Şemdinli İddianamesiyle ilgili tartışmaların kızıştığı ve 21 Mart Nevruz Bayramı'na çok az bir süre kala, Türkiye'nin değişik bölgelerinden terör örgütü PKK'nın kanlı eylem haberleri gelmeye başladı. Önce Batman'da 4 polis memuru şehit edildi, ardından Van'da canlı bomba eylemi yaşandı. Terör örgütünün bu eylemleri, örgütün Şemdinli provokasyonuyla başlayan TSK'yı yıpratma ve terörle mücadeleyi engelleme sürecindeki başarısını gösteriyor aynı zamanda. Tartışmaların merkezine Genelkurmay'ın, Türk askerinin ve istihbarat birimlerinin çekilmesi, terörü cesaretlendirip, eylemlerine hız veriyor. Bu süreçte özellikle siyasi iradenin takındığı tutum çok önemli. Eğer siyaset, böyle tehlikeli bir ortamda durması gereken yeri iyi tayin edemezse, bilerek veya bilmeyerek bölücü odakların ekmeğine yağ sürmüş olur. Tam bu noktada iki önemli misal vermek istiyorum.Birincisi Batman'da şehit olan polislerin yakınlarının feryatları. Burada şehit yakınları "neden Başbakan bizi aramıyor, başsağlığı dilemiyor, neden buraya gelmiyor?" diye haykırıyordu. Şehit yakınları, canlarından bir parçayı, oğullarını, kocalarını, kardeşlerini vatan için gözlerini kırpmadan feda ediyor ama buna rağmen siyasi iradenin başı, bu önemli ve paha biçilemez fedakarlık karşısında sessiz kalıyor. Başbakan Erdoğan'ın Ankara'dan uçağına atlayıp şehit cenazelerine katılması ve şehit yakınlarını teskin etmesi zor bir hadise değil. Ama Başbakan nedense bu önemli vazifeyi yerine getirmekten ısrarla kaçınıyor. İkinci olay; Şemdinli provokasyonunun en sıcak günlerinde Şemdinli'ye giderek devletin varlığını ispat etme cesareti gösteremeyen siyasi iradenin, aradan günler geçtikten sonra bölgeye gidip, terörist Seferi Yılmaz'ı ziyaret etmesi olayıdır. Evet, devleti için şehit olan polislerin cenazesine katılmayan Başbakan Erdoğan, teröristliği sabit olan ve Şemdinli provokasyonunun başmimarlarından Seferi Yılmaz'a geçmiş olsun ziyaretinde bulunuyor!Terörle mücadelenin zarar görmesi, manevi ve psikolojik harbin kaybedilmesi? ne derseniz deyin, adını siz koyun. Başbakanın ortaya koyduğu tehlikeli tutumun kimlere hizmet ettiğini kavramak güç değil. Seferi Yılmaz'ın kim olduğu ve Güneydoğu'da hangi kanlı eylemlere imza attığını merak edenlere Jandarma'nın bazı telefon kayıtlarının yer aldığı Şemdinli dosyasına bakmalarını öneririm. Dünkü bazı gazetelerde de yayınlanan bu kayıtlarda iki örgüt militanın Şemdinli olaylarıyla ilgili şu diyalogları yer alıyor: M.S.: Vallahi biz o tarafa gidemedik, adamları imha ettik. F.B.: Bana bak kim yapmışsa, elinizle öldürün, kanını için. M.S.: Vallahi Yüksekova'nın çıkışına getirdik, imha ettik. Bir diğer telefon kaydı da, Şemdinli İlçe Jandarma Komutanlığı'nın bombalanmasıyla ilgili bir kadının ihbar telefonu.Kadın jandarmaya şöyle diyor telefonda: Birisinin ismi Seferi Yılmaz'dır. Yanındaki oğlan da Cahit Erler. Seferi Yılmaz patlama olduktan sonra ortalık yatışıncaya kadar Irak'a kaçmayı düşünüyordu. PKK olayında şimdi kendisi başkanlık yapıyor. Örgüt başı.?Sonuçta 5 kişi burada öldürüldü, şehit edildi. Yazık günah değil miydi? Rüyalarıma dahi giriyorlar, çünkü ben o gece olayı gören tek şahidim. Çünkü Seferi Yılmaz var ya, sesini duydum, dedi ki "Suçsuz yere yattığım yıllarımın acısı bu akşam çıkacak." 12'ye çeyrek vardı, gece ben bu konuşmaları duydum."İşte Başbakan Erdoğan'ın geçmiş olsun ziyaretinde bulunduğu Seferi Yılmaz ve Şemdinli olaylarının perde arkasını özetleyen diyaloglar!Böyle bir ortamda, siz şehit yakını olsanız ne yapardınız, Başbakan Erdoğan ve hükümeti hakkında ne düşünürdünüz?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012