İlk kez Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın gündeme getirdiği 'sınavsız üniversite' seçeneği ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan tarafından da seslendirilmeye başlandı. Yarımağan, "Üniversiteye sınavsız girilebilmeli" dedi.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, bu yıl 38'nci defa üniversiteye giriş için sınav yapacaklarını belirterek, " Lisans düzeyinde adı birbirinden farklı 400'e yakın program var. Bunların bazıları sınavsız olabilir" dedi. 38 yıl içinde Türkiye'de çok şey değiştiğine işaret eden Yarımağan, Hürriyet gazetesine verdiği mülakatta, 37 bin dolayındaki kontenjanlardan 600 binin üzerindeki örgün kontenjanlara geldiklerini belirterek, şöyle konuştu: " Kabaca 2 kişiden birisi liseyi bitiriyor. 4 kişiden birisi de yükseköğrenim görüyor. Oysa Avrupa ülkelerinde liseyi bitirenlerin sayısı yüzde 100'lere yaklaşıyor. Biz de o düzeye ulaşacağız. Bunu başardığımızda, her programa sınavla girilmesi bence uygun bir yöntem değil. Madem ki herkesin yükseköğretim görmesi isteniyor ve gerekiyor. O zaman bunun kolaylaştırılması lazım. Yani, üniversiteye sınavsız girilebilmeli. Lisans düzeyinde adı birbirinden farklı 400'e yakın program var. Bunların bazıları sınavsız olabilir. Başta açıköğretim olmak üzere örgün eğitim programlarının bazıları sınavsız olmalı. Oralara lise diplomasına sahip herkes gidip kaydını yaptırabilmeli. Bu olursa stres azalır. Her üniversite 10 programını sınavsız hale getirse sistem hayata geçebilir. Çok talep olan hukuk, tıp, mühendislik programları dışındaki alanlara sınavı kaldırarak, sınava giren sayısını her yıl azaltabiliriz. Bu stresten artık kurtulalım."
Kopya cep telefonuyla çekiliyorSınavlardaki kopya yöntemlerine ilişkin bilgi de veren Ünal Yarımağan, "Özürlü sınıfına geçmek isteyen veya kafasının içine bir şeyler gizlemek için bantlarla sardıran, üzerine tentürdiyot dökerek kan izlenimi vermek isteyenlerle karşılaştık. Artık kopya büyük ölçüde cep telefonuyla yapılıyor. Büyük çapta, organize kopya girişimi olabiliyor. Bu yüzden sınav salonuna cep telefonlarının kesinlikle alınmamasını istiyoruz. Bu önlem yetmiyor. Öğrencinin kulağına küçücük bir cihaz koyması, ona okul bahçesinden soruların okunması için yeterli olabiliyor. Kulağını alçıya aldırıp, kaza geçirmiş gibi kulağının içine cihazı saklıyor. Bunu deneyenleri yakaladık. Adayların sınavda kulaklarının açık olmasını, görünmesini çok önemsiyoruz. Kulağını örten bir şey olmamalı. Daha rasyonel çözüm, sınav saatlerinde mobil iletişimi durdurmak. Ama bunun imkanı yoktur herhalde. Kopya olaylarını engellemek iin elimizden gelen yapıyoruz. İhbarları değerlendiriyoruz" dedi.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, bu yıl 38'nci defa üniversiteye giriş için sınav yapacaklarını belirterek, " Lisans düzeyinde adı birbirinden farklı 400'e yakın program var. Bunların bazıları sınavsız olabilir" dedi. 38 yıl içinde Türkiye'de çok şey değiştiğine işaret eden Yarımağan, Hürriyet gazetesine verdiği mülakatta, 37 bin dolayındaki kontenjanlardan 600 binin üzerindeki örgün kontenjanlara geldiklerini belirterek, şöyle konuştu: " Kabaca 2 kişiden birisi liseyi bitiriyor. 4 kişiden birisi de yükseköğrenim görüyor. Oysa Avrupa ülkelerinde liseyi bitirenlerin sayısı yüzde 100'lere yaklaşıyor. Biz de o düzeye ulaşacağız. Bunu başardığımızda, her programa sınavla girilmesi bence uygun bir yöntem değil. Madem ki herkesin yükseköğretim görmesi isteniyor ve gerekiyor. O zaman bunun kolaylaştırılması lazım. Yani, üniversiteye sınavsız girilebilmeli. Lisans düzeyinde adı birbirinden farklı 400'e yakın program var. Bunların bazıları sınavsız olabilir. Başta açıköğretim olmak üzere örgün eğitim programlarının bazıları sınavsız olmalı. Oralara lise diplomasına sahip herkes gidip kaydını yaptırabilmeli. Bu olursa stres azalır. Her üniversite 10 programını sınavsız hale getirse sistem hayata geçebilir. Çok talep olan hukuk, tıp, mühendislik programları dışındaki alanlara sınavı kaldırarak, sınava giren sayısını her yıl azaltabiliriz. Bu stresten artık kurtulalım."
Kopya cep telefonuyla çekiliyorSınavlardaki kopya yöntemlerine ilişkin bilgi de veren Ünal Yarımağan, "Özürlü sınıfına geçmek isteyen veya kafasının içine bir şeyler gizlemek için bantlarla sardıran, üzerine tentürdiyot dökerek kan izlenimi vermek isteyenlerle karşılaştık. Artık kopya büyük ölçüde cep telefonuyla yapılıyor. Büyük çapta, organize kopya girişimi olabiliyor. Bu yüzden sınav salonuna cep telefonlarının kesinlikle alınmamasını istiyoruz. Bu önlem yetmiyor. Öğrencinin kulağına küçücük bir cihaz koyması, ona okul bahçesinden soruların okunması için yeterli olabiliyor. Kulağını alçıya aldırıp, kaza geçirmiş gibi kulağının içine cihazı saklıyor. Bunu deneyenleri yakaladık. Adayların sınavda kulaklarının açık olmasını, görünmesini çok önemsiyoruz. Kulağını örten bir şey olmamalı. Daha rasyonel çözüm, sınav saatlerinde mobil iletişimi durdurmak. Ama bunun imkanı yoktur herhalde. Kopya olaylarını engellemek iin elimizden gelen yapıyoruz. İhbarları değerlendiriyoruz" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.