Radyolojide cihaz az, tetkik fazla
MR ve tomografi cihazlarında Türkiye'nin OECD ülkeleri ortalamasının altında olduğunu belirten uzmanlar, ülkede 100 bin kişiye 5 radyolog düştüğünü söylediler
04.06.2017 00:00:00
Türk Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Tamer Kaya, Türkiye'de bulunan Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) cihazlarının İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) ülkelerine kıyasla ortalamanın altında olduğunu dile getirdi.
Prof. Dr. Tamer Kaya, yapılan tetkiklere göre cihaz sayının çok az olmasına dikkat çekti. Kaya, "Radyolojinin farklı bir bakış açıcı var. Hekimliğin asıl görevi 'Önce zarar verme' ilkesidir. Buna en çok dikkat etmesi gereken bir branş radyoloji. Burada önümüzde radyasyon problemleri kitleye verilen dozun dikkatli olmazsak bir kimyasal savaşta ya da ortaya çıkabilecek dozları farkında olmadan verme riskini taşıyor. Bunu en iyi şekilde kontrol etmesi gereken bizleriz. Onun için buna hassasiyet gösterilmesi her zaman önemli. Yapılan tetkiklerin miktarının sayıca çok olması bizim en başlıca sorunumuz. Bunu yabancı ülkelerle kıyasladığımızda bu iyice tespit edilebiliyor. Özellikle cihaz sayımıza baktığımızda OECD ortalamasının altında yer alıyoruz. Radyoloji, tomografi ve MR bir zamanlar çok yaygın bir duyulan bir şeydi. 'Bizde çok MR cihazı var, İngiltere'den çok İstanbul'da var' diye. Bugün sorun o değil. Bizim ortalama cihaz sayımız OECD ülkelerinin altında. Fakat yapılan tetkiklere baktığımızda MR tetkikleri sayımız OECD ülkelerinde birinci sırada. Dünyada OECD ülkeleri içerisinde en çok MR çektiren tetkiki yapılan ülke hala biziz. Tomografiye baktığımızda OECD'de 7 veya 8'inci sıradayız. Bu da çok önemli üst sıralarda sayılabilir" dedi.
Yüz bin kişiye 5 radyolog düşüyor
Radyolojide doktor sayısının da gelişmiş ülkelere göre oldukça düşük olduğunu dile getiren Türk Radyoloji Derneği Başkanı Kaya şunları aktardı:
"Radyoloji doktorunun sayısına baktığımızda ise birim toplum başına düşen yani 100 bin kişiye düzen radyolog biz de 5 civarında. Orta ve ileri düzey gelişmiş ülkelerde ise bu 10'un üzerinde bu rakam. Sonuç olarak yapılan tetkikin bu kadar yoğun olması ve radyolog sayısının bu kadar az olması ikisi bir değerlendirildiğinde yapılan tetkik başına radyoloğun ayıracağı zamanın bize ne kadar az olduğunu bize gösteriyor. Bizim meslektaşlarımız adeta bir yoğun iş yükü altında ezilmekteler. Bu onlara aynı zamanda tıbbi yanılgıya da sevk edecek ciddi bir iş yükü külfeti getiriyor. Bunun için çok ciddi şeyler yapılması lazım. Halkımız işlemlerinin yapılmasından memnun, yapılan sonuçların raporlandırılmasından memnun ama bu süre için yeterli zaman ayıramadığımızdan biz dernek olarak endişe ediyoruz. Meslektaşlarımız da burada kendilerini riske ediyorlar. Röntgenin bulunduğu dönemden bugüne hiç sayısı azalmadan hatta artarak devam eden radyografi konusunu hep atlıyoruz. Bu hep arka planda kalıyor." İHA
Prof. Dr. Tamer Kaya, yapılan tetkiklere göre cihaz sayının çok az olmasına dikkat çekti. Kaya, "Radyolojinin farklı bir bakış açıcı var. Hekimliğin asıl görevi 'Önce zarar verme' ilkesidir. Buna en çok dikkat etmesi gereken bir branş radyoloji. Burada önümüzde radyasyon problemleri kitleye verilen dozun dikkatli olmazsak bir kimyasal savaşta ya da ortaya çıkabilecek dozları farkında olmadan verme riskini taşıyor. Bunu en iyi şekilde kontrol etmesi gereken bizleriz. Onun için buna hassasiyet gösterilmesi her zaman önemli. Yapılan tetkiklerin miktarının sayıca çok olması bizim en başlıca sorunumuz. Bunu yabancı ülkelerle kıyasladığımızda bu iyice tespit edilebiliyor. Özellikle cihaz sayımıza baktığımızda OECD ortalamasının altında yer alıyoruz. Radyoloji, tomografi ve MR bir zamanlar çok yaygın bir duyulan bir şeydi. 'Bizde çok MR cihazı var, İngiltere'den çok İstanbul'da var' diye. Bugün sorun o değil. Bizim ortalama cihaz sayımız OECD ülkelerinin altında. Fakat yapılan tetkiklere baktığımızda MR tetkikleri sayımız OECD ülkelerinde birinci sırada. Dünyada OECD ülkeleri içerisinde en çok MR çektiren tetkiki yapılan ülke hala biziz. Tomografiye baktığımızda OECD'de 7 veya 8'inci sıradayız. Bu da çok önemli üst sıralarda sayılabilir" dedi.
Yüz bin kişiye 5 radyolog düşüyor
Radyolojide doktor sayısının da gelişmiş ülkelere göre oldukça düşük olduğunu dile getiren Türk Radyoloji Derneği Başkanı Kaya şunları aktardı:
"Radyoloji doktorunun sayısına baktığımızda ise birim toplum başına düşen yani 100 bin kişiye düzen radyolog biz de 5 civarında. Orta ve ileri düzey gelişmiş ülkelerde ise bu 10'un üzerinde bu rakam. Sonuç olarak yapılan tetkikin bu kadar yoğun olması ve radyolog sayısının bu kadar az olması ikisi bir değerlendirildiğinde yapılan tetkik başına radyoloğun ayıracağı zamanın bize ne kadar az olduğunu bize gösteriyor. Bizim meslektaşlarımız adeta bir yoğun iş yükü altında ezilmekteler. Bu onlara aynı zamanda tıbbi yanılgıya da sevk edecek ciddi bir iş yükü külfeti getiriyor. Bunun için çok ciddi şeyler yapılması lazım. Halkımız işlemlerinin yapılmasından memnun, yapılan sonuçların raporlandırılmasından memnun ama bu süre için yeterli zaman ayıramadığımızdan biz dernek olarak endişe ediyoruz. Meslektaşlarımız da burada kendilerini riske ediyorlar. Röntgenin bulunduğu dönemden bugüne hiç sayısı azalmadan hatta artarak devam eden radyografi konusunu hep atlıyoruz. Bu hep arka planda kalıyor." İHA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.