‘Senin canın amellerinin rehinidir’
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Nefsini senden ayrılmadan önce kendisine zarar verebilecek şeylerden sakındır. Rızkını aramak için çabaladığın gibi nefsini de (şehvet esaretinden ve cehennem ateşlinden) kurtarmak için çalış. Zira ki senin canın amellerinin rehinidir"
14.01.2021 23:50:00





H. OKAN EGESEL
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kalbini, iyi bir arkadaş veya şükreden bir evlat gibi kıl. Amelini, kendisine tâbi olup itaat ettiğin baba kıl. Nefsini kendisiyle savaştığın bir düşman, mal ve varlığını ise geri döndüreceğin bir emanet kıl."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kendi nefsini (yükünü) kendin yüklen. Eğer böyle yapmazsan başkası seni (yükünü) asla yüklenmez."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kendinden kendin için faydalan ve hastalıktan önce sağlıktan, fakirlikten önce zenginlikten ve ölümden önce hayattan nasiplenmeye çaba göster."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Nefsini senden ayrılmadan önce kendisine zarar verebilecek şeylerden sakındır. Rızkını aramak için çabaladığın gibi nefsini de (şehvet esaretinden ve cehennem ateşlinden) kurtarmak için çalış. Zira ki senin canın amellerinin rehinidir."
Kur'an'da şöyle buyurulur:
"İsrailoğulları'ndan, 'Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, anne babaya, yakınlara, yetimlere, düşkünlere iyilik edin, insanlarla güzel konuşun, namazı kılın, zekâtı verin' diye söz almıştık. Sonra siz pek azınız müstesna, döndünüz. Sizler zaten döneksiniz."
"Allah'a ibadet edin, O'na bir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, yakınlara, yetimlere, düşkünlere, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolda kalmışa ve elinizin altında bulunan kimselere iyilik edin. Allah, kendini beğenip daima övünenleri elbette sevmez."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsanlarla; öldüğünüzde size ağlayacakları, yaşadığınızda ise sizi özleyecekleri bir şekilde geçinin."
İmam Ali (a.s), ölüm döşeğinde çocuklarına yaptığı tavsiyesinde şöyle buyurmuştur: "Evlatlarım! İnsanlarla öyle bir muaşerette bulunun ki sizleri görmedikleri takdirde görmeyi arzulasınlar ve öldüğünüzde sizler için ağlasınlar."
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsanların işlerinin düzelmesi birbirleriyle, üçte ikisi zekilik ve üçte biri ise görmezlikten gelmek olan bir ölçüde yaşamaları ve muaşerette bulunmalarıyla mümkündür."
Hz. Lokman (a.s), oğluna öğüt verirken şöyle buyurmuştur: "Ey oğulcağızım! İnsanlara karşı yırtıcı ve düşman olma ki onlar da sana düşman olurlar. Onları küçük görme ki onlar da seni küçük görürler. Tatlı olma ki seni yerler. Acı olma ki seni uzağa atarlar. (Şu şekilde de rivayet edilmiştir: Tatlı olma ki yutulursun acı olma ki uzağa atılırsın). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kalbini, iyi bir arkadaş veya şükreden bir evlat gibi kıl. Amelini, kendisine tâbi olup itaat ettiğin baba kıl. Nefsini kendisiyle savaştığın bir düşman, mal ve varlığını ise geri döndüreceğin bir emanet kıl."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kendi nefsini (yükünü) kendin yüklen. Eğer böyle yapmazsan başkası seni (yükünü) asla yüklenmez."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Kendinden kendin için faydalan ve hastalıktan önce sağlıktan, fakirlikten önce zenginlikten ve ölümden önce hayattan nasiplenmeye çaba göster."
İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "Nefsini senden ayrılmadan önce kendisine zarar verebilecek şeylerden sakındır. Rızkını aramak için çabaladığın gibi nefsini de (şehvet esaretinden ve cehennem ateşlinden) kurtarmak için çalış. Zira ki senin canın amellerinin rehinidir."
Kur'an'da şöyle buyurulur:
"İsrailoğulları'ndan, 'Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, anne babaya, yakınlara, yetimlere, düşkünlere iyilik edin, insanlarla güzel konuşun, namazı kılın, zekâtı verin' diye söz almıştık. Sonra siz pek azınız müstesna, döndünüz. Sizler zaten döneksiniz."
"Allah'a ibadet edin, O'na bir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, yakınlara, yetimlere, düşkünlere, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolda kalmışa ve elinizin altında bulunan kimselere iyilik edin. Allah, kendini beğenip daima övünenleri elbette sevmez."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsanlarla; öldüğünüzde size ağlayacakları, yaşadığınızda ise sizi özleyecekleri bir şekilde geçinin."
İmam Ali (a.s), ölüm döşeğinde çocuklarına yaptığı tavsiyesinde şöyle buyurmuştur: "Evlatlarım! İnsanlarla öyle bir muaşerette bulunun ki sizleri görmedikleri takdirde görmeyi arzulasınlar ve öldüğünüzde sizler için ağlasınlar."
İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsanların işlerinin düzelmesi birbirleriyle, üçte ikisi zekilik ve üçte biri ise görmezlikten gelmek olan bir ölçüde yaşamaları ve muaşerette bulunmalarıyla mümkündür."
Hz. Lokman (a.s), oğluna öğüt verirken şöyle buyurmuştur: "Ey oğulcağızım! İnsanlara karşı yırtıcı ve düşman olma ki onlar da sana düşman olurlar. Onları küçük görme ki onlar da seni küçük görürler. Tatlı olma ki seni yerler. Acı olma ki seni uzağa atarlar. (Şu şekilde de rivayet edilmiştir: Tatlı olma ki yutulursun acı olma ki uzağa atılırsın). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.