Washington'da yaşıyor.62 yaşında bir işkadını.Varını yoğunu Çin'de kaybetmiş. Ofisi Beyaz Saray'a çok yakın mesafedeki bir binanın ikinci katında. Onunla röportaj yapan muhabirin ifadesine göre bu kat sivil toplum kuruluşlarına ayrılmış.Bundan dolayı her odadan farklı bir dil duyuluyor.Her bir odada dünyanın başka bir köşesiyle ilgilenen insan hakları örgütleri var. Sanırım buraları ABD yönetimi tahsis etmiş..."Santral gibi" çalışıyorlar."Kimin santrali burası?" diye sorası geliyor insanın.Acaba parayı verenin mi..?Amerikan ajanı olmakla suçlanıyor.Ama o, bu suçlamaları reddediyor.Washington'da yaşayan herkes ABD ajanı değildir elbette.Başkanı olduğu iki kuruluş Amerika'nın verdiği parayla ayakta kalabiliyor.Kendisi de çalışmıyor. Bu derneklerden aldığı maaşla geçiniyor.Amerika'dan maaş alıyor bir nevi ...Amerikan yönetimiyle bu kadar içli dışlı olmak onu hiç rahatsız etmiyor.Tek derdinin milletinin özgürlüğü olduğunu ifade ediyor.ABD sizi kullanıyor olabilir mi? sorusuna, "halkımın özgürlüğü için çalışıyorum, başka şey beni ilgilendirmez" diye cevap veriyor."40 yıl lider aradım. Bulamayınca kendim oldum" ifadeleri de ona ait.Kim bu kişi?"Uygurların anası" da denilen Rabia Kadir.Rabia Kadir, 'Dünya Uygur Kurultayı'nın ve ' Uygur Amerikan Derneği'nin başkanı.Türkistan'daki olaylar hala durulmuş değil.Çin ölüm kusmaya devam ediyor Uygurların üstüne.Bu katliamlarla birlikte daha önce adı pek duyulmamış Rabia Kadir birdenbire popüler oluverdi.Kendisi kabul etmese de yaptıkları ABD'nin işine geliyor.ABD'nin ekmeğine yağ sürüyor yani.Görünüşte Uygurların haklarını savunuyor ama ABD'nin planları çerçevesinde işliyor süreç.Parayı veren ABD çünkü.Öyle olmazsa para vanaları kapanabilir.Uygur kardeşlerimizin yaşadıkları vahşet elbette sona ermelidir. Ama Çin'den kurtaralım derken Uygur Türklerini ABD'nin oyuncağı haline getirmemeye çok dikkat edilmeli. Yoksa Çin'in katliamdan çekinmeyeceği ortada.Kimsenin çıkıp Çin'e "ne yapıyorsun? one minute" diyemeyeceği de...Kim ne derse desin ABD'de oturup, maaş alıp Uygur türklerinin haklarını savunmak mümkün değildir.Uygur Türklerinin lideri böyle olunmaz bence.Çünkü bu yanlış, ABD ile Çin arasındaki çekişmede Uygur Türklerinin tükenmesine sebep olabilir.Uygur Türklerine en güçlü desteği vermesi gereken Türkiye'nin durumu ortadayken parayı veren ABD'nin borusunu öttürüp, Uygur Türklerini sahte özgürlük yalanlarıyla aldatmak gerçek liderlerin yapacağı iş değildir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024