Sayamayacağımız kadar ihsan ve ikramlarla dolu olan bir Kurban Bayramını daha geride bıraktık.
Bayram vesilesi ile kulluk bilincine varmış olanlar "Allah'ın kolu" olmak için adeta birbirleriyle yarıştılar, Allah'ın kendilerine ihsan ve ikram ettiklerinden ihtiyaç sahiplerine ikram etmenin telaşını yaşadılar.
Maddi imkanların paylaşımında gözle görülür bir artış yaşandığı gibi manevi güzelliklerin yayılmasında da elbette fark edilir derecede bereketler yaşandı.
Tebessümler arttı, teşekkürler çoğaldı, ziyaretler, kucaklaşmalar dört bir yana dal-budak saldı, yaşlılar ayrı sevindirildi, çocuklar ayrı mutlu edildi, akrabalar ve arkadaşlar arası ilişkiler yeniden tanzim edildi.
Bayramların sosyal dokumuzda husule getirdiği güzellikler, onarımlar ve bıraktığı izler elbette öyle altınla, gümüşle, parayla-pulla elde edilecek değerler cümlesinden değildir.
"Müminlerin kalplerini kaynaştırmıştır. Sen yeryüzünde bulunan her şeyi verseydin, yine onların gönüllerini kaynaştıramazdın; fakat Allah onların gönüllerini kaynaştırdı. Çünkü Allah, mutlak galiptir; hikmet sahibidir." (Enfal: 63).
Bayram vesilesi ile gerçekleşecek olan gidiş-gelişler, alış-verişler, ihsan ve ikramlar daha başlamadan Meltem Medya Gurubunu takip edenler Arife günü yaklaşık on saat boyunca tarifsiz bir tarih ziyafetine muhatap oldular.
Evet, Arefe gününde tarifsiz bir tarih ziyafeti ya da tarihi bir ziyafet çekildi milletimize.
"Atatürk Vatandır" ana başlığı ile, dolu dolu üç oturum izledik ki kaçıranların çok şey kaçırdığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Söz konusu sempozyumda sunulan tebliğlerin tarihi birer belge olarak bu sayfalarda yayınlanması, daha sonra da bir kitap olarak neşredilmesi gelecek nesillere intikali açısından son derece önemli bir hizmet olur diye düşünüyoruz.
On saati aşkın bir sürenin ardından, salonu inleten tezahüratların eşliğinde kürsüye çıkan BTP lideri sayın Prof. Dr. Haydar Baş, yaptığı tarihi konuşma ile, verdiği ince ve esprili mesajlarla tarih ziyafetini taçlandırmış oldu.
Her konuşması ile, her makalesi ile nice ezberleri bozan Sayın Baş, yine çok "yeni şeyler" söyledi, yine yıllardır bu ülkede emperyalistlerin sözcülüğünü yapanların midelerine oturacak yeni bilgiler, yeni belgeler takdim etti.
Bugünkü iletişim imkanları içinde, meraklısının anında ulaşıp dinleyebileceği ve istifade edeceği konuşmayı ısrarla tavsiye ediyoruz ve arife günü takdim edilen tarifsiz bir tarih ziyafetine buyurun diyoruz.
Bayram vesilesi ile kulluk bilincine varmış olanlar "Allah'ın kolu" olmak için adeta birbirleriyle yarıştılar, Allah'ın kendilerine ihsan ve ikram ettiklerinden ihtiyaç sahiplerine ikram etmenin telaşını yaşadılar.
Maddi imkanların paylaşımında gözle görülür bir artış yaşandığı gibi manevi güzelliklerin yayılmasında da elbette fark edilir derecede bereketler yaşandı.
Tebessümler arttı, teşekkürler çoğaldı, ziyaretler, kucaklaşmalar dört bir yana dal-budak saldı, yaşlılar ayrı sevindirildi, çocuklar ayrı mutlu edildi, akrabalar ve arkadaşlar arası ilişkiler yeniden tanzim edildi.
Bayramların sosyal dokumuzda husule getirdiği güzellikler, onarımlar ve bıraktığı izler elbette öyle altınla, gümüşle, parayla-pulla elde edilecek değerler cümlesinden değildir.
"Müminlerin kalplerini kaynaştırmıştır. Sen yeryüzünde bulunan her şeyi verseydin, yine onların gönüllerini kaynaştıramazdın; fakat Allah onların gönüllerini kaynaştırdı. Çünkü Allah, mutlak galiptir; hikmet sahibidir." (Enfal: 63).
Bayram vesilesi ile gerçekleşecek olan gidiş-gelişler, alış-verişler, ihsan ve ikramlar daha başlamadan Meltem Medya Gurubunu takip edenler Arife günü yaklaşık on saat boyunca tarifsiz bir tarih ziyafetine muhatap oldular.
Evet, Arefe gününde tarifsiz bir tarih ziyafeti ya da tarihi bir ziyafet çekildi milletimize.
"Atatürk Vatandır" ana başlığı ile, dolu dolu üç oturum izledik ki kaçıranların çok şey kaçırdığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Söz konusu sempozyumda sunulan tebliğlerin tarihi birer belge olarak bu sayfalarda yayınlanması, daha sonra da bir kitap olarak neşredilmesi gelecek nesillere intikali açısından son derece önemli bir hizmet olur diye düşünüyoruz.
On saati aşkın bir sürenin ardından, salonu inleten tezahüratların eşliğinde kürsüye çıkan BTP lideri sayın Prof. Dr. Haydar Baş, yaptığı tarihi konuşma ile, verdiği ince ve esprili mesajlarla tarih ziyafetini taçlandırmış oldu.
Her konuşması ile, her makalesi ile nice ezberleri bozan Sayın Baş, yine çok "yeni şeyler" söyledi, yine yıllardır bu ülkede emperyalistlerin sözcülüğünü yapanların midelerine oturacak yeni bilgiler, yeni belgeler takdim etti.
Bugünkü iletişim imkanları içinde, meraklısının anında ulaşıp dinleyebileceği ve istifade edeceği konuşmayı ısrarla tavsiye ediyoruz ve arife günü takdim edilen tarifsiz bir tarih ziyafetine buyurun diyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025
- Tuttuğumuz oruç bizi tutamıyorsa… / 06.03.2025
- Merhaba ey Hak’tan ferman merhaba! / 04.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Çocukluğumuzun ramazanları / 07.03.2025
- Tuttuğumuz oruç bizi tutamıyorsa… / 06.03.2025
- Merhaba ey Hak’tan ferman merhaba! / 04.03.2025