Torun: 14 milyar dolarlık madeni 102 milyon dolara verdiler‘
Maden Mühendisi Mehmet Torun, "MTA'nın raporlarına göre bu sahanın bedeli bütün kayıplar düştükten sonra 14 milyar dolar. Londra Borsasındaki bedeli 14 milyar dolar olan bir sahayı 102 milyon dolara verdiler" dedi.
17.10.2024 11:22:00 / Güncelleme: 17.10.2024 11:27:27
Bülent TAPICI
Bülent TAPICI
Türkiye'nin madenleri yok pahasına elden çıkmaya devam ediyor. Bunun son örneği Sinop'ta yaşandı.
Boyabat'taki IV. grup maden sahasının ihalesini 3,68 milyar liraya Cengiz Holding aldı.
Altın, bakır ve çinko bulunan maden sahasının gerçek değerinin 456 milyar lira olduğu ifade edilirken Maden Mühendisi Mehmet Torun'dan çarpıcı açıklamalar geldi.
Torun, "MTA'nın raporlarına göre bu sahanın bedeli bütün kayıplar düştükten sonra 14 milyar dolar. Londra Borsasındaki bedeli 14 milyar dolar olan bir sahayı 102 milyon dolara verdiler" dedi.
Mehmet Torun şunları söyledi;
"Madenler hepimizin, anayasaya göre halkın ortak malı ve halkın yararı için kullanılması gerekiyor. 23 yılda yaklaşık 300 binin üzerinde ruhsat verildi ve bu ruhsatlar belli kesimlerde yoğunlaştı, bir tekelleşme oluşmaya başladı. Bunlar daha çok kamuoyunda beşli çete diye tabir edilen firmalar.
Son olarak da Sinop'un Boyabat ilçesinde altın, bakır ve çinko madeni için birleşik bir maden ihalesi yapıldı. Bu da yine Cengiz holding'e verildi. İhaleye iki tane firma girmiş ama ikinci firma 'atlet' dediğimiz göstermelik bir firma gibi gözüküyor çünkü şartnameye göre zaten Cengiz Holding dışında birisinin alma şansı yoktu. Bunu neden söylüyorum? Deniyor ki; bu madeni alacak firmanın bir izabe tesisi olması ya da bir tesis kurması gerekiyor yani madeni zenginleştirme tesisi kurması gerekiyor.
Türkiye'de bakır izabe tesisi bir tek Samsun'da var ve bu da Cengiz Holding'in elinde. Cengiz Holding bu tesisi 2003 yılında devletten bütün ekipmanları, arazisi, binaları ve fabrikasıyla beraber 33 milyon dolara satın almıştı.Bugün bu tesisin kurma bedeli 300 milyon dolar civarında, sadece tesisi kurma bedeli. Dolayısıyla bu ihaleye çıkılırken adres gösterildiğinde Cengiz Holding'ten başka bunu alma şansı olan firma yoktu zaten.
İşin ikinci boyutu da şu; Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) diye bir kurum var. Bu kamu kurumu bizim vergilerimizle hizmet görüyor. Bu sahanın bütün altyapı çalışmalarını MTA yaptı. Ne yaptı MTA? Burada 291 adet sondaj yapmış, 71 bin metre yani 71 km bu sondajın uzunluğu. Bunun yanında bir sürü kimyasal etütler var, analizler var, fizibilite raporları var, 7.127 sayfalık bir rapor oluşturmuş. MTA bu saha ile ilgili bütün dokümanları hazırlamış ve bunu Maden İşleri Genel Müdürlüğüne eski adı şimdi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne (MAPEG) vermiş. MAPEG de bir kamu kurumu, bu ihaleye çıkan kurum. Enerji Bakanlığına bağlı olan MAPEG bunu ihaleye çıkıyor.
MTA'nın raporlarına göre bu sahanın bedeli bütün kayıplar düştükten sonra 14 milyar dolar. Londra Borsasındaki bedeli 14 milyar dolar olan bir sahayı dün 102 milyon dolara, bakın tekrar ediyorum 102 milyon dolara verdiler 14 milyar dolar ederi olan bir sahayı. Şimdi nereden bakarsınız bakın burada kamu yararının olmadığı çok açık. Çok fazla da detayı konuşmak istemiyorum ama bizim haklarımızın gasp edildiği, halkın hakkının gasp edildiği ve talan edildiği, peşkeş çekildiği bir ihale bu. Bu ihalenin aslında iptal edilmesi gerekiyor bence çünkü kamu yararı yok."
Boyabat'taki IV. grup maden sahasının ihalesini 3,68 milyar liraya Cengiz Holding aldı.
Altın, bakır ve çinko bulunan maden sahasının gerçek değerinin 456 milyar lira olduğu ifade edilirken Maden Mühendisi Mehmet Torun'dan çarpıcı açıklamalar geldi.
Torun, "MTA'nın raporlarına göre bu sahanın bedeli bütün kayıplar düştükten sonra 14 milyar dolar. Londra Borsasındaki bedeli 14 milyar dolar olan bir sahayı 102 milyon dolara verdiler" dedi.
Mehmet Torun şunları söyledi;
"Madenler hepimizin, anayasaya göre halkın ortak malı ve halkın yararı için kullanılması gerekiyor. 23 yılda yaklaşık 300 binin üzerinde ruhsat verildi ve bu ruhsatlar belli kesimlerde yoğunlaştı, bir tekelleşme oluşmaya başladı. Bunlar daha çok kamuoyunda beşli çete diye tabir edilen firmalar.
Son olarak da Sinop'un Boyabat ilçesinde altın, bakır ve çinko madeni için birleşik bir maden ihalesi yapıldı. Bu da yine Cengiz holding'e verildi. İhaleye iki tane firma girmiş ama ikinci firma 'atlet' dediğimiz göstermelik bir firma gibi gözüküyor çünkü şartnameye göre zaten Cengiz Holding dışında birisinin alma şansı yoktu. Bunu neden söylüyorum? Deniyor ki; bu madeni alacak firmanın bir izabe tesisi olması ya da bir tesis kurması gerekiyor yani madeni zenginleştirme tesisi kurması gerekiyor.
Türkiye'de bakır izabe tesisi bir tek Samsun'da var ve bu da Cengiz Holding'in elinde. Cengiz Holding bu tesisi 2003 yılında devletten bütün ekipmanları, arazisi, binaları ve fabrikasıyla beraber 33 milyon dolara satın almıştı.Bugün bu tesisin kurma bedeli 300 milyon dolar civarında, sadece tesisi kurma bedeli. Dolayısıyla bu ihaleye çıkılırken adres gösterildiğinde Cengiz Holding'ten başka bunu alma şansı olan firma yoktu zaten.
İşin ikinci boyutu da şu; Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) diye bir kurum var. Bu kamu kurumu bizim vergilerimizle hizmet görüyor. Bu sahanın bütün altyapı çalışmalarını MTA yaptı. Ne yaptı MTA? Burada 291 adet sondaj yapmış, 71 bin metre yani 71 km bu sondajın uzunluğu. Bunun yanında bir sürü kimyasal etütler var, analizler var, fizibilite raporları var, 7.127 sayfalık bir rapor oluşturmuş. MTA bu saha ile ilgili bütün dokümanları hazırlamış ve bunu Maden İşleri Genel Müdürlüğüne eski adı şimdi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ne (MAPEG) vermiş. MAPEG de bir kamu kurumu, bu ihaleye çıkan kurum. Enerji Bakanlığına bağlı olan MAPEG bunu ihaleye çıkıyor.
MTA'nın raporlarına göre bu sahanın bedeli bütün kayıplar düştükten sonra 14 milyar dolar. Londra Borsasındaki bedeli 14 milyar dolar olan bir sahayı dün 102 milyon dolara, bakın tekrar ediyorum 102 milyon dolara verdiler 14 milyar dolar ederi olan bir sahayı. Şimdi nereden bakarsınız bakın burada kamu yararının olmadığı çok açık. Çok fazla da detayı konuşmak istemiyorum ama bizim haklarımızın gasp edildiği, halkın hakkının gasp edildiği ve talan edildiği, peşkeş çekildiği bir ihale bu. Bu ihalenin aslında iptal edilmesi gerekiyor bence çünkü kamu yararı yok."