşmekten korkuyor olmalı.Oysa korkunun ecele faydası yoktur.Tencere-tava seslerinin korkusu sarsılmaz sandıkları bir hükümeti demek ki bu kadar sarsabiliyormuş.Ne diyelim ABD'nin icazetiyle iş başına gelen hükümet, milletin tencere-tava sesleriyle gidiyor anlaşılan.
Orhan Dede / diğer yazıları
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024