Hani bir laf vardır, "ağzı olan konuşuyor" diye. Bir de konu tarih olunca herkes konuşuyor. Hele bir de başına fes geçirdin mi, her şeyi bilen tarihçi edası ile konuşuyor. Bugünlerde konuşulan, kahvedeki adamın gündemine olan konu, Lozan Antlaşması. "Lozan Antlaşması'na göre yer altı kaynaklarını çıkartamıyoruz, Lozan 100 yıl sonra 2023'de bitecek ve 'Yeni Türkiye'nin' önü açılacak" gibi deli saçması, tarif iftirası sözler dillendiriliyor. Tabi bu fitnenin sahipleri ve hedefleri de belli.Bu iddiaların asılsız olduğunu ve niye bunların gündem edildiğini anlatalım. Osmanlı yer altı kaynaklarını batılılara peşkeş çekti ve bunu gizlemek için Lozan olmasa madenlerimizi çıkartırız, yalanını yaydılar.Osmanlı Devleti'nde, Sultan Abdülmecit'ten itibaren batılılar Osmanlı topraklarını hem Pazar, hem de hammadde kaynağı olarak görerek Osmanlı'da nüfuzlarını artırmak için birbirleri ile mücadele ettiler. Bu mücadele ağırlıklı olarak demir yapımında yaşandı. İngiltere, Fransa ve Almanya, Osmanlı topraklarına demir yolu yapmak için birbirleri ile kıyasıya mücadele ettiler. Bu mücadelede en kârlı Alman Kralı II. Wilhelm'in, Osmanlı'yı ziyareti sonucu Almanlar kazanmış oluyordu.İzmir-Aydın hattı, İzmir-Kasaba hattı, Anadolu hattı, Bağdat hattı, Bursa-Mudanya hattı, Adana-Mersin hattı, Arap topraklarında yapılan demiryolları, Yafa-Kudüs hattı, Beyrut-Şam-Havran hattı, Trablus-Şam-Humus hattı, Riyak-Halep hattı gibi noktalara Batılılar demir yolu yaptılar. Osmanlı, Avrupa'dan borç para alabilmek için Avrupalı devletlere geniş imtiyazlarla bu hatların yapımına izin verdi. Verilen bu imtiyazlardan en önemlisi demir yolu güzergâhında, güzergâha göre sağlı sollu 20-25 km demir yolunu yapan şirkete ait olup, yer altı ve yer üstü kaynaklarını da tekellerine almalarıydı. Bu şekilde ecnebi devletlere madenlerimiz peşkeş çekildi.Osmanlı'nın yer altı ve yerüstü kaynaklarını bu şekilde sömüren Avrupalı devletler, I. Dünya Savaşı'ndan sonra bunla yetinmediler ve Padişah Vahdettin'in imzaladığı Sevr Antlaşması ile Osmanlı topraklarındaki bütün yer altı ve yer üstü kaynaklarına el koydu.Yukarıda yazdıklarımın tamamını fesli de dahil olmak üzere lise tarih kitaplarını okuyanlar bile biliyor.Peki, Lozan'da ne oldu? Yalancıların ilk iddiası Lozan yüz yıllıktır. Bu büyük bir yalandır. Lozan konferansında ve Lozan anlaşmasında herhangi bir süre konuşulmadığı gibi Lozan'da herhangi bir sürede yoktur. Lozan'daki bütün görüşmeler resmi belgelerde ve hatıralarda şuanda kitaplarda yayınlanmış durumda ve böyle bir süre yok.İkinci iddia; Lozan'da gizli maddeler var ve bu maddelere göre yer altı kaynaklarını biz Amerika'ya vermişiz, çıkartamayız, 2023'ten itibaren Lozan bittiği için madenlerimizi kullanabilecekmişiz! Bu da yalan. Lozan'da gizli madde yok. Bütün maddeler açık ve bu maddelerde yer altı kaynakları ile ilgili şuna verelim, buna verelim diye, bir madde de bulunmuyor. Ali Naci Karacan'ın Lozan adlı kitabını okursanız, Lozan'da böyle bir madde olmadığını göreceksiniz.Lozan Antlaşması'ndan sonra Atatürk, yabancılara ait olan bütün demiryollarını millileştirdi. Neden? Yer altı ve yer üstü kaynaklarımızı batılıların sömürmesini engellemek için. Lise kitaplarında bile rastlayacağınız Fransızlarla yaşanan Adana-Mersin demiryolu hattının millileştirme süreci bunun sadece bir örneğidir.Mustafa Kemal Atatürk, Osmanlı'nın yabancılara peşkeş çektiği bütün kaynaklarımızı millileştirdi. Bugünlerde Atatürk'ün hedef alınmasının nedenini normal zekâ seviyesinde olan herkes rahatlıkla anlar. AKP iktidarları ise batan Osmanlı'nın son sultanları gibi çıkarttıkları maden kanunları ile yer altı kaynaklarımızı yabancılara peşkeş çekti, çekiyor. Türkiye'nin nerede ise dörtte biri yabancı maden şirketlerine satıldı. Bunu gizlemek için Lozan'da şu vardı bu vardı diye yalan söylüyorlar. Dün madenleri ecnebiden alarak Millileştiren Atatürk'ün yaptığını, bugün Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş yapıyor. AKP hükümetinin yabancılara peşkeş çektiği yer altı ve yer üstü kaynaklarını geri almak, millileştirmek için meydanlarda Türk halkında yine kendilerinin geleceği için yetki istiyor. Şimdi vazife Türk Milletinde?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Tahsin Aydın / diğer yazıları
- Devlet ve Hüseyin Baş / 26.09.2022
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019
- Tarihi dizilerden öğrenmek / 07.12.2020
- Baba acısı nasıl tarif edilebilir ki! / 20.04.2020
- Terhis edilen ordu / 28.05.2019
- 31 Mart Vakası / 27.05.2019
- ‘Bozkurtların Ölümü’ / 21.05.2019
- Devlet nasıl yıkılır? / 16.05.2019
- İstibdat / 14.05.2019
- O, tarihi çok iyi analiz ederdi / 08.05.2019
- Atatürk diyor ki / 07.05.2019