Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, Türkiye'de İngilizce eğitim verilmesinin insanları kültürlerinden uzaklaştırdığını belirterek, "Türkçe giderse Türkiye gider. En kötü sömürge; beyinlerin, eğitimlerin sömürgesidir" dedi Yale Üniversitesi'nde, 26 yaşında profesörlük unvanı verilen ve bu unvanı alan en genç Türk bilim adamı olarak tanınan Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, Türkiye'de İngilizce eğitim verilmesinin insanları kültürlerinden uzaklaştırdığını savundu.
Bursa'da düzenlenen 'Dilde, Fikirde, İşte Türkçe' konulu konferansta konuşan Sinanoğlu, yıllardır Türkçe'nin ve Türkçe eğitimin önemini anlatmak için çaba gösterdiğini belirterek, bazı devlet okulları, özel okullar ve cemaat okullarında verilen İngilizce eğitimin, farkında olmadan yapılan "misyonerlik çalışması" olduğunu savundu.
İNGİLİZCE DE?İL
'TARZANCA' Ö?RETİLİYOR
Sinanoğlu, bu okullarda "tarzanca" olarak nitelendirdiği 250 kelimelik İngilizce öğretildiğini, bilimin bu kadar az bilinen bir dille yapılamayacağını öne sürerek, Atatürk zamanında dünyanın en iyi eğitiminin Türkiye'de verildiğini, ancak geçen süreçte Türk eğitiminin "sıfır noktasına getirildiğini söyledi.
EN KÖTÜSÜ,
BEYİNLERİN SÖMÜRGESİ
Türkçe'nin matematiksel uyumu muhteşemdir.
İnsanların önce kendisini, kültürünü, atasını bilmesi gerektiğini, aksi takdirde başarıyı yakalamayacağını belirten Sinanoğlu, "Türkçe giderse, Türkiye gider. En kötü sömürge, beyinlerin, eğitimlerin sömürgesidir. Dünyanın en eski dili Türkçe'dir. Türkçe'nin matematiksel uyumu da muhteşemdir. Türk öğretmen, Türk öğrencisine tarzanca bir şeyler anlatıyor. Sonra bu öğrenci yurtdışına doktora yapmak için gidiyor. Ne yapacağını şaşırıyor, dilini, kültürünü, atasını unutuyor, vatansızlaşıyor.
İsviçre'deki Alp Dağları'nın adını bile biz verdik. Alp, eski Türkçe'de yüksek demektir. Avrupa okuma-yazmayı daha yeni öğrendi. Avrupa matematik, fizik ve kimya kuramlarını, tıbbı bizden öğrendi. Biz her zaman her yerde vardık. İsviçre'deki Alp Dağları'nın adını bile biz verdik. Alp, eski Türkçe'de yüksek demektir" diye kaydetti.
TÜRKİYE'NİN AB SÜRECİ...
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmek istemesindeki ısrarını anlayamadığını, bunun için verilen ödünleri doğru bulmadığını savunan Sinanoğlu, Avrupa'da katıldığı bir toplantıda, 'Ben Asyalıyım ve bundan gurur duyuyorum' dediğinde salondakilerce uzun süre ayakta alkışlandığını söyledi.
Sinanoğlu, kendini bilen ve itibar edene herkesin itibar edeceğini, kendini, anasını ve babasını bilmeyene ise kimsenin itibar etmeyeceğini dile getirdi.
Türkiye'de özellikle bir dönem Bakan olmak için yabancı dil bilme şartı arandığını, ancak hiçbir bakan adayına , "Sen iç siyaset, dış siyaset, matematik, fizik, kimya, atanı, Osmanlıyı, Selçukluyu biliyor musun?" diye sorulmadığını öne sürerek, "Ben olsam bakan adaylarını matematik sınavına tabi tutardım" dedi.
Sinanoğlu, II. Abdülhamit ve Atatürk'ün son dönemde yetişen iki önemli şahsiyet olduğunu ifade ederek, Abdülhamit'in 33 yıllık sultanlık sürecinde bir karış vatan toprağını, Atatürk'ün de toprak bütünlüğünden ödün vermediğini, "ancak sonraki dönemde Türkiye'nin yarısının II. Abdülhamit'e, diğer yarısının da Atatürk'e düşman edildiğini" iddia etti.
Sinanoğlu, Türkiye'nin artık zamanının kalmadığını, "ülkenin millet uyutula uyutula fethedilmeye çalışıldığını" öne sürerek, "Türk olduğumuzu, atamızı, dedemizi, Osmanlıyı, Selçukluyu unutmadan çalışmalıyız. Çok değil 1-2 yıl uğraşsak eğitim sistemimizi dünyada en iyi konuma getirebiliriz" diye konuştu.
Bursa'da düzenlenen 'Dilde, Fikirde, İşte Türkçe' konulu konferansta konuşan Sinanoğlu, yıllardır Türkçe'nin ve Türkçe eğitimin önemini anlatmak için çaba gösterdiğini belirterek, bazı devlet okulları, özel okullar ve cemaat okullarında verilen İngilizce eğitimin, farkında olmadan yapılan "misyonerlik çalışması" olduğunu savundu.
İNGİLİZCE DE?İL
'TARZANCA' Ö?RETİLİYOR
Sinanoğlu, bu okullarda "tarzanca" olarak nitelendirdiği 250 kelimelik İngilizce öğretildiğini, bilimin bu kadar az bilinen bir dille yapılamayacağını öne sürerek, Atatürk zamanında dünyanın en iyi eğitiminin Türkiye'de verildiğini, ancak geçen süreçte Türk eğitiminin "sıfır noktasına getirildiğini söyledi.
EN KÖTÜSÜ,
BEYİNLERİN SÖMÜRGESİ
Türkçe'nin matematiksel uyumu muhteşemdir.
İnsanların önce kendisini, kültürünü, atasını bilmesi gerektiğini, aksi takdirde başarıyı yakalamayacağını belirten Sinanoğlu, "Türkçe giderse, Türkiye gider. En kötü sömürge, beyinlerin, eğitimlerin sömürgesidir. Dünyanın en eski dili Türkçe'dir. Türkçe'nin matematiksel uyumu da muhteşemdir. Türk öğretmen, Türk öğrencisine tarzanca bir şeyler anlatıyor. Sonra bu öğrenci yurtdışına doktora yapmak için gidiyor. Ne yapacağını şaşırıyor, dilini, kültürünü, atasını unutuyor, vatansızlaşıyor.
İsviçre'deki Alp Dağları'nın adını bile biz verdik. Alp, eski Türkçe'de yüksek demektir. Avrupa okuma-yazmayı daha yeni öğrendi. Avrupa matematik, fizik ve kimya kuramlarını, tıbbı bizden öğrendi. Biz her zaman her yerde vardık. İsviçre'deki Alp Dağları'nın adını bile biz verdik. Alp, eski Türkçe'de yüksek demektir" diye kaydetti.
TÜRKİYE'NİN AB SÜRECİ...
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmek istemesindeki ısrarını anlayamadığını, bunun için verilen ödünleri doğru bulmadığını savunan Sinanoğlu, Avrupa'da katıldığı bir toplantıda, 'Ben Asyalıyım ve bundan gurur duyuyorum' dediğinde salondakilerce uzun süre ayakta alkışlandığını söyledi.
Sinanoğlu, kendini bilen ve itibar edene herkesin itibar edeceğini, kendini, anasını ve babasını bilmeyene ise kimsenin itibar etmeyeceğini dile getirdi.
Türkiye'de özellikle bir dönem Bakan olmak için yabancı dil bilme şartı arandığını, ancak hiçbir bakan adayına , "Sen iç siyaset, dış siyaset, matematik, fizik, kimya, atanı, Osmanlıyı, Selçukluyu biliyor musun?" diye sorulmadığını öne sürerek, "Ben olsam bakan adaylarını matematik sınavına tabi tutardım" dedi.
Sinanoğlu, II. Abdülhamit ve Atatürk'ün son dönemde yetişen iki önemli şahsiyet olduğunu ifade ederek, Abdülhamit'in 33 yıllık sultanlık sürecinde bir karış vatan toprağını, Atatürk'ün de toprak bütünlüğünden ödün vermediğini, "ancak sonraki dönemde Türkiye'nin yarısının II. Abdülhamit'e, diğer yarısının da Atatürk'e düşman edildiğini" iddia etti.
Sinanoğlu, Türkiye'nin artık zamanının kalmadığını, "ülkenin millet uyutula uyutula fethedilmeye çalışıldığını" öne sürerek, "Türk olduğumuzu, atamızı, dedemizi, Osmanlıyı, Selçukluyu unutmadan çalışmalıyız. Çok değil 1-2 yıl uğraşsak eğitim sistemimizi dünyada en iyi konuma getirebiliriz" diye konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.