İstanbul'da bir ilçenin belediye başkanı Trabzonlu olan İstanbul büyük şehir belediye başkan adayının üzerinden Rum benzetmesi yaparak tüm Trabzonlulara hakaret etmiştir. Yunan basını İstanbul'u bir Yunan aldı" diye yazmış, ee İstanbul'u alan adam nereli diye soruyor salondakilere biri Trabzonlu deyince görüyorsunuz işte diyerek Trabzonluysa Rum'dur işte imasını utanmadan sıkılmadan yapıyor.
Trabzonluları tanımıyorsunuz. Biraz size anlatayım. Çanakkale muharebesinde 1915 yılı sonrasında 2 dönem mezun vermeyen Trabzon Lisesi 1914-1915 yılındaki Cihan Harbi'nde mektep ve hastane olarak kullanıldı. 1915-1917 yılları arasında Rus işgalinden dolayı öğrenim yapılamamıştır. Çanakkale Savaşı'na giden öğrenciler geri dönememiş. Trabzon lisesi 2 yıl mezun verememiştir.
1912 Balkan savaşında İstanbul'un Bulgarlar ve Balkan devletlerinden kurtarılması için Gül Cemal gemisine atlayıp, kemençesiyle, kıyafetiyle ve teçhizatlarıyla yola çıkan 511 Trabzon uşağının, İstanbul'u kurtarırken, 509'unun Balkanlar'da şehit düştüğü Uşaklar Taburu ve fişekler mangası Trabzonludur.
1916 Çanakkale'de, saraylara, konaklara, köşklere ve tüm emperyalistlere inat, kara zıpkalarıyla ve kalpaklarıyla Karadeniz uşaklarının, kanlarıyla yazdığı, kemençesiyle ve horonuyla kutlama yaptığı, tarihin en muhteşem savaş destanını yazanların başında Trabzonlular vardır.
Atatürk, 1919'da Samsun'a çıkışını anlatırken şöyle der: "İlk defa Samsun'a ayak bastığım zaman bana kalp kuvveti veren vatandaşlarımın ön sırasında Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım. Ülkemizin kurtuluş mücadelesinin en başında Trabzonlular vardır. Kurtuluş Savaşı içinde, Türk milleti için bir ölüm kalım savaşı olan ve kader tayin edici yere sahip Sakarya büyük kanlı savaşına (Sakarya Meydan Muharebesi 23 Ağustos-12 Eylül 1921) Trabzon uşakları üçüncü dümen ile yetişerek savaşın kazanılmasını sağlamışlar ve Kurtuluş savaşının kazanılmasında gösterdikleri kahramanlığı asla unutamam."
Kurtuluş savaşının kazanılmasında en kritik safhada yine Trabzonlular var... İşte vatanı kurtaran ülkü; Kuva-i Milliye Ruhu! Kahraman vatan evlatları bu temel üzerine yedi düvele karşı, o ülkü ve fedakâr ruhla kurtuluş savaşı kazanılmış ve bugün bağımsız bir ülkede özgürce, inancımızla ve bütün değerlerimizle birlikte yaşayabiliyorsak bunda en büyük pay Trabzonlularındır.
Atatürk kurtuluş mücadelesini kazandıktan sonra Rize'de Potamyalı birkaç Rum, Rum Pontus'u kurmaya kalktı Atatürk donanmayı sahile demirledi. Aşağı inin yoksa ben dağı toplarla aşağı indiririm dedi. 25 Kasım 1925 tarihinde Rize'de çıkan isyanlar bastırılarak 143 kişi istiklal mahkemelerine çıkarılmıştı. 143 kişinin 8'i hakkında 13 Aralık'ta idam kararı alınmış, 14 Aralık'ta ise idam edilmişlerdi. 8 kişinin idam edildiği 14 Aralık 1925'in 91. yıldönümünde "Potamya Şehitlerini Anıyor" adlı iki ayrı vefa programı düzenlendi.
14 Aralık 1925'te, İstiklal Mahkemeleri tarafından idam edilen Rizeli 8 kişi için, 91 yıl sonra idam edildikleri tarihte Rize'de anma programı düzenlendi. Müftülüğün organize ettiği anmada "vatan haini" oldukları gerekçesiyle asılan kişiler "şehit" ilan edildi. Göksu Rum arayacaksa burada arayacak. Tarihi vatana hizmetle geçen Trabzon'da aramayacak. Bazıları milletimiz ayrıştırırken ötekileştirirken pkk ile fetö ile kol kola gezerken, Habur'da teröristleri ağa gibi karşılarken, bölünmenin açılımlarını federasyon sözleri ile yapıyorlarken, mezhep meselelerini gündem ederek milleti kendi içinde bir fitneye düşürmeye çalıştıkları sırada karşılarını bir engel çıktı. Trabzonlu bir yiğit çıktı. Dini bütünlüğümüz milli bütünlüğümüzün teminatıdır dedi. Ülkenin en ücra köşelerine kadar giderek Ehl-i Beyt sempozyumları yaptı. Ehl-i Beyt külliyatını yazarak milletimizin mezhep ayrılığına son verdi.
İftiralarla çeşitli ihanetlerle unutturulmaya çalışılan milletin birlik mayası olan Mustafa Kemal Atatürk'ü hakkı ile anlatan 'Hoş Geldin Atatürk' eserini yazdı. İl, il gezerek 'Atatürk Vatan'dır sempozyumları yaptı. Milletimizi Laz'ıyla, Kürdiyle, Arap'ı ile, Boşnak'ı, Arnavut'u ile v.s yeniden bir beraber etti. Bu Trabzonlu koca yürekli vatan sevdalısının yaptığı hizmeti bugüne kadar kim yaptı.
Ekonomimiz çöktü bunu iktidar ve yardakçılarından başka duymayan sağır sultan bile kalmadı. Yazdığı Milli Ekonomi Modeli dünyada literatürüne girdi. Bir zamanlar Rusya tankını 100 dolara satıyordu, uranyumu mendile sarıp satan Rus profesörler vardı. Ama artık başka bir Rusya var. Neden? 2005 yılında geldiler İstanbul'a ve Milli Ekonomi Modeli kongresinde yerli-milli para tezini incelediler. 2013'te Haydar Baş Hocamızı Rusya Parlamentosu Duma'ya çağırdılar. 6 saat dinlediler. Sorularını sordular cevaplarını aldılar ve Rusya lideri Putin Danışmanı Prof. Dr. Andrei Korotkov'u gönderdi ve O, "Sayın Başkan Putin konuşmalarınızı izledi ve Milli Ekonomi Model'ini Rusya'da uygulayacağız çünkü sosyal adaleti ancak böyle sağlayabiliriz" dediler.
Sayın Baş, Rusya Parlamentosu Duma'ya 103 kişilik bir heyetle gitti. Prof. Dr. Haydar Baş öyle bir kimlik sahibi bir insan ki; namaz vakti geldi, ikindi namazını Rusya parlamentosunun içinde ayrılan bir yerde cemaatle kıldı. O kimliğini saklayan bir insan değil. Ben Müslüman Türk'üm diyor. Ve bu görüş bugün dünyada bütün ekonomik sistemleri allak bullak etti. Doların hâkimiyetini nasıl kıracaksınız? İşte panzehri belli; milli para-yerli para. Yani kendi paranızı kullanırsanız, tedavüle koyarsanız o zaman siz kendinizi kurtarırsınız.
Neden gönlümüz rahat, neden hep aynı gerçekleri usanmadan, yılmadan tekrar ediyoruz? Çünkü dünyanın geleceği yer burası, başka gidecek bir yerleri yok. İşte BRICS ülkeleri bunu yaptı. Ama memleketimizde sahtekarlara projesi olmayanlara sadece ağzı iyi laf yapan laf cambazlarına insanımız itibar etmekte.
Trabzonlu olmak Haydar Hoca ile beraber olmakla çok daha büyük şeref kazanmaktadır. Ben bir Trabzonluyum ve asla bize Rum benzetmesi yapan teşkilata değil oy vermek kapısından dahi geçmem.
Yorumlar
Agil-Baku
Bize her yer Trabzon. Sağ olasınız.
Bize her yer Trabzon. Sağ olasınız.
Gökhan Demir / diğer yazıları
- ABD ve İsrail’i gölgede bıraktılar… / 28.10.2024
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020