Silahlarımızın yüzde 65'i yerli
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye için etkin ve güçlü bir silahlı kuvvetlerin varlığının elzem olduğuna dikkat çekerek, "Savunma sanayiimizde yerlilik oranı, son yıllardaki projeler ile yüzde 65'lerin üzerine çıktı" dedi.
09.10.2017 00:00:00
İstanbul Sanayi Odası (İSO), giderek artan millileştirme çalışmaları ekseninde Türkiye'nin küresel arenadaki gücünü belirleyen kritik sektörlerden olan savunma sanayini düzenlediği zirvede ele aldı. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan'ın ev sahipliğinde bürokrasi, sanayi ve iş dünyasından çok sayıda ismin katılımıyla düzenlenen Sanayi Savunma Zirvesi, sektörün önde gelen kamu ve özel kuruluşları ile sanayicileri iş birliği olanakları için bir araya getirdi.
Güçlü silahlı kuvvetler şart
Savunma Sanayi Zirvesinin açılışında konuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye'nin içinde bulunduğu adeta ateş çemberini andıran coğrafyanın özel şartları göz önüne alındığında etkin ve güçlü bir silahlı kuvvetlerin varlığının elzem olduğuna dikkat çekti.
Türkiye'de modern savunma sanayinin geliştirilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) modernizasyonunda en önemli hususun 'yerli ve milli üretim' olduğunu söyleyen Bahçıvan, "On beş yıl önce yüzde 80 oranında dışa bağımlı olan savunma sanayi sektöründe KOBİ'ler, araştırma kuruluşları ve üniversiteler adeta ortak üretim seferberliği ile hassasiyetle çalışıyor. Savunma sanayi ve havacılık sektörü ciromuz 6 milyar dolara, ihracatımız son beş yılda ikiye katlanarak 1.7 milyar dolara, sektördeki AR-GE harcamalarımız da 900 milyon dolara yükseldi.
Bu başarı hikayesinde en önemli nokta ise savunma sanayiimizde yerlilik oranının son yıllardaki projeler ile yüzde 65'lerin üzerine çıkmış olması" dedi.
Türkiye'nin savunma stratejisi
Savunma Sanayi Müsteşar Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi de 2017-2020 dönemi için hazırladıkları stratejik planda 4 alan belirlediklerini ifade ederek, "Planda modernizasyon projelerinde hız, kalite ve maliyet etkinliğinin önemini vurguladık. Bu neden önemli? Çünkü anında ihtiyacımız var. Savaş ihtimali her zaman var ve vakit kaybedecek lüksümüz yok" dedi. Savunma sanayisinde yedek parça üretiminin önemine işaret eden Tüfekçi, "TSK'nın ihtiyacı olan bazı yedek parçaların alımında zorluk yaşıyoruz ama Türk sanayicisi bunları rahatlıkla üretebilir. Bunun için destek mekanizmaları hazırlıyoruz" diye konuştu.
İHA pazarı büyüyecek
Zirvede Amerikan Uzay ve Havacılık Endüstrileri Derneğinde (AIA) Başkan Yardımcısı olarak uzun yıllar görev yapan ve bir dönem ABD Senatosunun Dış İlişkiler Komitesinde Baş Ekonomist olarak çalışan Teal Group Yönetici Direktörü Joel L. Johnson da konuşmasında, "Gelecek 10 yılda İHA pazarı daha da büyüyecek.
Sadece havada değil karada ve denizde de İHA göreceğiz. En büyük sorun makul bir fiyata İHA bulamamak. Yine yapay zeka konusunda endişeler var. Eğitimleri nasıl olacak? Öldürücü sistemleri kullanırken, karar alma aşamasında ne kadar ileri gidilecek?" dedi.
Zirvedeki Savunma Sanayiinde Yerli ve Milli Üretim Arayışları panelinde konuşan Kale Grubu Başkan Yardımcısı Osman Okyay ise "1990'lı yıllardan itibaren Türkiye'nin ilk çok namlulu roket ve füze fırlatıcı platformlarını geliştirdik.
F35 uçakları üzerinde 400'den fazla parçamız bulunmakta. Boeing firmasının direkt alt yapımcısı olarak yüzlerce parçasını üretiyoruz. Makina Kimya Endüstrisi ile milli piyade tüfeği projesinde seri üretime başladık. Türkiye'nin en önemli havacılık ve sanayi projesi olan TFX milli savaş uçağının motorunu geliştirme hedefi ile Rolls Royce ile ortak bir şirket kurduk.
Projenin gerçekleşmesi ve bize görev verilmesi halinde 400'e yakın Türk mühendisin görev alacağı, Türkiye'de üretilip ihraç edilecek olan 5. nesil savaş uçağı motoru geliştirilecek" dedi.
YENİ MESAJ/İSTANBUL
Güçlü silahlı kuvvetler şart
Savunma Sanayi Zirvesinin açılışında konuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye'nin içinde bulunduğu adeta ateş çemberini andıran coğrafyanın özel şartları göz önüne alındığında etkin ve güçlü bir silahlı kuvvetlerin varlığının elzem olduğuna dikkat çekti.
Türkiye'de modern savunma sanayinin geliştirilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) modernizasyonunda en önemli hususun 'yerli ve milli üretim' olduğunu söyleyen Bahçıvan, "On beş yıl önce yüzde 80 oranında dışa bağımlı olan savunma sanayi sektöründe KOBİ'ler, araştırma kuruluşları ve üniversiteler adeta ortak üretim seferberliği ile hassasiyetle çalışıyor. Savunma sanayi ve havacılık sektörü ciromuz 6 milyar dolara, ihracatımız son beş yılda ikiye katlanarak 1.7 milyar dolara, sektördeki AR-GE harcamalarımız da 900 milyon dolara yükseldi.
Bu başarı hikayesinde en önemli nokta ise savunma sanayiimizde yerlilik oranının son yıllardaki projeler ile yüzde 65'lerin üzerine çıkmış olması" dedi.
Türkiye'nin savunma stratejisi
Savunma Sanayi Müsteşar Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi de 2017-2020 dönemi için hazırladıkları stratejik planda 4 alan belirlediklerini ifade ederek, "Planda modernizasyon projelerinde hız, kalite ve maliyet etkinliğinin önemini vurguladık. Bu neden önemli? Çünkü anında ihtiyacımız var. Savaş ihtimali her zaman var ve vakit kaybedecek lüksümüz yok" dedi. Savunma sanayisinde yedek parça üretiminin önemine işaret eden Tüfekçi, "TSK'nın ihtiyacı olan bazı yedek parçaların alımında zorluk yaşıyoruz ama Türk sanayicisi bunları rahatlıkla üretebilir. Bunun için destek mekanizmaları hazırlıyoruz" diye konuştu.
İHA pazarı büyüyecek
Zirvede Amerikan Uzay ve Havacılık Endüstrileri Derneğinde (AIA) Başkan Yardımcısı olarak uzun yıllar görev yapan ve bir dönem ABD Senatosunun Dış İlişkiler Komitesinde Baş Ekonomist olarak çalışan Teal Group Yönetici Direktörü Joel L. Johnson da konuşmasında, "Gelecek 10 yılda İHA pazarı daha da büyüyecek.
Sadece havada değil karada ve denizde de İHA göreceğiz. En büyük sorun makul bir fiyata İHA bulamamak. Yine yapay zeka konusunda endişeler var. Eğitimleri nasıl olacak? Öldürücü sistemleri kullanırken, karar alma aşamasında ne kadar ileri gidilecek?" dedi.
Zirvedeki Savunma Sanayiinde Yerli ve Milli Üretim Arayışları panelinde konuşan Kale Grubu Başkan Yardımcısı Osman Okyay ise "1990'lı yıllardan itibaren Türkiye'nin ilk çok namlulu roket ve füze fırlatıcı platformlarını geliştirdik.
F35 uçakları üzerinde 400'den fazla parçamız bulunmakta. Boeing firmasının direkt alt yapımcısı olarak yüzlerce parçasını üretiyoruz. Makina Kimya Endüstrisi ile milli piyade tüfeği projesinde seri üretime başladık. Türkiye'nin en önemli havacılık ve sanayi projesi olan TFX milli savaş uçağının motorunu geliştirme hedefi ile Rolls Royce ile ortak bir şirket kurduk.
Projenin gerçekleşmesi ve bize görev verilmesi halinde 400'e yakın Türk mühendisin görev alacağı, Türkiye'de üretilip ihraç edilecek olan 5. nesil savaş uçağı motoru geliştirilecek" dedi.
YENİ MESAJ/İSTANBUL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.