Yaklaşan kamp heyecanı

Geleneksel bir şölen haline gelen, Bağımsız Türkiye Partisi gençlik kampı, bu yıl yine Afyon'da düzenleniyor.
1-3 temmuz tarihlerinde bir araya gelecek olan gençler ve teşkilat mensupları bir araya gelmenin heyecan ve mutluluğunu yaşıyor. Türkiye'nin dört bir yanından, hatta yurtdışından gelen bu insanlar aslında birbirilerini hiç tanımayan fakat yıllardır tanışıyormuş gibi muhabbet ve saygıyla karşılıklı davranışlarda bulunan insanlardır.
Daha önce birkaç defa bu kapma katıldığımdan dolayı, gözlemlediğim bazı şeyleri paylaşmak isterim.
Öncelikle belirtmek isterim ki, olanaklar ve sunulan hizmet çok mükemmel. Fakat bu kampı şölen haline getiren, bu imkân ve fırsatlar değil. Bu kampın bayram tadında geçmesinin tek bir sebebi olabilir, o da insanların birbirlerine karşı duydukları muhabbettir.
Tanımadığınız insanlarla dolu bir otel düşünün, sürekli bir aradasınız fakat herkes birbirine öyle saygı ve sevgi içerisinde ki aradaki yabancılık kendiliğinden ortadan kalkıyor.
Çok güzel bir şekilde istifade edeceğiniz sohbet ortamları bulabiliyorsunuz. Gündemle alakalı seminer programlarına katılmanız mümkün. Hangi bölgeden ya da ilden olduğunuzun önemi yok, bir arada sorun ve problemlerinizin dinlenmesi, size müthiş bir değer kazandırıyor.
Akşam hep bir arada yapılan iftarla, Ramazanın tadı daha anlaşılır boyuta geliyor. Kılınan teravih namazıyla ise, Ramazanın muhabbeti doruk noktaya çıkıyor. Yetmiyor, gönlümüzü daha da hoş edecek, türküler ve eserler bizler için seslendiriliyor. 
Bu programların hepsine, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in eşlik etmesi, O'nun desteğiyle düzenlenen bu kampı daha muhabbetli bir hale getiriyor. 
O'nun eşlik ettiği şarkılara herkesin katılım sağlaması, çok büyük şehirlerde dahi verilen konserlerde rastlayamayacağınız bir coşkuyu sağlıyor.
Herkes bir gönüle ram olmuş, bir olmuş.
Kimse kimseye nerden geldiğini sormuyor. Aynı çatı altında herkes bir.
Verilen sahur programları uykusuzluğunuza sebep olabiliyor. Dolayısıyla 2 gece boyunca uykusuz kalmanıza rağmen, bu durum herhangi bir yorgunluk hissetmenize sebep olmuyor. Çünkü yaşanılan haz ve neşe bunun önüne geçiyor.
Üçüncü gün oteli terk etmeden önce, Haydar Baş Bey'in yaptığı veda konuşması kafanızda oluşabilecek her türlü sorulara cevap oluyor. Ve bu kampın sonunda iki önemli ders çıkarıyorsunuz.
Birincisi; birbirlerini tanımayan insanların muhabbetle bir oluşu ve gösterilen saygıyla doğan sevgi.
İkincisi; bir liderin teşkilatıyla iç içe olup, ilerlemiş yaşına rağmen hissettirdiği genç ruhu.
Bu muhabbetle kampa katılan insanlar, daha ayrılmadan bir sonraki sene bir araya gelmenin planını yapıyorlar. 
İşte bu sebeplerden dolayı Bağımsız Türkiye Partisi gençlik kampı her yıl heyecanla beklenen bir şölen haline dönüşüyor.
Allah bu birliği bozmasın?