1923-2004 yılları arasındaki dönemde bütçe açıklarının toplamı 233 milyar dolara ulaşırken, Türkiye sadece son 10 yılda 171.3 milyar dolar bütçe açığı verdi. Türkiye, bu sürede 66 yıl da dış ticaret açığı verirken, 82 yılda toplam dış ticaret açığı miktarı 303 milyar dolar oldu. Dış ticaret fazlası verilen yıllar ise 16 yıl ile sınırlı kalırken, Toplam dış ticaret fazlası tutarı 418 milyon dolar olarak gerçekleşti. ATO'nun hazırladığı rapora göre Türkiye, dış ticaret açıklarının yüzde 60'ını teşkil eden 183 milyar dolarlık kısmını Gümrük Birliği'nden sonraki 9 yıla sığdırdı. Aynı dönemde verilen bütçe açığı da 165.3 milyar dolar oldu. Gümrük Birliği'nde geçen 9 yıllık dönemin bütçe ve dış ticaret açığı toplamı 348 milyar doları buldu. Bütçesinde ve dış ticaretinde 82 yılda toplam 6 milyar dolar açık veren Türkiye, bu açıkları borçlanma ya da para basma yolu ile kapatmaya çalışınca, enflasyonlardan ve krizlerin pençesinden kurtulamadı.
Atatürk'lü yıllarla kıyaslama!
Raporun dikkat çektiği bir diğer sonuç da bütçe ve dış ticaret disiplininden ödün verilmeyen yılların Cumhuriyetin ilk yıllarına ve Atatürk'ün ölümüne kadar olan süreye sığdırılmış olması. Rapora göre İsmet İnönü'nün 7, Celal Bayar'ın ve Fethi Okyar'ın 1 kez Başbakan olarak görev yaptığı Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı döneminde 5 yıl hariç, devlet bütçesi devamlı fazla verdi. Sıkı sıkıya bütçe disiplinine uyuldu, devlet denk bütçe ile yönetildi.
Bir yandan yeni kurulan Cumhuriyetin kaynak ihtiyacı karşılandı, diğer yandan yabancı işletmeler millileştirildi. Raporda, Atatürk dönemine ilişkin şu tespitler yapıldı: "Türkiye, Atatürk'ün ölümüne kadar geçen bu 15 yıllık dönemde Türkiye'nin 35 yıldır göremediği dış ticaret fazlasını üst üste 9 yıl yakalamayı başardı. Dışardan toplu iğneye varıncaya kadar ithalat yapılsa da Türkiye bu dönemde aldığından fazlasını sattı. 1923-1938 yılları arasında Türkiye'nin milli geliri, oran olarak yüzde 104.8 artarken tarım sektörü yüzde 101.3, sanayi sektörü yüzde 148.8 oranında büyüdü. Türk Lirası dolar karşısında yüzde 24.6 oranında değer kazandı.''
Atatürk'lü yıllarla kıyaslama!
Raporun dikkat çektiği bir diğer sonuç da bütçe ve dış ticaret disiplininden ödün verilmeyen yılların Cumhuriyetin ilk yıllarına ve Atatürk'ün ölümüne kadar olan süreye sığdırılmış olması. Rapora göre İsmet İnönü'nün 7, Celal Bayar'ın ve Fethi Okyar'ın 1 kez Başbakan olarak görev yaptığı Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı döneminde 5 yıl hariç, devlet bütçesi devamlı fazla verdi. Sıkı sıkıya bütçe disiplinine uyuldu, devlet denk bütçe ile yönetildi.
Bir yandan yeni kurulan Cumhuriyetin kaynak ihtiyacı karşılandı, diğer yandan yabancı işletmeler millileştirildi. Raporda, Atatürk dönemine ilişkin şu tespitler yapıldı: "Türkiye, Atatürk'ün ölümüne kadar geçen bu 15 yıllık dönemde Türkiye'nin 35 yıldır göremediği dış ticaret fazlasını üst üste 9 yıl yakalamayı başardı. Dışardan toplu iğneye varıncaya kadar ithalat yapılsa da Türkiye bu dönemde aldığından fazlasını sattı. 1923-1938 yılları arasında Türkiye'nin milli geliri, oran olarak yüzde 104.8 artarken tarım sektörü yüzde 101.3, sanayi sektörü yüzde 148.8 oranında büyüdü. Türk Lirası dolar karşısında yüzde 24.6 oranında değer kazandı.''
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.